Elif Şafak, Sebald Konuşması’nda Londra’da sahne alıyor

Elif Şafak, edebiyat ve çeviri temalı yıllık konuşma serisi Sebald Konuşması’nda 1 Aralık 2025’te Londra Pigott Theatre’da sahneye çıkacak.

  • ü
  • 10 Kasım 2025
  • ü
  • Kültür

Yazar Elif Şafak (FOTOĞRAF: MYCHELE DANIAU / AFP)

Edebiyat dünyasının merakla beklenen etkinliklerinden biri olan W. G. Sebald Lecture 2025, bu yıl 1 Aralık 2025 Pazartesi akşamı saat 19.00’da Londra’daki British Library’nin Pigott Theatre salonunda ve çevrim içi olarak yayınlanacak. Etkinlikte konuşmacı olarak yer alacak konuşmacı, çağdaş yazar Elif Şafak olacak.

Sebald Konuşmaları, 1989’da W. G. Sebald tarafından kurulan British Centre for Literary Translation (BCLT) çatısı altında, edebiyatın çeviri-iletişim boyutuna odaklanan yıllık bir platformdur.

Yazar Şafak, 21 kitapla 58 dile çevrilen eserleri, toplumsal hafıza, kimlik ve göç gibi büyük temaları işleyen anlatımıyla tanınıyor.

Etkinlik için katılım hem salon içinde hem de online olarak mümkün olacak; bilet fiyatları ve kayıt bilgileri etkinliğin resmi sayfasında yer alıyor.

Bu konuşma, Şafak’ın uluslararası düzeyde yürüttüğü sosyal ve kültürel tartışmaların bir uzantısı olarak değerlendiriliyor: Çeviri aracılığıyla kültürlerarası köprülerin kurulması, edebiyatta çoğulculuğun güçlenmesi gibi temalar konuşmanın merkezinde olacak.

SEBALD KONUŞMALARI NEDİR?

Sebald Konuşmaları (The W. G. Sebald Lecture), her yıl İngiltere’de British Centre for Literary Translation (BCLT) tarafından düzenlenen, edebiyatın çeviriyle ilişkisini odağa alan prestijli bir konuşma dizisidir. Etkinlik, adını 1989’da Doğu Anglia Üniversitesi’nde BCLT’yi kuran yazar, şair ve akademisyen W. G. Sebald’dan alır.

Sebald, edebiyatın yalnızca ulusal bir üretim alanı değil, çeviriyle yaşayan ve dilden dile geçerken biçim değiştiren evrensel bir hafıza alanı olduğunu savunuyordu. Bu düşünce, konferans serisinin temelini oluşturur. Her yıl dünya çapında bir yazar, çevirmen veya düşünür bu etkinlikte konuşma yapar; konu, genellikle “çeviri etiği”, “kültürlerarası anlatı”, “çokdillilik”, “sürgün edebiyatı” veya “dilsel kimlik” ekseninde şekillenir.

Sebald Konuşmaları, ilk kez 2001 yılında Sebald’ın ani ölümünden kısa bir süre önce düzenlenmiştir ve o tarihten bu yana çağdaş edebiyatın en önemli düşünsel platformlarından biri hâline gelmiştir. 2004’ten itibaren her yıl İngiliz Kütüphanesi (The British Library) ile ortaklaşa yürütülmektedir. Etkinlik, genellikle Londra’daki Pigott Theatre salonunda gerçekleştirilir; son yıllarda hibrit (fiziksel + çevrim içi) biçimde düzenlenmektedir.

Konuşmacılar arasında bugüne kadar Nobel ve Booker ödüllü pek çok yazar yer almıştır. Margaret Atwood, Ali Smith, David Grossman, Jhumpa Lahiri, Olga Tokarczuk ve Orhan Pamuk bu isimlerden yalnızca birkaçıdır. Her konuşma, British Library Podcast serisi aracılığıyla dijital ortama da taşınır.

Sebald Konuşmaları’nın ayırt edici yönlerinden biri, yalnızca “çeviri”yi bir araç olarak değil, düşünmenin ve anlatmanın bir biçimi olarak ele almasıdır. Konuşmalar, diller arasındaki geçirgenlik, kimlik ve göç temaları üzerinden çağdaş dünyadaki kültürel kırılmalara ışık tutar.

2025 yılında Elif Şafak’ın davet edilmesi, hem yazarın çokdilli üretimi hem de kimlik, hafıza ve kadın anlatıları etrafında kurduğu uluslararası tartışma hattı nedeniyle, etkinliğin ruhuyla son derece uyumlu bir seçim olarak değerlendirilmektedir.

G. SEBALD KİMDİR?

Winfried Georg Sebald (d. 18 Mayıs 1944, Wertach – ö. 14 Aralık 2001, Norwich), modern Avrupa edebiyatının en özgün seslerinden biri kabul edilen Alman yazar, akademisyen ve deneme ustasıdır. Eserleriyle savaş sonrası hafızayı, göçü ve kimliğin kırılgan doğasını benzersiz bir biçimde işlemiştir.

Sebald, Bavyera Alpleri’ndeki küçük Wertach kasabasında doğdu; 1960’larda İsviçre’deki Fribourg Üniversitesi’nde Alman edebiyatı eğitimi aldıktan sonra İngiltere’ye yerleşti. 1970’ten itibaren Doğu Anglia Üniversitesi’nde Alman edebiyatı dersleri verdi ve burada British Centre for Literary Translation (BCLT)’yi kurdu.

Edebi üretiminde tarih, anı, kurgu ve görsel unsurları iç içe geçiren Sebald, anlatı biçiminde fotoğrafı, arşiv belgelerini ve kişisel hafıza parçalarını kullanarak türler arası bir üslup geliştirdi. Romanları, “hatırlamanın estetiği” üzerine inşa edilmiş bir tür sessiz tanıklık metinleridir.

Başlıca eserleri şunlardır: Die Ausgewanderten (Göçmenler, 1992), Die Ringe des Saturn (Satürn’ün Halkaları, 1995), Austerlitz (2001), Schwindel. Gefühle. (Sersemlik. Duygular., 1990).

Sebald, özellikle Austerlitz ile uluslararası alanda geniş yankı uyandırmış; bu roman, Avrupa’nın travmatik belleğini bireyin kayboluş hikâyesi üzerinden anlatan bir başyapıt olarak nitelendirilmiştir.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

 

2001 yılında geçirdiği trafik kazasında yaşamını yitirdiğinde henüz 57 yaşındaydı. Ancak kısa ömrüne rağmen, edebiyat kuramında “Sebaldyen anlatı” olarak adlandırılan bir tarz bırakmıştır: belgesel ile roman arasındaki geçiş alanı, melankolinin düşünsel estetiği ve tarihle hesaplaşmanın etik biçimi.

Bugün, onun anısına düzenlenen Sebald Konuşmaları, hem bu düşünsel mirası yaşatmakta hem de edebiyatın sınırlarını çeviri ve hafıza üzerinden yeniden tanımlamaktadır.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER