Foam Talent: Genç fotoğrafçılardan en yeni işler

Foam Talent programının iki yıllık seçimini ortaya koyan “Talent 2024 - 2025”, Amsterdam’da Foam Fotoğraf Müzesi’nde ziyaretçilerini bekliyor.

Çok yönlü ve uluslararası bir fotoğraf müzesi olan Foam, fotoğrafın genç yeteneklerini dünyaya tanıtmaya devam ediyor. Foam Talent programıyla her yıl yeni fotoğrafçıları keşfe çıkan müze, seçkisini fotoğrafseverlerle buluşturuyor. Talent 2024 – 2025 adıyla seyirciyle buluşan sergi, fotoğrafı; hikâye anlatıcılığı, sosyal eleştiri ve kendini ifade etmenin aracı olarak ele alıyor. 106’yı aşkın ülkeden 2500 fotoğrafçının işlerinden seçilerek oluşturulan sergide sanatçılar kendileri ve yaşadıkları dünya üzerinden güncel sosyal sorunları irdeliyor.

Başkalarının bakış açıları üzerine düşünmeye sevk ederek ziyaretçisini empatiye çağıran sergide yer alan fotoğrafçılar ise şu şekilde: Aaryan Sinha, Akshay Mahajan, Amin Yousefi, Andrea Orejarena & Caleb Stein, André Ramos-Woodard, Cansu Yıldıran, Cristóbal Ascencio, Eleonora Agostini, Florian Braakman, Issam Larkat, Jaclyn Wright, Marisol Mendez, MAryam Touzani, Rehab Eldalil, Ricardo Nagaoka, Sander Coers, Sheung Yiu, Shwe Wutt Hmon, Thero Makepe, Xin Li.

Göçten internet algoritmalarının risklerine, toplumsal cinsiyet rollerinden sömürgeciliğin sonuçlarına kadar pek çok soruna değinen Talent 2024 – 2025, aynı çeşitliliği sergi tasarımında da ortaya koyuyor. Müzenin iki ayrı katına yayılan ve video enstelasyon, kumaş üzerine yapılan baskılar, çerçeve ve baskılarla oluşturulan kolajlar, ayna, heykel ve maket kullanımı, boyutlar ve renkler arasındaki kontrast gibi pek çok tasarımsal seçimle benzerlerinden ayrılan sergide özellikle üç proje sergileniş biçimiyle oldukça dikkat çekiyor. Bu projeler Türkiye’den Cansu Yıldıran’ın The Dispossessed’i, İranlı Amin Yousefi’nin Eyes Dazzle as They Search for the Truth’u, ABD’li André RamosWoodard’ın BLACK SNAFU’su olarak karşımıza çıkıyor.

CANSU YILDIRAN

Daha önce PH Museum Photography Grant ve Women Photograph Project Grants gibi ödülleri kazanan ve işleri Selanik Fotoğraf Müzesi, Pera Müzesi ve Arles Fotoğraf Festivali gibi köklü organizasyon ve kuruluşlarda yer alan Cansu Yıldıran; çalışmalarını “ev” teması etrafında şekillendiriyor. Ev kavramını bazen bir dostla, bir duyguyla veya bir toplulukla buluşturduğu işlerinde sanatçı, toplumsal hareketler, toplumsal hafıza, sözlü tarih anlatımı gibi olgulardan besleniyor.

Yıldıran’ı Foam’la buluşturan projesi The Dispossessed’te ise sanatçı memleketindeki toplumsal cinsiyet rollerinin dağılımına ve unutulmaya yüz tutan Romeyka’ya değiniyor. Sanatçının kökler ve aidiyet gibi kavramların mercek altına alındığı projesi bir duvar büyüklüğünde basılan bir fotoğraf üzerinde sergileniyor. Serinin diğer fotoğrafları temeli oluşturan fotoğrafın arkaplanında yer alan çerçeveler üzerine açılır-kapanır şekilde yerleştiriliyor. Bu yolla izleyici de seriyle interaktif bir etkileşime girme şansı yakalamış oluyor.

AMIN YOUSEFI

Çalışmaları Hapax, Source ve Aperture gibi dergilerde yayımlanan Amin Yousefi, fotoğrafı sosyo-politik bir perspektiften ele alıyor. Orta Doğu’daki eylemcilere polis müdahalesini arşiv kullanarak inceleyen sanatçı, fotoğrafın bu şiddet sarmalındaki güç dinamiklerini ne şekilde yansıtabileceğine odaklanıyor. Öznelerin fotoğraflarının çekildiğinin bilincinde olması durumuyla oldukça yakından ilgilenen sanatçı, kendi portfolio sitesinde pasaportundan alınmış fotoğrafına yer vererek fotoğraflanan ve devlet ilişkisine olan bakışını ortaya koymuş oluyor.

Talent 2024 – 2025’te Eyes Dazzle as They Search for the Truth ile yer alan Yousefi, projesinde özne ile fotoğrafçı arasındaki ilişkiyi ele alıyor. Bunun için İran Devrimi’nin 1978 ve 1979 yılına odaklanan fotoğraf kitaplarını inceleyen sanatçı, bu arşive yakından bakarak, bakışları objektifle kesişen özneleri buluyor. Yousefi, kalabalığın ve teknik kısıtlamaların etkisiyle fotoğrafçının çoğu zaman farkında olmadığı gerçeğinden hareketle, zannedilenin aksine fotoğrafın kontrolünün fotoğrafçıda değil fotoğraflanan öznede olduğunu savunuyor. Büyük bir baskı üzerine yerleştirilen küçük çerçevelere eşlik eden belli bir ritimle değişerek duvara yansıtılan fotoğraflardan oluşan alan, izleyicide polisin eylem fotoğraflarına bakıyormuş gibi bir his yaratıyor. Böylece, fotoğraflananla öznenin ilişkisinin yeniden tanımlanmış olduğu bu kompozisyonda devlet ve eylemcinin de ilişkisi yeniden belirlenmiş oluyor.

ANDRÉ RAMOS-WOODARD

Çalışmalarında medyada siyahi görünürlüğünü eleştirel bir şekilde ele alan André Ramos-Woodard, bunu kendisine has bir teknikle gerçekleştiriyor. Karikatür ve fotoğrafı sanatının potasında eritmeyi başaran sanatçı, kendi kişisel yaşamından yola çıkarak medyadaki siyahi görünürlüğüne farklı bir boyut getiriyor. Fotoğrafın belli kısımlarından yola çıkarak karikatürleştirme yapan fotoğrafçı, karikatürlerin tanıdık ve eğlenceli taraflarını kullanarak, ziyaretçisine ırk temelli sınıf ayrımının uzun süreli etkileriyle yüzleşme imkânı tanıyor.

André Ramos-Woodard Talent 2024 – 2025’te, BLACK SNAFU adlı serisiyle yer alıyor. Proje, kumaş üstüne yapılan Amerikan bayrağının yer aldığı baskıya, kendisini çevreleyen irili ufaklı çerçevelerin eşlik edeceği şekilde sergileniyor. Fotoğrafçının hâlihazırda sıra dışı olan projesinin yenilikçi bir yaklaşımla ele alındığı sergide, fotoğrafların üzerinde yer alan karikatürler çerçevelerin dışına taşarak duvarı da işin bir parçası hâline getiriyor.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

 

22 Mayıs 2024 tarihine kadar Foam’da ziyarete açık olan Talent 2024 – 2025’in dijital sergisi bu link üzerinden görülebilir.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com