İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşen meclis heyetinin DEM Partili üyesi ve partisinin Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, AKP’nin yeni çözüm süreci karşılığında yeni anayasayı Meclis’ten geçirip bir kez daha aday olmak isteyeceği şeklindeki yorumlar hakkında dikkat çekici değerlendirmeler yaptı.
Anayasada bugüne kadar defalarca değişiklik yapılmasına rağmen cumhurbaşkanlığı için 2 dönem şartı hala yer alıyor. Erdoğan sık sık yeni anayasanın gereklilik olduğunu vurguluyor. Ancak bunun için Meclis’te yeterli vekil sayısına da sahip değil. CHP de AKP’nin yeni anayasayı özgürlükler için değil Erdoğan’ın yeniden aday olabilmesi için değiştirmek istediğini ifade ederek sürece dahil olmayacaklarını belirten net açıklamalar yaptı.
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Koçyiğit, T24’ten Cansu Çamlıbel’e konuştu. Koçyiğit iktidarın yeni anayasa çağrılarına yanıt verdi. Koçyiğit, süreç kapsamında kendilerine bu konuyla ilgili hiçbir talep, davet ya da görüşme trafiği aktarılmadığını belirterek “Bu başlık bizim masamızda hiç olmadı” dedi. Sürecin perde arkasında farklı ajandalar bulunabileceğini söyleyen Koçyiğit, kendilerinin bu planların bir parçası olmadığına dikkat çekti.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Koçyiğit, Türkiye’nin 12 Eylül’den kalan anayasa ile yönetilmesinin sürdürülebilir olmadığını kabul ettiklerini ancak yeni anayasa tartışmalarının demokratik zeminde yürütülmesi gerektiğini vurguladı. Muhalefetin büyük bölümünün sürece katılmayacağını açıkladığını anımsatan Koçyiğit, demokratik katılımın sağlanmadığı bir süreçte ortaya çıkacak metne destek vermelerinin mümkün olmadığını dile getirdi.
Koçyiğit’e sorulan soru ve verdiği yanıt şu şekilde:
İktidarın kafasının arkasında bu süreç sayesinde Erdoğan’ın Kürtlerin de desteğini alarak dördüncü dönem cumhurbaşkanlığını garantilenebileceği umudunun olduğu yorumları sıkça yapılıyor malumunuz. Yani Erdoğan’ın başkanlığı yine 2015’te olduğu gibi çözüm süreci içinde bir çekişme hattına dönüşebilir gibi gözüküyor. Bu yönde bir kaygınız var mı?
“Tabii ki bu süreç yürürken birilerinin başka ajandaları olabilir. Bu süreci başka çıktılarla kazanıma dönüştürmek isteyebilirler. Bizim bunu bilme şansımız yok. Ama bu konuda bize gelmiş hiçbir talep yok. Bu başlıkta bizim masamızda olmuş hiçbir tartışma da yok. Bizimle hiçbir temasta “Bunu bir ittifaka dönüştürelim, bunu işte bir seçim ittifakına çevirelim, bu süreci kotaralım sonra başka şeyler yapalım” gibi hiçbir gündem konuşmuş değiller. Anayasa tartışması örneğin bizim hiçbir zaman masamıza gelmedi. 12 Eylül bakiyesi bir anayasa var ve evet bundan kurtulmak lazım. Ama muhalefetin içinde olmadığı, toplumun katılımının sağlanmadığı, toplum karşıtı bir anayasaya bizim onay vermemiz asla mümkün değil. Biz her zaman söyledik; anayasayı değiştirmeden önce anayasanın değiştirilmesinin koşullarını sağlamak gerekiyor. Şimdi, ana muhalefet partisi böyle bir süreç içinde olmayacağını söylüyor, diğer partiler olmayacağını söylüyor. O zaman nasıl olacak bu anayasa? AKP’nin, Cumhur İttifakı’nın mutfağında pişip önümüze gelen bir anayasaya bizim onay vereceğimizi düşünmek bizi tanımamaktır.”
“Ben iktidarın, iktidarda kalıp kalmamaktan bağımsız olarak bu süreci yürüttüğünü hiç düşünmedim. Hâlâ da düşünmüyorum açıkçası. Mesela bunu MHP için düşünürüm. Oy kaygısı gütmeden süreci yürüttüklerini, sürece samimiyetle sahip çıktıklarını ve çok ciddi bir aldıklarını da görüyorum açıkçası. Ama bunu AKP için söylemek mümkün mü? Hayır. AKP bu süreci, seçim tartışmalarından, oy kaygısından, taban kaygısından azade mi yürütüyor? Hayır. Aynısı CHP için de geçerli.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
