Luca Guadagnino'nun yönettiği "After the Hunt" adlı filmde Julia Roberts ve Andrew Garfield başrolde...
Festivaller yalnızca alkış değil, tartışma da üretir. 82. Venedik Film Festivali’nde prömiyer yapan After the Hunt, bu gerçeği bir kez daha hatırlattı. Julia Roberts’ın başrolünde yer aldığı film, gösterimin ardından hem beğeni hem eleştiri aldı.
Red94’ün haberine göre; kimi izleyiciler filmi “düşündürücü ve cesur” olarak nitelendirirken, bazı eleştirmenler yapımın tematik derinlik kurmaya çalışırken duygusal tonunu ağırlaştırdığını savundu. Roberts’ın performansı ise hemen herkes tarafından filmin en güçlü yanı olarak gösterildi.
After the Hunt, etik ikilemler, güç ilişkileri ve aile bağları üzerine kurulu hikâyesiyle ödül sezonuna tartışmalı bir başlangıç yapmış oldu. Festivalin gündeminde yer alan bu farklı tepkiler, filmin ilerleyen süreçte Akademi ve diğer büyük ödüllerde nasıl bir yol izleyeceğine dair merakı artırıyor.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Julia Roberts, 1990’da Pretty Woman ile yalnızca bir romantik komedi yıldızı olmadığını, karizmasıyla Hollywood’un yeni yüzü olduğunu kanıtladı. 1997’de My Best Friend’s Wedding (En İyi Arkadaşım Evleniyor) ile türün altın çağını sürdürürken, 2000 yapımı Erin Brockovich ona En İyi Kadın Oyuncu Oscar’ını getirdi ve toplumsal duyarlılık içeren karakterlerde de etkili olabileceğini gösterdi. 2001’de Ocean’s Eleven ile gişe sinemasında, 2010’da Eat Pray Love (Ye İç Dua Et) ile popüler kültürün ruhunu yakalayan filmlerde yer aldı. Sonraki yıllarda August: Osage County gibi daha dramatik rollerde güçlü performanslar sergiledi. 2025’te Venedik’te gösterilen After the Hunt, Roberts’ın kariyerinde etik ikilemleri merkezine alan karakterlere dönüşünü işaret ediyor ve Oscar sonrası dönemdeki en iddialı çıkışlarından biri olarak değerlendiriliyor.