Erinç Seymen’in son dönem çalışmalarına yer veren sergi “Kīpuka”, Zilberman’da sanatseverlerle buluşuyor.
Felaket, kontrol ve zamansallık arasında düğümlenmiş bir diyalog sunan Kīpuka, Zilberman’ın Beyoğlu, Mısır Apartmanı’ndaki ana mekânında sanatseverlerle buluşuyor. Erinç Seymen’in son dönem işlerinin yer aldığı sergi adını, Hawaii dilinde kaos ve felaketin ortasında hayatta kalan ve korunan, magma akıntılarının arasında oluşan kara parçalarına verilen isimden alıyor.
Kaos ve felaketin yarattığı ikiliğin, dış dünyadan soyutlanma veya kopma durumu üzerine bir metafor olarak yer aldığı sergide Seymen, bilgi ve gücün sınırları arasındaki belirgin uyuşmazlığı vurguluyor. Mitoloji ve tarihten örnekler sunarak trajedinin zamansızlığını ortaya koyan sanatçı, sınıf, kontrol ve onun zamansallığı arasındaki biyopolitik ilişkiye odaklanıyor.
Seymen, sergide yer alan Jugendglück, İsimsiz ve Kīpuka isimli işlerinde felaketlerin yönetimini; Tanrılar ve Felaketler, Tantalus’un Kolları, MisPrintce ve PlanC başlıklı eserlerinde ise güç ve sınıf ayrımını ele alıyor. Herkes herkese karşı, Trubadurlar ve Sigortalı isimli video eserlerinde ise zamanın, toplumdaki felaketlerin ve kontrolün etkilerini nasıl değiştirdiği inceleniyor.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Sınıf, zamansallık ve felaketin iç içe geçmişliğinin işlendiği Kīpuka, 2 Ağustos’a kadar Zilberman’ın Beyoğlu, Mısır Apartmanı’ndaki ana mekânında görülebilir.