Brandon Taylor, yeni romanı ‘Minor Black Figures’ta sanatın, kimliğin ve görünürlüğün sınırlarını tartışıyor. New Yorker’a verdiği söyleşi, edebiyat dünyasında yankı uyandırdı.
ABD’li yazar Brandon Taylor, yeni romanı Minor Black Figures ile edebiyat dünyasında yeniden dikkatleri üzerine çekti.
The New Yorker’ın söyleşisine göre, Taylor bu kitapta “siyah sanatın” yalnızca toplumsal acılarla ilişkilendirilmesine karşı çıkıyor ve “mutluluk, sıradanlık ve karmaşa hakkı” üzerine yazıyor.
Roman, çağdaş sanat çevrelerinde yer alan genç bir ressamın gözünden, sanatın kimlik temsilleriyle kurduğu gerilimli ilişkiyi anlatıyor. Taylor, “Bir karakterin siyah olması, onun sadece siyah bir hikâye anlatıcısı olduğu anlamına gelmez” diyor.
2020’de Real Life romanıyla Booker Ödülü kısa listesine giren Taylor, bu kez biçimsel deneyler kadar felsefi sorgularla da öne çıkıyor. Eleştirmenler, Minor Black Figures’ı “siyah varoluşun yalnızca direnişle tanımlanamayacağını” vurgulayan bir manifesto olarak değerlendiriyor.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Taylor, röportajında sanatın toplumsal beklentilere hapsolmasından duyduğu rahatsızlığı şöyle özetliyor: “Sanat, özgürlük talebidir. Ama bazen en büyük zincir, toplumun o sanata ne olması gerektiğini söylemesidir.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
