Temiz Hava Hakkı Platformu’nun yayımladığı rapora göre, Türkiye'nin yüzde 92'si kirli hava soluyor. Öümlerin yüzde 19'unun hava kirliliği kaynaklı olduğuna dikkat çekilirken, Prof. Dr. Gamze Varol hava kirliliği ile meme kanseri arasındaki ilişkinin çarpıcı olduğunu söyledi.
Temiz Hava Hakkı Platformu (THHP), Türkiye’deki hava kalitesi ve hava kirliliğinin insan sağlığına etkilerini inceleyen ‘Kara Rapor 2024’ü yayınladı.
Basın toplantısında konuşan THHP Koordinatörü Deniz Gümüşel, “Özellikle fosil yakıt kullanan ağır sanayinin olduğu bölgelerde hava kalitesi düzenli takip edilmiyor. Maalesef Türkiye’de nüfusun yüzde 92’sinden fazlası hala Dünya Sağlık Örgütü standartlarına göre kirli hava soluyor”dedi.
Gümüşel, Türkiye’nin hava kalitesi izleme sistemine ilişkin altyapısı olduğunu ancak bu altyapının etkin işletilemediğini de ekledi.
Rapora göre, hava kirliliğine yol açan partikül maddeler PM10 ve kanserojen PM2,5 İstanbul, Ankara ve İzmir’de düzenli ve yeterli ölçülmüyor. İzmirliler ulusal mevzuatın koyduğu 40 µg/m3 (mikrogram bölü metreküp) limitin üstünde kirli hava soluyor, Ankara ve İstanbul ise sınırda bulunuyor.
Gümüşel, İstanbul’da 29 istasyon olduğunu ancak bu istasyonların sadece yarısından düzenli veri alınabildiğini kaydederek, “Bu yıl İstanbul’da Göztepe en kirlisi görünüyor. Kentsel dönüşümün de bu toz emisyonlarında katkısı olabildiğini tahmin ediyoruz” dedi.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Prof. Dr. Gamze Varol ise Kara Rapor 2024’ün en çarpıcı vurgularından birinin, hava kirliliği ile meme kanseri arasındaki ilişkinin ortaya konması olduğunu belirtti.