Ceza infaz sistemindeki değişikliklere ilişkin konuşan Adalet Bakanı Tunç, "Özellikle iki yılın altındaki suçlar bakımından bu suçların yatarının olmaması kamuoyunda büyük bir rahatsızlığa neden oluyor. 2 yılın altında ceza alanlar da cezaevine girecek" dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, gazetecilere yaptığı açıklamada, üzerinde çalışılan infaz düzenlemesi başta olmak üzere yargıyla ilgili birçok konuya değindi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, kadının soyadı hakkını da etkileyeceği öngörülen 9. Yargı Paketine ilişkin soruları yanıtladı. Bakan Tunç’un açıklaması şöyle:
“9. Yargı Paketi biliyorsunuz; TBMM Adalet Komisyonu’ndan geçti. Genel Kurul’da konuşulmaya başlanacak. 9. Yargı Paketi’nde özellikle yargıyı hızlandırmaya yönelik çözüm yöntemlerinin geliştirilmesiyle ilgili detaylar var. Asıl 10. yargı paketiyle ilgili çalışmalarımız olmuştu. Heyet görüşmelerimizi tamamladık. Meclis grubunda milletvekillerimiz bunu değerlendiriyor. Komisyona sunulacak ve sonrasında görüşmeler devam edecek.
Yargı reformu konusunda kapsamlı çalışmalarımız var. Özellikle toplamı suçtan korumak noktasında gerekli düzenlemelerin yapılacağını cumhurbaşkanımız ifade etmişti. Özellikle iki yılın altındaki suçlar bakımından bu suçların yatarının olmaması kamuoyunda büyük bir rahatsızlığa neden oluyor. 2 yılın altında ceza alanlar da cezaevine girecek.
1 yıllık denetimli serbestlikte yararlanmak için ne kadar cezaevinde kalınacağı milletvekillerimizin takdirinde. Önemli olan toplumu suçtan korumak. Adaletin tecellisinin gecikmeden sağlanması lazım.
Sosyal medyada bazen 4 yıl önceki video yayınlanıyor. Bakıyoruz ki o kişi tutuklu. Basına da büyük görev düşüyor. Sosyal medyanın yaygın olduğu bir çağdayız. Gençlerimiz, çocuklarımızı koruyabilmenin yolu topyekün mücadeleden geçiyor. Özellikle TCK’de toplumun huzur ve güvenliğini bozmaya yönelik cezaların alt ve üst sınırlarına yönelik yeni düzenlemelerimiz olacak. yeni suç tiplerinin de ortaya çıkması nedeniyle TCK’de yapılması gereken değişiklik önerilerini gündeme getireceğiz.”
Narin Güran cinayeti soruşturmasına dair sürecin devam ettiğini aktaran Tunç, “Narin evladımızla ilgili soruşturma devam ediyor. 21 Ağustos’ta kayboldu, sonra adli soruşturma başladı. Şu anda tutuklular ve adli kontrol şartıyla serbest kişiler var. Tespit edilen görüntüler oldu, TÜBİTAK değerlendirdi. HTS kayıtları tespit edildi. Geriye dönük o bilgede şüpheliler bakımından baz çalışmaları çok önemliydi. Daraltılmış baz çalışması dediğimiz bilirkişi incelemleriyle önemli detaylara ulaşıldı. kimsenin şüphesi olmasın. Dosya, soruşturma gizli. Neticede buna yargı karar verecek” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve DEM Parti arasında yaşanan el sıkışma olayından sonra gündeme gelen “çözüm süreci” iddialarına ilişkin olarak ise Tunç, gündemde böyle bir süreç olmadığını ve bunun “dedikodu” olduğunu aktardı.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
TBMM Başkanı Kurtulmuş’un sözlerinin ardından başlayan Anayasanın ilk 4 maddesi tartışmalarını değerlendiren Tunç, şöyle konuştu:
“İlk 4 maddeyle ilgili tartışma söz konusu olamaz. Yeni anayasa tartışmalarını böyle şeylerle boğmamak lazım. Meclis başkanımız da kastının bu olmadığını gösterdi. Yeni bir anayasa yazım süreciyle ilgili çaba var. Bu çabayı baltalamak isteyenler yorumlar yapıyorlar. Devletimizin birliği, bütünlüğü ve tekliğiyle ilgili zaten cumhurbaşkanımız sürekli ‘tek devlet, tek millet, tek bayrak’ diyor. İlk 4 madde ile ilgili tartışma söz konusu olamaz. yeni anayasaya ihtiyaç vardır.”