Hollanda seçimlerinde Wilders kaybetti ama aşırı sağ kaybetmedi

Hollanda'daki erken seçimleri sol-liberal parti Demokratlar 66 (D66) kazandı. İslam ve göç karşıtı Geert Wilders büyük oy kaybetti ancak diğer aşırı sağ ve popülist partiler güçlendi.

  • ü
  • 01 Kasım 2025
  • ü
  • Dünya

Hollanda sezim (Photo by Simon Wohlfahrt / AFP)

Hollanda’da 29 Ekim’de yapılan erken seçimlerde sandıktan sol-liberal parti Demokratlar 66 (D66) birinci güç olarak çıktı. Hollanda haber ajansı ANP, D66’nın, başa baş gittiği İslam ve göç karşıtı aşırı sağcı Geert Wilders’in liderliğindeki Özgürlük Partisi (PVV) ile aradaki farkı artık kapatılamayacak kadar açtığını duyurdu. Ajans, farkın 15 bin 155 oy olduğunu aktardı.

Oy sayımı tamamlanamadığından geçici kesin sonuçlar da henüz açıklanmadı.

Gecikmenin sebeplerinden biri, ülkenin doğusundaki Venray kentindeki belediye binasında çıkan yangın nedeniyle buradaki oy sayımına ara verilmesi oldu. Ayrıca posta yoluyla kullanılan yurt dışı oyların sayımının da en erken önümüzdeki hafta başında tamamlanacağı bildirildi.

YENİ BAŞBAKAN KİM OLACAK?

Yapılan bu son erken seçim, ülke tarihinin en başa baş yarışlarından birine dönüştü.

Seçimler öncesinde yapılan anketler aşırı sağcı Wilders’in partisi PVV’nin sandıktan birinci çıkacağı yönündeydi. Ancak sandıkların kapanmasının ardından açıklanan ilk sonuçlar sürpriz şekilde D66’nın önde olduğunu gösterdi. Diğer kentlerdeki sayımın yavaş yavaş bitmesiyle Wilders’ın aşırı sağcı partisi farkı kapatırken, başkent Amsterdam’daki sandıklardaki oy sayımının tamamlanmasıyla D66’nın yeniden öne geçtiği açıklandı.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

 

Oyların yüzde 99,7’sinin sayıldığı 150 sandalyeli mecliste şu an hem D66 hem de PVV 26’şar koltuk kazanmış görünüyor.

Ancak aslında yarışı kimin önde bitireceği kurulacak yeni koalisyon hükümeti için çok da belirleyici olmayacak. Nitekim seçim sürecinde bütün partiler, Wilders’in partisiyle iş birliği yapmayacaklarını ilan etti ve aşırı sağcı lidere karşı pozisyon aldı. Dolayısıyla, bir önceki koalisyon hükümetinden ayrılarak erken seçimi tetikleyen Wilders sandıktan birinci çıksaydı da bir sonraki koalisyon hükümetinde yer alması imkânsız görünüyordu.

Mevcut durumda hükümeti kurması ve Hollanda’nın yeni başbakanı olması en muhtemel isim, sol-liberal D66’nın 38 yaşındaki lideri Rob Jetten.

DEMOKRATLARIN BÜYÜK YÜKSELİŞİ

Jetten’in partisi bir önceki seçimlere göre sandalye sayısını 9’dan 26’ya çıkarmayı başardı. Avrupa yanlısı bir parti olan D66, iddialı bir iklim politikasını savunuyor. Ancak partinin tüm pozisyonları klasik sol çizgide değil. Örneğin, artan savunma masraflarını dengelemek için sosyal politikalar ve sağlık alanında tasarrufa gitmeyi hedefliyorlar. Sığınmacı kabulü ve kalifiye insan göçünde de sert düzenlemeleri savunuyor.

Genç ve dinamik bir isim olarak görülen Jetten, seçmene karanlık bir tablo çizen Wilders’e göre kampanya döneminde pozitif bir yaklaşım izleyerek ilgi uyandırdı. Eğer yeni hükümeti kurmakta başarılı olursa ülke tarihinin sadece en genç başbakanı olmakla kalmayacak, aynı zamanda eşcinsel olduğunu da açıkça söyleyen ilk lider olarak tarihe geçecek.

WİLDERS’TEN DAHA RADİKAL OLAN PARTİ OYLARINI KATLADI

Wilders’ın partisi iki yıl önceki seçimlere kıyasla belirgin şekilde oy kaybetti. O dönem 37 koltuk kazanan PVV’nin şimdi 26 vekilde kalması bekleniyor.

Ancak bu, Hollandalı seçmenlerin genel olarak radikal sağ partilerden uzaklaştığı anlamına gelmiyor. Wilders’ten daha radikal olarak değerlendirilen Demokrasi Forumu partisi, koltuk sayısını yediye çıkararak başarısını geçen seçimlere göre iki kattan fazla artırdı. Sağ popülist JA21 partisi de bir olan vekil sayısını dokuza yükseltti.

Son tahminlere göre, Ankara doğumlu Dilan Yeşilgöz’ün sağ-liberal çizgideki Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi (VVD) 22 sandalyenin sahibi olacak. GroenLinks-PvdA ittifakı ise 20 vekille temsil edilecek. Sosyal demokrat ve çevreci bir ittifak olan GroenLinks-PvdA’nın lideri Frans Timmermans, oy oranlarının beklentilerin altında kalmasının ardından seçim gecesi istifa ettiğini açıklamıştı. Parlamentoya girmesi beklenen 15 partiden biri olan Hristiyan Demokratlar (CDA) ise 18 sandalyede kalacak gibi görünüyor.

Hollanda’da hükümet kurulabilmesi için meclisteki 150 vekilden 76’sının desteği gerekiyor. Bu da en az üç veya dört partili bir koalisyonun kaçınılmaz olduğu şeklinde yorumlanıyor.

Yaklaşık 13 milyon seçmenin bulunduğu ülkede erken seçimler, ülke tarihinin en sağcı koalisyon hükümetinin Haziran ayında çökmesi üzerine yapıldı. Bir önceki seçimlerin ardından, dört partili koalisyonun kurulabilmesi için Wilders, en çok oyu kendi partisi aldığı hâlde başbakanlık iddiasından vazgeçmişti.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER