2021'den beri müzakereleri devam eden Avrupa Yapay Zekâ Yasası, Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu’nda kabul edildi.
ABD, dünyayı değiştirecek teknolojiyi nasıl düzenlemek istediğine tam olarak karar veremese de, Avrupa Birliği (AB) yasa koyucuları ileriye yönelik bir yol çiziyor. Büyük dijital şirketleri dizginlemeyi amaçlayan bir AB yasası resmen yürürlüğe girdi. Yasa, başta ABD’li teknoloji devleri olmak üzere, şirketler için büyük değişiklikler öngörüyor.
Avrupa Parlamentosu’ndaki yasa koyucular yapay zekâyı düzenleyen yasa tasarısını onayladı. 2021 yılından beri müzakereleri devam eden ve 2 Şubat’ta Avrupa Birliği üye ülkeleri tarafından onaylanan yasa tasarısı 13 Mart Çarşamba günü parlamento genel kurulunda kabul edildi.
46’ya karşı 523 üyenin oyuyla kabul edilen ve AB Resmi Gazetesi’nde yayımlanmasından 21 gün sonra aşamalı olarak yürürlüğe girecek olan Avrupa Yapay Zekâ Yasası’nın Mayıs ayında uygulanmaya başlaması öngörülüyor.
Yapay zekâyı risk faktörüne göre kategorilere ayıran ve “kabul edilemez” görülenleri yasaklayan yeni düzenlemeler, AB’nin yürütme organı olan Avrupa Komisyonu’nun kuralları ihlal eden şirketlere karşı harekete geçebileceği anlamına geliyor. Yeni kabul edilen yapay zekâ yasası ve teknoloji sektöründeki rekabeti engellemek için yakın zamanda yürürlüğe giren Dijital Piyasalar Yasası sayesinde blok, dünyanın önde gelen teknoloji polisi haline geliyor.
Dijital Piyasalar Yasası, küçük internet firmaları ve diğer işletmelerin faaliyetlerinden zarar gördüklerini ifade ettiği teknoloji devlerinin rekabete aykırı uygulamalarını engellemeyi ve onları bazı hizmetlerini diğer rakiplerine açmaya zorlamayı amaçlıyor.
AB reformlarıyla teknoloji devlerinin artık “ergenlikten yetişkinliğe geçeceğini” belirten Avrupa Politika Analiz Merkezi’nden (CEPA) Bill Echikson gelişmeleri “Olabilecek ya da olmayabilecek pek çok değişiklik var. Bunların çoğu belirsiz.” sözleriyle yorumladı.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Echikson, yeni yasanın ABD ve İngiltere gibi diğer ülkelerde de değişime ilham olacağını ve nihayetinde teknoloji firmalarını platformlarında küresel değişiklikler yapmaya zorlayabileceğini de sözlerine ekledi.