İktidarın 'kültürel iktidar' söylemini boşa çıkaran Barbarosoğlu, geçim sıkıntısını dile getirdi: "Bu şartlarda kültür üreticileri bağımsız özneler olarak üretmeye devam edemez."
Türkiye’deki ‘kültürel çölleşme’ye dikkat çeken ve “Kafelerden başka gidecek yerimiz kalmadı” şikâyetini dile getiren İslamcı şair İbrahim Tenekeci’den sonra Yeni Şafak yazarı Fatma Barbarosoğlu çarpıcı bir paylaşım yaptı. İktidarın ‘kültürel iktidar’ söylemini boşa çıkaran Barbarosoğlu, geçim sıkıntısını dile getirdi.
Sözcü’den emekli maaşları hakkında yapılan bir alıntıya yorum yazan Yeni Şafak yazarı, “Benim emekli maaşım 16 tl gazeteden aldığım telif de 15 bin civarı. Eşimin desteği olmasa kitap yazmaya devam edemezdim.Bunu dile getirme sebebim şu: Bu şartlarda kültür üreticileri bağımsız özneler olarak üretmeye devam edemez” ifadelerini kullandı.
Barbarosoğlu’nun paylaşımını yaptığı X’in yapay zekâ uygulaması, “Bu gönderi, Fatma Barbarosoğlu’nun ekonomik zorluklarını ve kültür üretiminin sürdürülebilirliği hakkındaki düşüncelerini samimi bir şekilde ifade ettiği, güncel ve düşündürücü bir paylaşım. Hem kısa hem de etkili bir şekilde mesajını iletiyor.” cümlesiyle değerlendirme yaptı.
Şair İbrahim Tenekeci Esenler Belediyesi’nin düzenlediği ‘Edebiyat Durağı’ etkinliğine katılmıştı. Kadir Topbaş Kültür Merkezi’nde edebiyat araştırmacısı Mehmet Nuri Yardım’ın moderatörlüğündeki söyleşide Kırklar, İtibar ve Muhit dergilerinin kurucusu Tenekeci, kültür-sanat ortamlarının her geçen gün yok olmasından şikâyet etti.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
“90’lar başında manevi iklimler vardı. Bugün onlar kayboldu.” diyen İslamcı şair Tenekeci, “İkincisi çok kuvvetli bir edebi iklim vardı, İsmet özel, Mustafa Kutlu, Sezai karakoç gibi çok kuvvetli isimler aktifti. Kuvvetli bir siyasi iklim, Necmettin Erbakan gibi isimler vardı. Biz daha çabuk büyüdük yani. Sosyal medya yoktu, hayat daha sahiciydi, yanlışı ve doğrusu ile gerçek hayat vardı” dedi. “Bizim yetiştiğimiz iklim daha sahiciydi” görüşünü savunan Tenekeci, “O yıllarda gidecek yerlerimiz vardı, İlesam, Türk Ocağı vardı. Dergilerin yazıhaneleri vardı. Canımız sıkılınca Sezai Karakoç’a giderdik. Gidecek yerimiz kalmadı şimdi. Bugün birçok arkadaşın kafelerden başka gidecek yeri kalmadı maalesef.” şeklinde konuştu.
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
