Show TV’de geçtiğimiz haftalarda yayın hayatına başlayan yeni dizi ‘Bahar’, orta yaşlı bir kadının hayatını geri almak için sergilediği mücadeleyi konu alıyor.
Şiddet gören, ezilen, susan kadınların gösteriminin özellikle son on yılda arttığı Türkiye dizi sektöründe, bu imaj farklı yapımlarla kırılmaya başladı. Yargı ile başladığını söyleyebileceğimiz bu değişim rüzgârları, Kızılcık Şerbeti ve Kızıl Goncalar gibi yapımlarla devam ediyor. Türkiye’de izleyici artık şiddetin yeniden üretimini görmektense savaşan, mücadele eden kadınları izlemeyi tercih ediyor. Kaderine boyun eğmeyen ve kendi dönüşümünü kendisi yaratan kadınları gösteren yapımlara geçtiğimiz haftalarda bir yenisi daha eklendi. Bahar isimli bu yeni dizi orta yaşlı bir kadının kendi hayatını yaşamaya karar vermesiyle birlikte başlattığı mücadeleyi konu alıyor.
İlk bölümü 13 Şubat’ta yayımlanan MF yapım imzalı Bahar, Güney Kore dizisi olan Doctor Cha’nın uyarlaması. Yönetmenliğini Neslihan Yeşilyurt’un, senaristliğini ise Ayça Üzüm’ün üstlendiği dizinin başrollerini Demet Evgar, Buğra Gülsoy ve Mehmet Yılmaz Ak paylaşıyor.
Bahar’a Demet Evgar’ın hayat verdiği dizi, tıp mezunu olan kadını sistemin nasıl kendi benliğini unutturarak eve hapsettiğini gösteriyor. Bahar’ın kanıksamış olduğu “kendisini unutarak çevresindekiler için kendisini parçalama” durumunu ortaya koyarak başlayan dizide, bu durumun oluşturduğu yorgunluğu artık Bahar’ın fark etmeye başladığını görüyoruz. Yakın arkadaşı, başarılı doktor Çağla’nın da uyarılarıyla farkındalığı iyice artan Bahar geçirdiği rahatsızlık sonrası kararını veriyor. Karaciğer yetmezliği yaşayan ve acil organ nakli olması gereken kadın, eşi Timur’un karaciğerini vermemesiyle hayatını geri kazanmak için mücadele etmeye başlıyor.
Bulunduğu durumdan kurtulmak için kurtarıcı erkek bekleyen kadın temsilinin modern anlatılarda da hâkimiyetini sürdürdüğü medyada, Bahar kendi kendisinin kurtarıcısı olan kadın gösterimiyle de diğer yapımlar arasında dikkat çekiyor. Bahar’ın ameliyatını yapan doktor olarak dizide yer alan “esas oğlan” Buğra Gülsoy, Bahar’a yanında olduğunu belli ederek destek olsa da kurtarıcı erkek olarak gösterilerek kadın pasifize edilmiyor. Dizide Evren Yalkın karakteriyle yer alan Gülsoy’un “esas kız”la kurduğu eşitlikçi ve saygı esaslı ilişkiyle ünlü oyuncunun Aşk Yeniden’deki Fatih Şekercizade karakterine olan benzerliği izleyicilerin dikkatinden kaçmadı. İzleyiciler “Fatih Şekercizadeler ölmez, şekil değiştirir” şeklindeki sosyal medya paylaşımlarıyla bu benzerliğe dikkat çekti.
Değişime kendisine zaman ayırarak ve doktorluğa dönmeye karar vererek başlayan Bahar’ın zengin ve başarılı bir cerrah olan eşi Timur Yavuzoğlu ise bilgi ve tecrübesini eşiyle paylaşarak destek olmak yerine, her fırsatta ona engel olmaya çalışıyor. Bahar’a TUS’a hazırlık için para lazım olduğunda sevgilisi için çok rahat tek seferde daha fazlasını harcayabildiği bir miktarı eşine vermeyen Timur, Bahar’ı yalnızca ev işlerini yapan ve çocuklara bakan bir köle olarak görüyor. Kölesinin uyanmasını istemeyen erkek, Bahar her ayağa kalkmaya çalıştığında çeşitli müdahalelerle ona engel olmaya çalışıyor. Kendisi yıllar önce eski sevgilisine dönmüş olan Timur’un, Bahar’ı sevmemesine rağmen onu Evren’den kıskanmasından, eşini nasıl malı olarak gördüğü anlaşılıyor.
Her ne kadar bu denli köleleştirilmenin yalnızca okumamış ve çalışmayan kadınlarda görüldüğü düşünülse de toplumun her kesiminden kadın Bahar’ın yaşamında kendilerinden bir şeyler bulduklarını ifade ediyor. Bu durum kadınların 8 Mart’taki sosyal medya paylaşımlarına da yansıdı. Bahar’ın kızına yazdığı kendisi olmayı unutmamasını öğütleyen mektuptan hazırlanan bir klip, dizinin sosyal medya hesaplarından “İçine bahar doğmuş tüm kadınların günü kutlu olsun” mesajıyla paylaşıldı.
“Hiç kimse için hayallerinden vazgeçme, vazgeç diyen de olma. Hangi renksen osun, başkasının yanına daha çok yakışmak için sakın solma. Fedakâr ol ama kendine ihanet etme. Başkalarını da mutlu et ama kendini unutma kızım. Yapamazsın diyecekler hep, inanma. İçindeki şarkıyı susturacaklar, sesini kısmaya çalışacaklar, sen iç sesine güven, ondan başka kimseye aldırma. Kusursuz olmak için değil, mutlu olmak için çabala.” sözlerinin yer aldığı mektup pek çok kadın sosyal medya kullanıcısı tarafından paylaşıldı.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Tüm dizileri geride bırakarak haftanın en çok izlenen dizisi olan Bahar, aslında bir alternatifleri olduğunda izleyicinin şiddetin yeniden üretildiği yapımlardansa kendi hayatı için mücadele eden kadınları izlemeyi tercih ettiğini gösterdi.