10 Ekim 2025’te Ankara’da düzenlenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’nde IŞİD bombalı saldırı düzenlemiş, 103 kişi hayatını kaybetmiş, 500’ü aşkın kişi yaralanmıştı.
Katliama ilişkin davada 10 sanığa ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmiş, Türkiye hukuk tarihinde ilk kez ‘insanlığa karşı suçtan’ hakkında iddianame hazırlanan Ekici bu suçtan beraat etmişti.
10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu beraat kararını istinafa taşımıştı. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22’nci Ceza Dairesi kararı ‘hukuka uygun’ buldu ve istinaf talebini reddetti.
10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu karara ’10 Ekim katliamına insanlığa karşı suç demeyen yargı bir kez daha IŞİD’i akladı’ başlıklı bir açıklamayla tepki gösterdi. Açıklamada şöyle dendi:
“Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararında insanlığa karşı suç; sanıkların gerçekleştirdiği katliamın esasen Türkiye Cumhuriyeti devletinin anayasal düzenine yönelik olduğu, 2015 Kasım seçimleri öncesinde ülkede kaos yaratmak istedikleri gibi açıklamalarla karşılanmış olup, katliama ilişkin siyasal iktidarın sorumluluğu bu şekilde örtbas edilmek istenmiştir. İstinaf kararında da bir açıklama olmamasına karşın aynı yaklaşımın geçerli olduğu anlaşılmaktadır.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22’inci Ceza Dairesi, 2015 yılı 7 Haziran seçimlerinden sonra kaos yaşanacağını söyleyen iktidar sözcülerini, katliamın hemen arkasından anket yaparak oylarının arttığını söyleyen dönemin başbakanının (Ahmet Davutoğlu) açıklamalarını dinlemeye devam etmektedir. Katliamda ölenleri, yaralananları, tanıkları duymak yerine sessizleştirmeye çalışan düşmanca tutumu da sürdürmektedir.
10 yıla yaklaşan yargılama sürecinde sorumluluğu bulunan kamu görevlilerinin yargılanması konusundaki taleplerin tamamının görmezden gelindiğini hatırlatmak isteriz.
Ortaya çıkan deliller Ankara, Adana, Gaziantep ve Kilis vb. yerlerde görev yapan birçok kamu görevlisinin, İçişleri Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatı’nın ve siyasal iktidar temsilcilerinin bu katliama yol verdiğini ortaya koymaktadır.
Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi ikinci kez bu gerçeği yok sayarak karar vermiş, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22’nci Ceza Dairesi de bu karara ortak olmuştur.
Bir kez daha belirtmek isteriz ki; katliamın 10’uncu yılına yaklaştığımız günlerde açıklanan bu karar, Türkiye yargı mekanizmasının katliamın gerçek sorumlularını yargılamama ve IŞİD’e ilişkin insanlığa karşı suç işleyen bir örgüt diyememesinin somut vesikasıdır.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Adalete ulaşmanın mücadele ile olduğunun bilincinde olan hukukçular olarak müvekkillerimiz ve ülkenin emek demokrasi güçleri ile birlikte 10 Ekim Ankara Katliamının bütün sorumlularının yargı önünde hesap vermeleri için her platformda mücadele etmeye devam edeceğiz.”