Avrupa’nın müzik şöleni, yetmiş yılı geride bırakırken yepyeni bir yüzle sahneye çıkıyor.
Avrupa Yayın Birliği (EBU)’nin duyurusuna göre, Eurovision Şarkı Yarışması 70. yılını kutlamak için logosunu ve görsel dilini yeniledi. Tasarımda daha modern çizgiler, dijital platformlara uyumlu öğeler ve farklı ülkelerin kültürel renklerini yansıtan grafikler ön plana çıkıyor.
1956’da başlayan Eurovision, yalnızca şarkı yarışması olmanın ötesine geçerek kültürel diplomasi ve popüler müzikte ortak hafızanın bir parçası haline geldi. Bugün hâlâ 180 milyonun üzerinde küresel izleyiciye ulaşan yarışma, hem pop yıldızlarının çıkış noktası hem de farklı ulusların sahne üzerinde kendini ifade etme biçimi olarak varlığını sürdürüyor.
EBU yetkilileri, marka yenilemesinin yarışmanın genç kuşaklara ulaşma stratejisinin bir parçası olduğunu vurguluyor. Yapılan açıklamaya göre, yeni kimlik 2026’da İsveç’in Malmö kentinde yapılacak Eurovision’da ilk kez tam anlamıyla kullanılacak.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Eurovision Şarkı Yarışması, Avrupa Yayın Birliği (EBU) tarafından 1956’dan beri düzenlenen uluslararası müzik yarışmasıdır. Katılımcı ülkeler, orijinal şarkılarla sahne alır ve yarışma hem jüri hem de halk oylamasıyla sonuçlanır. Bugüne dek ABBA, Celine Dion gibi isimler Eurovision sahnesinden doğmuş, yarışma aynı zamanda queer kültürün küresel görünürlüğünde önemli bir rol oynamıştır.
Türkiye, Eurovision serüvenine ilk kez 1975’te Semiha Yankı’nın “Seninle Bir Dakika” şarkısıyla adım attı. Yarışmaya geç katılım, Batı’ya müzikal entegrasyonun sembolik bir hamlesi olarak görüldü ama ilk yıllar genellikle düşük puanlarla geçti.
1980’ler boyunca Ajda Pekkan, MFÖ, Klips ve Onlar gibi isimlerle sahneye çıkıldı; buna rağmen “sıfır puan” gibi unutulmaz hezimetler de yaşandı. Türkiye’nin Eurovision ile ilişkisinde Batı jürilerinden gelen politik tavırlar ve Türkiye’nin Doğu-Batı kimlik gerilimi hep tartışma konusu oldu.
2003’te ise dönüm noktası geldi: Sertab Erener’in “Everyway That I Can” şarkısı Türkiye’ye ilk ve tek birinciliği getirdi. Bu zafer, Eurovision tarihimizde kırılma anı olarak kayda geçti. Devam eden yıllarda Kenan Doğulu, Hadise ve maNga gibi isimler sahnede güçlü performanslar sergiledi. Özellikle maNga’nın 2010’daki ikinciliği, Türkiye’nin yarışmada istikrarlı başarı elde ettiğini kanıtladı.
Ancak TRT, 2013’ten itibaren yarışmaya katılmama kararı aldı. Gerekçe olarak oylama sistemindeki adaletsizlikler ve “Büyük Beşli” (Almanya, Fransa, İtalya, İspanya, Birleşik Krallık) ayrıcalıkları öne sürüldü. O tarihten bu yana Türkiye Eurovision sahnesinde yer almasa da, halkın ilgisi ve özlemi hâlâ devam ediyor.