(Credit Image: © Future-Image via ZUMA Press)
Avrupa Birliği, dijital ekonomiyi daha adil hâle getirmeyi amaçlayan yeni bir yasa taslağını gündeme aldı.
Game Developer sitesinin haberine göre, Digital Fairness Act adıyla anılan düzenleme, oyun içi satın alımlar, sanal para birimleri ve “loot box” (ödül kutusu) sistemleri üzerinde daha sıkı kontrol öngörüyor.
Finlandiya merkezli oyun devi Supercell’in CEO’su Ilkka Paananen, düzenlemenin özellikle mobil oyun sektörünü “yaratıcılıktan uzak, bürokratik bir modele” sürükleyeceğini belirtti. Paananen, “Oyunlar keyifli deneyimlerden ziyade finansal işlemler dizisine dönüşürse, sektörün ruhu ölür” diyerek taslağın yeniden gözden geçirilmesi çağrısında bulundu.
Taslağa göre geliştiriciler, kullanıcıların oyun içi harcamalarını aylık üst limitlerle sınırlandırmak ve sanal para birimlerinin gerçek para karşılıklarını açıkça belirtmek zorunda kalacak.
Reuters analizine göre yasa, özellikle genç kullanıcıların korunmasını hedefliyor, ancak sektör temsilcileri “oyun ekonomisinin doğasına müdahale” olarak değerlendiriyor.
Supercell’in itirazı, Avrupa oyun pazarının yalnızca ekonomik değil, kültürel bir boyut taşıdığına işaret ediyor. Uzmanlara göre bu düzenleme, AB ile oyun stüdyoları arasında “yaratıcı özgürlük” tartışmasını yeniden alevlendirebilir.
Digital Fairness Act (Dijital Adalet Yasası), Avrupa Birliği’nin 2025 yılı sonunda yasalaştırmayı planladığı kapsamlı dijital ekonomi düzenleme paketidir. Yasanın temel amacı, dijital platformlarda kullanıcıların mali haklarını korumak, özellikle çevrim içi oyunlar ve uygulamalarda şeffaflığı artırmaktır.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Tasarı, oyun içi satın alma sistemleri, sanal para birimleri ve otomatik ödül mekanizmaları (loot box, mikro ödeme vb.) için yeni kurallar getiriyor. Buna göre, geliştiriciler kullanıcıların harcamalarını açık biçimde göstermeli, sanal para birimlerinin gerçek para karşılığını net olarak belirtmeli ve genç kullanıcılar için harcama sınırları koymakla yükümlü olacaklar.
Ayrıca yasa, platformların veri paylaşımı ve reklam algoritmaları üzerindeki kontrolünü sınırlandırarak, çocukların ve gençlerin dijital ortamlarda manipülasyona maruz kalmasını engellemeyi hedefliyor. Avrupa Komisyonu bu düzenlemeyi, “dijital ortamın tüketici hukuku ilkeleriyle uyumlu hâle getirilmesi” olarak tanımlıyor.
Sektör temsilcileri ise tasarının, özellikle oyun ekonomisinde yaratıcılığı ve esnekliği zedeleyebileceği görüşünde. Ancak AB, bu eleştirilere karşılık yasanın asıl hedefinin “oyuncuyu değil, sistemdeki dengesizliği sınırlamak” olduğunu vurguluyor.
Yürürlüğe girmesi hâlinde Digital Fairness Act, Dijital Hizmetler Yasası (DSA) ve Dijital Piyasalar Yasası (DMA) ile birlikte Avrupa’nın dijital düzenleme çerçevesini tamamlayacak üçüncü büyük sütun olacak..
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
