Fenerbahçe Kulübü başkanı Ali Koç, Anadolu Ajansının (AA) İstanbul’daki Uluslararası Haber Merkezi’nde gerçekleştirilen Spor Masası programının canlı yayın konuğu oldu.
Ali Koç, sosyal medyaya göre karar almadığını belirterek, “Sosyal medyayla hiç alakam yok. Raporlananları görüyorum. Bazı yöneticiler sosyal medyayla yatıp kalkıyorlar. İnanmadığım bir şeyi bana kolay kolay kimse yaptıramaz. Sosyal medyayla, taraftarın düşüncesiyle karar aldığımı düşünmüyorum. Seçim arifesindeyim, en zayıf olduğum dönemde gidiyorum ve bir tane popülist karar almadım” diye konuştu.
Ali Koç, sponsorluk gelirlerinde ciddi bir yükseliş olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:
“Önemli başarılardan biri odur. 175 milyondan 350 milyon avroya getirdik gelirimizi. Bizim rahat nefes almamız için 400-450 milyon avro bandında olmamız gerekiyor. Futbol dışındaki branşlar için eskiden basketbolda 14-16 milyon açık varken şimdi 5-6 milyona indi. Kadın voleybolda ve basketbolda ciddi açığımız var. 7 senede ilk defa büyük bir yatırım yapıyoruz erkek voleybola. Bu açıkların karşılanması gerekiyor. Yönetim olarak bir yere kadar bu arayı kapatabiliyoruz. Bunun kendi kendini fonlayan noktaya gelmesi zaman alacak. Bakarsınız başka biri başkan olursa bütün bunları küçültür. Beşiktaş bir dönem bunu yaptı. Geliri kadar bütçe yaptı. Sonra bu alanlardaki sportif başarılar ortada. Biz hiçbir zaman bundan imtina etmedik.”
“Son 2 senedir gelirimizin yarısı bankalara gidiyor ve bu gemi bir şekilde yüzüyor, tarihin en önemli kadrosunu kuruyor. Onarım sürecini bitirmiş, atılım sürecine gelmiş bir Fenerbahçe’den bahsediyoruz” diyen Koç, Fenerbahçe’nin para, borç sorunu yok gibi şeyler söylendiğini kaydetti.
Yönetim kurulu listesinde olan isimlere dikkat çeken Koç, “Seçildiğimiz takdirde AŞ’de büyüteceğimiz yönetim kurulu isimlerine de bakın. Bugün Fenerbahçe’nin neferi olacak dernekteki yönetim kurulu üyelerine bakın, karşılaştırın. Arada çok büyük fark var. Daha güçlenmiş, daha muktedir, tuttuğunu koparan yönetimin bizde olduğunu düşünüyorum” dedi.
Ali Koç, sarı-lacivertli camianın kenetlenmeye ihtiyacı olduğunu, seçimi kaybetmeleri halinde manevi desteklerinin süreceğini belirterek şunları aktardı:
“Kenetlenmek sadece maddi kenetlenmek değil. Deli gibi para harcamaya devam edeceğim, sponsorluk yapacağım gibi bir şey olmayacak ama bu sezon hepsi devam ediyor. Kenetlenme dediğim, bizi yönetenlere güç vermemiz lazım. Bu maddi güç değil sadece. Bir kere yanımızda olmadılar. Kötü maç sonuçlarında balıkçılarda vur patlasın çal oynasın görüntüler var. Aynı insanların, Fenerbahçe köşeye sıkıştırıldığında dönemin federasyon başkanı ‘Fenerbahçe şike yapmıştır.’ dediğinde, hakem facialarında bir kere çıkıp konuştuğunu duydunuz mu? Sen ‘Fenerbahçe benim.’ diyeceksin ve bunların hiçbirinde olmayacaksın. Böyle bir dünya yok. Seçildiğimiz takdirde bir numaralı görevimiz futbolda şampiyonluk dışında camiayı tekrar kenetlenmeye götürmek zorundayız.”
Ali Koç, camianın bir ve bütün olduğu müddetçe kimsenin yıkamayacağını kaydederek, “Bizi dışarıdan yıkamadılar şimdi içeriden yıkıyorlar. Organize kötülük dediğimiz bu zaten. Kazanmanın da kaybetmenin de zarafeti vardır. Ben ‘Bazen kazanınca kaybedersin bazen kaybedince kazanır.’ diye bir laf ettim. Onlar kaybettiğinde aslında kazanacaklardı. Bir sene daha bu sistem gitmezdi Fenerbahçe’de.”
Kerem Aktürkoğlu ve Yusuf Akçiçek transferlerine de değinen Koç, “Harcama limitlerimize bu transferleri sığdırabilmemiz için bazı dokunuşlar gerekti. Bunlardan biri sadece 19 maçta oynamış Yusuf’un 22 milyon avroya Suudi Arabistan’a gitmesi bize çok nefes aldırdı. İkincisi Sayın Hakan Safi’nin Kerem Aktürkoğlu transferine sponsor olmasıydı. Ciddi bir yatırım yaptı. Yusuf’a da teşekkür ediyoruz. 16+2 teklif gelmişti reddettik. Bu fiyatlara transfer olmasında emeği geçenlere de teşekkür ediyoruz. Bu iki operasyon sayesinde bunları limitlere sığdırabildik” diye konuştu.