5 madalyalı atıcı Şevval İlayda Tarhan: Kadınların başarısını göstermek istiyorum

Milli sporcu Şevval İlayda Tarhan, Hırvatistan'daki zaferi, olimpiyatlardan bu yana geçirdiği süreci, atıcılığa nasıl başladığını ve sıradaki hedeflerini anlattı. Tarhan, atıcılıkta motivasyonunu "İnsanlara da böyle şeyler yapılabileceğini, kadınların da ne kadar başarılı olabileceğini göstermek" olarak tarif ediyor.

  • ü
  • 15 Mart 2025
  • ü
  • Spor

Şevval İlayda Tarhan (FOTOĞRAF: YASİN AKGÜL / AFP)

Türkiye Milli Atıcılık Takımı, Hırvatistan’daki Havalı Silahlar Avrupa Şampiyonası’ndan yeni rekorlarla döndü.

Şevval İlayda Tarhan, Yusuf Dikeç, Şimal Yılmaz, Esra Bozabalı, İsmail Keleş, Mustafa İnan, Mert Nalbant ve antrenörler Osman Erdinç Bilgili ve Murat Örgün’den oluşan takım, müsabakada altın ve gümüş madalyalar kazandı.

Şevval İlayda Tarhan, katıldığı beş müsabakada üçü altın ikisi bronz olmak üzere beş madalya aldı.

Tarhan, 10 metre havalı tabancada bireysel, karışık takım ve kadın takım trioda altın madalya kazanırken, havalı tabanca solo ile kadın takım kategorilerinde bronz madalya aldı.

Böylece Tarhan, 2013’teki Avrupa şampiyonasında beş madalya alan Yusuf Dikeç’in ardından bu rekoru kıran ilk isim oldu.

BU BAŞARIYI BEKLİYORDUM

Tarhan, atıcılıkta motivasyonunu “İnsanlara da böyle şeyler yapılabileceğini, kadınların da ne kadar başarılı olabileceğini göstermek” olarak tarif ediyor.

Milli sporcu Hırvatistan’daki zaferi, olimpiyatlardan bu yana geçirdiği süreci, atıcılığa nasıl başladığını ve sıradaki hedeflerini BBC Türkçe’ye anlattı.

Avrupa şampiyonası için “Aslında bu kadar başarılı geçmesini bekliyordum” diyor. Ancak elde ettikleri başarının beklediklerinin de üstünde olduğunu söylüyor:

“Hem bireyselde aldığım madalya Türkiye tarihinde bir ilk. Yusuf abiyle birlikte almış olduğumuz madalya Türkiye tarihinde bir ilk. Bir müsabakada beş madalya birden alınması Türkiye tarihinde bir ilk. Aslında birçok şeyi başararak döndük ve çok mutluyum o yüzden.”

LİSE 1’DEN BERİ ATICI

Yirmi beş yaşındaki Tarhan, atıcılık serüvenine lise birinci sınıfta başlamış. O dönem asker olmak isteyen milli atıcı, annesinin önerisiyle askerlikte de faydasını göreceğini düşünerek atıcılığı denemeye karar vermiş: “Sonrasında tamamen bilmediğim bir yolculuğu çıktım, bugünlere kadar geldik.”

Milli sporcu o dönem bilmediği bir dünyada “Neredeyim acaba, ne yapıyorum burada?” diye sorduğunu ve tedirgin olduğunu anlatırken “Şu an avucumun içi gibi bildiğim bir yerdeyim” diyor.

Tarhan’a kendi kalibresindeki bir atıcının başarılı olması için ne yapması gerektiğini soruyoruz.

Milli sporcu, “Hayatınızda birçok şeyden fedakarlık etmek zorundasınız” diye yanıt veriyor:

“Bütün hayatını onun üzerine adamak zorundasın. Her şeyini ona göre şekillendirmek zorundasın: Sosyal hayatın, uyku düzenin, beslenmen, ailenle olan konuşmaların dahil söylediğin her söz buna yönelik olmak zorunda.”

GÜNDE İKİ BAZEN ÜÇ ANTRENMAN

Peki Tarhan ve takım arkadaşlarının ortalama bir günü neye benziyor? Cevap aslında tahmin edebileceğiniz gibi: antrenman, antrenman, antrenman…

“Çoğunlukla 8-12 arasında sabah bir antrenman. 12’den sonra öğlen yemeği, 2-3’ten sonra ikinci bir antrenman. Akşam saatlerinde bir kondisyon… Aslında günde en az iki, bazen üç antrenman.”

Tarhan arkadaş, aile ve antrenman üçgeninde önceliğin hep antrenman olduğunu vurguluyor:

“Neyi yapmak istersem başka bir şeyden mutlaka fedakarlık yapmak zorunda kalıyorum.”

BAZEN 50 SAATİ BULAN YOLCULUKLAR

Milli sporcu ile bazen haftalar süren ve dünyanın bir ucundan diğer ucuna gitmesini gerektiren müsabakalar hakkında konuşuyoruz.

Müsabakalara katılabilmek için zaman zaman 50 saati bulan yolculuklar yapmak zorunda kaldıklarını anlatıyor.

Peki onca stres, heyecan ve yorgunluğa rağmen nasıl milyonlarca gözün önünde sükunetini koruyarak hedefi tam isabet vurabiliyor?

Milli sporcu, müsabaka temposuna zaman içinde alıştığını söylüyor ve heyecanın kötü ya da korkulacak bir şey olmadığını ifade ediyor:

“Heyecan aslında bizim için kötü bir şey değil. Heyecanlanmak o branştan keyif aldığınızı ve ona devam etmek istediğinizi gösteriyor. Heyecanınızı kaybettiğiniz an aslında bizim için daha üzücü. Çünkü ona artık hevesiniz kalmadığı anlamına gelir bu.”

YENİ HEDEF DÜNYA ŞAMPİYONASI

Atıcılık, olimpiyatlarda yer alan ve dünyaca kabul gören bir branş.  Ancak bu sporun ateşli silahlar içerdiği için şiddet ile bağlantılı olduğuna dair eleştiriler var.

Milli sporcu, “Branşımızın şiddetle hiçbir alakası yok” diyor ve şöyle devam ediyor:

“Biz hep insanlara silahın doğru kullanımının ne olduğunu öğretiyoruz. Silah sadece poligonda çıkartılıyor, orada kullanılıyor. Antrenman sonrasında kutusuna koyulup kapatılıyor.”

Tarhan, Yusuf Dikeç’ten alıntı yaparak bir de şunu ekliyor: “Bir voleybolcu için voleybol topu neyse veya bir atletizmci için ayakkabısı neyse silah da bizim için aslında o.”

Tarhan, şimdi Kasım’da Mısır’da yapılacak dünya şampiyonasına hazırlanıyor:

“Kadınlar branşında büyüklerde hiç dünya şampiyonumuz yok. Gençlerde benim dünya şampiyonluğum var ama büyüklerde henüz yok. İnşallah büyüklerde de almayı, birçok madalyayla oradan dönmeyi istiyoruz.”

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com