Cinayet, gençlik, maskeler, bıçak… Korku sinemasında kanlı bir gelenek: Slasher filmleri.
Slasher, korku sinemasının bir alt türü olarak, genellikle genç karakterlerin bir seri katil tarafından sistematik biçimde öldürülmesini konu edinir. Bu filmlerde katil genellikle maskelidir, travmatik bir geçmişe sahiptir ve kurbanlarını kesici/delici bir aletle (çoğunlukla bıçak) avlar. Temel yapısı itibariyle slasher filmleri, suç, gerilim ve şiddetin iç içe geçtiği, korkunun bedenle kurduğu ilişkinin en grafik örneklerinden biridir.
Slasher sinemasının öncü örnekleri 1960’larda Hitchcock’un Psychosu ve Michael Powell’ın Peeping Tom’uyla başlar. Ancak tür, asıl yükselişini 1970’lerin sonu ve 1980’lerde yaşar. John Carpenter’ın Halloween (1978) filmi, modern slasher’ın kodlarını belirler: maskeli katil (Michael Myers), genç kurbanlar, suburbia korkusu, final girl (hayatta kalan kadın), ve çoğu zaman cinsellik-şiddet ilişkisinin işlenişi. Ardından gelen Friday the 13th (1980), A Nightmare on Elm Street (1984) ve Scream (1996) gibi seriler, slasher’ı hem kültleştirir hem de yeniden yorumlar.
1990’larda Scream ile birlikte tür, postmodern bir dönüşüm geçirir: Kendi klişelerinin farkında olan karakterler ve filmler ortaya çıkar. 2000’lerde yeniden yapımlar, parodi öğeleri ve “torture porn” etkisiyle harmanlanan yeni slasher dalgaları görülür (Hatchet, The Collector vb.).
Slasher ile korku arasındaki fark nedir?
Slasher, korku türünün bir alt koludur. Korkunun şok, gerilim, atmosfer gibi öğeleri varken; slasher, fiziksel şiddet ve kanlı cinayetleri öne çıkarır.
“Final girl” terimi ne anlama gelir?
Slasher filmlerinde, katilden kurtulan ve genellikle masumiyetle özdeşleşen kadın karaktere denir. Laurie Strode (Halloween) en bilinen örnektir.
Slasher filmler neden bu kadar popüler oldu?
Düşük bütçeyle yüksek kâr sağlamaları, genç izleyicilere hitap etmeleri, basit ama gerilimli yapılarıyla seyirciyi kolay yakalamaları nedeniyle büyük ilgi gördüler.
Slasher filmleri cinsellik ve şiddetle neden bu kadar iç içe?
1970’ler sonrası Amerikan kültüründe bastırılmış arzular, aile yapısındaki çatlaklar ve gençliğe dair korkular bu filmler aracılığıyla dışavurum buldu. Cinsel etkinlik gösteren karakterler genelde ilk ölenler olur.
Slasher sineması bugün hâlâ etkili mi?
Evet. Özellikle Halloween serisinin yeniden yapımları, Fear Street gibi Netflix projeleri ve Scream gibi kendini yenileyen seriler sayesinde tür hâlâ güncel.
Michael Myers, Jason Voorhees, Freddy Krueger gibi karakterler sinema ikonuna dönüşmüştür.
Scary Movie gibi parodilerle türün kodları alaya alınmış, aynı anda yeniden üretimi sağlanmıştır.
American Horror Story: 1984 sezonu doğrudan slasher türüne göndermelerle doludur.
Video oyun dünyasında Dead by Daylight gibi yapımlar, slasher estetiğini etkileşimli formata taşımıştır.
Slasher filmleri, korku sinemasının en kanlı ama en kalıcı damarlarından biridir. Bireyin yalnızlığı, evin tehlikeye açık oluşu, gençliğin savunmasızlığı gibi temaları işleyen bu alt tür, bir yandan şiddeti estetize ederken diğer yandan toplumun bastırılmış korkularına ayna tutar. Her ne kadar zaman zaman klişe tekrarına düşse de, her kuşakta yeni bir maskeyle geri dönmeyi başarır.
► GHOSTFACE (Scream)
► PHILIPPA FOOT ve TROLLEY PROBLEMİ
► FREDDY KRUEGER
► CHUCKY
► SLENDERMAN
