HÜKÜMETE karşı geldiği yahut eleştirdiği için hüküm giyen mahkûm… Başka bir ifadeyle: İfade özgürlüğü olmayan toplumlarda bireylerin, gazetecilerin unvanı..
Terim, mahkûmların tutukluluklarının meşruiyetini sorgulayan kişiler veya gruplar tarafından kullanılmaktadır. Terimin destekçileri siyasi mahkûmları siyasal faaliyetlerden dolayı hapsedilen biri olarak tanımlarlar. Mahkûmun tutuklanmasının resmi nedeni siyasi bir suç değilse, bu terim tutukluluğun mahkûmun siyasi düşünceleri tarafından motive edildiğini ima edilmektedir.
Siyasî suç, muhalif birey ya da grubun siyasî katılımlarını devletin o dönemde çizdiği yasal çerçevenin dışında gerçekleştirmesidir. Bu yasal çerçeve konjonktüre bağlı olarak değiştikçe Siyasî suç tanımı da eğilip bükülür. Örneğin, isyan ve ayaklanmalar eskiden hükümdarı direkt olarak hedef alan eylemler olduğu için çok sert bir biçimde bastırılırken, gösteri ve yürüyüşler bugün -kâğıt üzerinde de olsa- anayasayla güvence altına alınmış haklardır.
Siyasî suç, adı üzerinde, iktidarı hedef alır. Fakat siyasî düşüncenin tek derdi iktidar değildir. Devletin hataya düştüğü nokta buradadır. Bütün muhalif siyasî düşünceyi “suç” olarak görür.
Devletin bekasını siyasetler üzeri bir durum olarak algılamayan ve asayişi öncelemeyen bireyler, iktidar için zaten baştan kaybedilmiş kalelerdir.
