PERİKLES

Perikles, (İ.Ö. ? 495 – 429) Atinalı devlet adamı ve general; Onun hakimiyetinde Yunan medeniyeti doruğa ulaştı. Yunan yaşamındaki etkisi öylesine büyüktü ki yönetimde kaldığı dönem Perikles Çağı olarak anılır.

Perikles, bir asker ailesinin mensubu olarak savaşın gölgesinde büyüdü. Daha üç yaşındayken Persler, Yunanistan’ı almak üzere ilk saldırılarını gerçekleştirdiler ve Marathon’da büyük bir bozguna uğradılar. Perikles’in babası Xanthippus ordu komutanıydı; Persler, Yunanistan’ı ikinci kez istila edip Atina’yı yağmaladıktan sonra, Xanthippus, İ.Ö. 479’da Mycale Savaşında Persleri mağlubiyete uğrattı. Tam sekiz yıl sonra İ.Ö. 472’de Persler, Salamis Savaşında tekrar bozguna uğradılar. İşte bu savaş sırasında, engin bir kültüre sahip genç Perikles’in eline dolaylı da olsa ilk fırsat geçmiş oldu.

İ.Ö. 472’de Perikles, Atina’da her yıl düzenlenen Dionisos festivali için, dev bir başarıya imza atan dramanın sahnelenmesine destek verdi. Persler adlı oyun, dönemin önde gelen büyük tragedya yazarlarından Aeschylus tarafından kaleme alındı. Oyun birinci geldi ve Perikles’e halkın gözünde büyük bir şöhret kazandırdı.

Bundan on yıl sonra, 461’de, Perikles politikaya ilk adımını attı; radikal bir siyaset adamı olan Ephialtes ile güç birliği yaparak halk meclisinde oylama düzenlediler. Oylama sonucunda, eski aristokrat meclisi Areopagus kalan gücünü de yitirdi. Atina demokrasisinde adeta bir karar anıydı; kanunlar soydan soya geçen güçler tarafından değil halkın oyuyla belirlenmeye başladı.

Bu dönüşüm ani ve sert bir tepkiye yol açtı; Ephialtes suikasta kurban giderken, Perikles kendisini Atina siyasetinin ortasında buldu. İ.Ö. 458 yılında general seçildi; şehir-devletinin en etkili söz sahibi olarak bu görevini otuz yıl boyunca arada kesintiler olmasına rağmen sürdürdü. Perikles yönetiminde Atina birkaç devleti birden yöneten süper güce dönüştü; imparatorluğun hakimiyetini karada ve denizde genişletti; kimi zaman birliklerinin bizzat başında yer aldı. Perslerle son bir barış görüşmesi yaptı. Seçici kurul üyelerine maaş bağlanması yönünde karar aldı. Böylece, işlerinden ayrılmayı maddi sebeplerden dolayı göze alamayan insanlara kamu hayatına katılma fırsatı doğmuş oldu. İ.Ö. 451’de, Atinalı olmayan ailelerin çocuklarına tam vatandaşlık hakkını yasaklayan kanunu değiştirerek yeni bir vatandaşlık kanunu getirdi. Perikles, aynı zamanda tapınakların ve kamu binalarının yeniden inşasını öngören bir programı yürürlüğe koydu; böylece Atina, antik dünyanın en göz alıcı şehrine dönüştü.

Perikles daima kendi emrindeydi. Halk meclislerine olağanüstü hitabet gücüyle başkanlık etti; fakat mümkün olduğunca halktan uzak kalarak sosyal toplantılara katılmadı. Bütün yetişkinlik çağı boyunca yalnızca bir toplantıya katıldığı ve erken ayrıldığı söylenir. Siyaset adamlarının alışılagelmiş geleneğinin dışına çıkarak asla hediye kabul etmemişti. Kendi özel hayatında dilediğini yapmıştır. Karısını boşayıp olağanüstü güzellikte bir yabancıyla, Aspasya’yla arkadaşlık kurunca Atina halkı arasında skandal yaratmıştı. Atinalıları en çok şaşkın çeviren şey ise Perikles’in Aspasya’yla evli olmadığı halde ona eşit davranıyor olmasıydı. Sokrates, Aspasya’dan zamanının en zeki ve hazırcevap kadınlarından biri olarak bahseder.

Perikles’in son yıllarına kısmen kendisinden kaynaklanan nedenlerden dolayı patlak veren savaşlar gölge düşürdü. Atina’ya bahşettiği ihtişam ve güç, diğer Yunan şehir-devletlerinin hasedini kamçıladı. Sparta’yla İ.Ö. 431’de Peloponez Savaşı baş gösterdi. Atina’nın çevresindeki kırsal yerleşim birimlerinin hepsi yağmalandı; felaketler adeta kara bulutlar gibi şehrin üstüne çöktü ve halkın güvenliği sağlanamaz hale geldi. Görevine son verilen Perikles yargılandı, fakat İ.Ö. 429’da tekrar seçildi.

Çok geçmeden, Parthenon Tapınağı’nın açılışına bir yıl kala, Perikles vebaya yakalanarak öldü. Fakat onun gerçek anıtı düşünsel ve kültürel bir ortam yaratarak Anaxagoras ve Sokrates, Euripides, Aeschylus ve Sophocles, Pindar ve Pheidas, Antiphon ve Aristophanes, Democritus ve Hippocrates, Herodotus ve Thucydides gibi birbiriyle kıyaslanamaz dehaları beslemeye devam etti. Bu dehaların çoğu ya Atina’da yaşıyordu ya da Perikles zamanında Atina’ya gelmiştiler; çoğu da Perikles’in dostuydu.

KRONOLOJİ

?İ.Ö. 495                    Atina’da doğdu

  İ.Ö. 472                    Persler adlı drama sahnelendi

  İ.Ö. 461                    Areopagus’a karşı oylama başlattı

  İ.Ö. 451                    Yeni vatandaşlık kanunu

  İ.Ö. 431                    Peloponez Savaşı

  İ.Ö. 429                    Perikles’in ölümü

 

 Perikles’in yönetiminde, bir şehir devleti olan Atina süper güce dönüştü.

 

YUNANLI HATİP PERİKLES’İN PELOPONEZ SAVAŞINDA ÖLENLERİN İLK ÖLÜM YIL DÖNÜMÜNDE YAPTIĞI CENAZE HİTABETİNDEN ALINTILAR:

  • ‘Cesur olarak anılması gereken adamlar hayatta neyin tatlı neyin fena olduğunu en iyi bilen ve yılmadan neyin geleceğini göğüslemek için öne atılanlardır.’

 

  • ‘Güzel olana duyduğumuz tutku bizleri sefahate itmemelidir; zekayı besleyen şeylere olan tutkumuz ise bizleri dayanıksız kılmamalıdır.’

 

  • ‘Servete gereği gibi kullanılacak bir şey gözüyle bakmalıyız; övünülecek bir şey gözüyle değil.’

 

 

 

 

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com