NOMENKLATURA

SOVYETLER Birliği ve Doğu Bloku ülkelerinde bürokraside çeşitli kilit idari görevleri ellerinde tutan ayrıcalıklı zümre, elitler…

Latince kökenli kelime endeks, isim listesi, repertuvar anlamlarına gelse de bugün dünyanın herhangi bir yerinde biri nomenklatura deyince akla sadece Sovyetler gelir. İlk kullanıldığında askerlerin yoklamada ismen çağrılmasını tarif edermiş.

“Varlık nedenini sadece iktidarı açık biçimde elinde tutmaktan alan ayrıcalıklı zümre yaratma konusunda 20. yüzyılda Sovyetler Birliği deneyimi en ileri aşamayı temsil etti. Nomenklatura olarak tanımlanan bu ayrıcalıklı zümrenin kuruluşu, Bolşevik devriminin ilk yıllarına gider. Çin’de de komünist parti iktidarında oluşan ayrıcalıklı zümre için kullanılan tabir, kızıl prenslerdir. Batı toplumlarında da elbette ayrıcalıklı bir zümre vardır. Çoğunlukla “establishment” olarak betimlenen bu zümre, yönetici sınıfa yön veren elitleri kapsar ve bunların bir kısmı ayrıcalıklı konumlarını mülkiyetine sahip oldukları iktisadi güçten, diğer kısmı ise elit okullarında eğitim almış olmaktan alırlar. “Establishment”ten farklı olarak, Sovyetler Birliği’nde nomenklatura, parti devleti elitini ifade eder ve bu nomenklaturanın elinde partinin sahip olduğu güç dışında başka hiçbir güç yoktur.

Bugün Türkiye’de Batılı anlamda “establishment”dan ziyade, Sovyetler Birliği’ndekine daha çok benzeyen ama oradaki gibi resmi bir konuma sahip olmayan yerli ve milli bir nomenklatura var. AKP parti-devleti ve Erdoğanizm’in hükmü altında yerleşen bu yerli ve milli nomenklaturanın somut tezahürlerini ele almadan önce, nomenklatura kavramı üzerinde biraz durmakta yarar var.” (Ahmet İnsel, Yerli ve Milli Nomenklatura, Birikim, 10 Aralık 2019 Salı)

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com