MELANKOLİ (Fr. melancolie; Alm. Melancholie; İng. melancholia)

AŞIRI üzüntüyle belirgin ruhsal bozukluk. Melankolide en önde gelen belirtiler yıkılmışlık, isteksizlik, düşünceden kaçış ve devinimsizliktir.

Melankoliklerde yaşama isteği neredeyse yok olmuş, onun yerini mutlak bir üzüntü almıştır. Hasta nedeni belirsiz olan büyük bir acı içinde kıvranır, gene nedeni belirsiz suçluluk duyguları, aşağılanmışlık duyguları duyar. Bu acılı yaşam intihar arzusunu kendiliğinden getirebilir, bu yüzden melankoliklerin yakından gözlemlenmesi gerekir.

Bazı durumlarda başkalarını öldürme girişimleri de sözkonusu olabilir; bir melankolik anne acıdan kurtarmak gerekçesiyle çocuğunu öldürebilir. İntiharda ya da öldürmede son derece etkin görünen melankolik genelde istemli yönelimini tümüyle yitirmiş gibidir. Bu durumun aşırı karamsarlığın mantıksal sonucu olduğu söylenebilir; hasta yaşamdan tümüyle kopmuştur, ne
yapsa boşunadır.

Melankolik Depresyon Nedir?
Melankolik depresyon semptomları depresyonun genel belirtilerine benzer ancak genellikle daha şiddetli ve çok daha ağır bir şeklide seyreder. Genel olarak depresyonun dört belirti grubu vardır. Bu belirtiler duygusal belirtilerin yanı sıra bilişsel, fiziksel ve güdüsel belirtiler olarak kendini gösterir. Bir hastaya depresyon tanısı koymak için bunların hepsinin görülmesi gerekmez. Bununla birlikte kişinin geçirmekte olduğu depresyonun şiddeti bu belirtilerden kaç tanesini gösterdiği ile doğru orantılıdır. Depresyon belirtilerinin sayısı arttıkça, hastanın ne kadar ağır bir depresyona maruz kaldığından o derece emin olunur. Üzüntü ve keder melankolik depresyonda en çok göze çarpan belirtidir. Bununla birlikte melankolik kişilik sürekli olarak mutsuzdur, kendisine zarar verme düşüncesi olabilir, çok sık ağlar ve kendisini çoğu zaman aciz hisseder. Melankolik depresyon için aynı ölçüde yaygın olan diğer bir özellik de neşe, doygunluk, coşku ve hayattan zevk alma duygusunun yitirilmesidir. Melankolik kişilik doyum sağlamak için yapılan etkinlikleri boş ve anlamsız görür.

Melankoli genetik mi?
Risk faktörleri arasında, aile geçmişinde hastalığa rastlanılması, önemli ve büyük hayat değişiklikleri, birtakım ilaçlar, kronik sağlık sorunları ve madde bağımlılığı bulunmaktadır. Riskin yaklaşık %40’ının genetik ile alakalı olduğu belirtilmektedir.

Melankolik müzik ne demek?
Melankolik rap, bir rap müzik türüdür. Duygusal bir altyapı eşliğinde duygusal şeyler şarkı sözlerine konu edilir. Aşk, dertler, ölüm, yalnızlık gibi konuları ele alır.

Tıp ve Melankoli
Antik dönemde tıp vücut sıvılarıyla hastalıkları bağdaştırmıştır. Vücutta dört özsu bulunmaktadır: kan, sarı safra, balgam ve kara safra. Bu dört özsu dört mevsimi, insan yaşamının dört dönemini, dört elementi ve dört organı temsil eder. Vücutta bulunan dört sıvı arasında bir dengesizlik bulunduğu takdirde kişilerde hastalıklar meydana gelir. Melankoli dediğimiz ‘’hastalık’’ kara safranın fazla olduğu kişilerde ortaya çıkar. Ki melankoli kelimesinin kökeni Yunanca’dan gelen ‘’melaina chole’’ yani kara safradır (Seven, 2018). Kara safra nemi, sonbaharı, dalağı ve ömrün olgunluk dönemini temsil eder. Bu kişiler hüzünlü, umutsuz, mutsuz olurlar. Özsu teorisi her ne kadar çoktan keşfedilmiş olsa da ruh hastalıklarının bu şekilde sınıflandırılması ve melankoli sözcüğünün ilk kullanımı Hipokrat’ın metinlerinden Corpus Hippocraticum’a dayanır (Akın, 2014). Hipokrat melankolinin tedavisi için fazla gelen kara safranın bağırsaklar yoluyla vücuttan atılması gerektiğini belirtmiştir. Hipokrat’dan sonra gelen tıpçılar da bu teorinin üstüne eklemeler yaparak kara safra hastalığını pekiştirmişlerdir.

Felsefe ve Melankoli
Dönemin yazınsal eserlerine bakıldığında melankolik hüznü betimleyen ögeler bulunmaktadır. Entelektüel çerçevede tartışılan insanın yaratıcı nitelik kazanmasını sağlayan bir özelliği Aristoteles’e göre melankolik kimliğidir. Öyle ki şöyle tanımlamıştır: ‘’ Filozof olsun; devlet adamı, şair ya da sanatçı olsun niçin bütün üstün nitelikli adamlar belirgin bir şekilde kara safralıdır?’’(Seven, 2018). Kişi melankolik hastalığa sahipse bu durum tehlikelidir fakat melankolik mizaca sahipse o zaman bu bir hediyedir. Platon’a göre ise melankoli ruhsal kökenli ve sıradan delilikle eşdeğerdir (Seven, 2018). Tanrının öfkesinden dolayı kişiler deli yani melankolik olurlar.

Görüldüğü üzere melankoli antik dönemin baş tartışma meselelerindendir. Fakat Orta çağ ile birlikte bu bakışlar da değişecektir.

Melankolik Eserler
Yeni Çağ boyunca melankoliye dair fikirler değişime uğramıştır. Dinin etkisinin bir kısmı devam ederken, astroloji, tıp, felsefe gibi birçok farklı disiplinin izdüşümleri bu kavramı açıklamıştır. Melankoliye dair geçerliliğini ve kapsayıcılığını koruyan en önemli eser olan Robert Burton’un Anatomy of Melancholy adlı çalışması 17. Yüzyıla damga vurmuştur. Böylesine önem kazanan ve toplumsallaşan melankoli kavramı sanat eserlerinde de yerini almıştır. Shakespeare’in Hamlet’i ve Goethe’nin Genç Werther’in Acıları adlı eserler melankoli tarihinin en önemli karakterlerini ortaya koyarlar. Dürer’in Melencolia I adlı gravürü modern dünyada bile hala tartışılır. Bu eserle ‘’melankolik güzellik’’ kavramı ortaya çıkmıştır. Estetik ve melankolinin birleşmesi sonucunda zevk ve acı da birlikte anılabilir hale gelmiştir (Bowring, 2008).

 


Kaynak:

Akın, H. (2014). Antikçağ’dan Yeniçağ’a Delilik, Melankoli ve Cinlenme – Avrupa’da Aykırı Olma Halleri Üzerine Tarihsel Bir İnceleme. (Doktora Tezi). Hacettepe Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Ankara.

Bowring, J. (2008). A field guide to melancholy. Oldcastle Books.

Freud, S. (1917). Yas ve Melankoli. Telos Yayınevi.

Radden, J. (2000). The Nature of Melancholy. Oxford University Press.

Rumeysa Seven.(2018).Antikçağ Mitolojisinde Melankoli. Iğdır Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi.

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com