Ne buradasın, ne orada. Ne başlangıçtayız, ne sonda. Sanki bekliyorsun, ama neyi bilmiyorsun.
Limbous ya da liminal alan, bir geçiş hâlidir: neyin içinde, neyin dışında olduğu belirsiz. Dinî metinlerde cehennemle cennet arasında kalan, günahsız ama kurtulmamış ruhların yer aldığı ara-zaman. Psikolojide, bir eşikten geçmenin hemen öncesi ya da hemen sonrası. Ne artık eskisin, ne henüz yenisin. Limboluk, varoluşun askıya alındığı andır: bir bekleyiş, bir geçiş, bir boşluk.
Limbous deneyimi; travma sonrası donakalma, depresyonda zamanın yavaşlaması, kimlik geçişlerinde hissedilen bulanıklık gibi birçok psikolojik durumu tanımlar. Özellikle dissosiyatif durumlarda kişi gerçeklikle ilişkisini geçici olarak kaybeder; kendini hem içinde hem dışında hisseder. Bu da bir tür “şimdi” ile “hiçbir zaman” arasında salınan haldir.
Antropolog Victor Turner, limboluğu geçiş ritüellerinin (“rite of passage”) ortasında yaşanan arınma ve dönüşüm anı olarak tanımlar. Bu anda birey, önceki toplumsal kimliğini yitirmiş, yenisini ise henüz kazanmamıştır. Ne gençtir, ne yetişkin; ne öğrenci, ne bilge. Bu “neither-nor” hâli, kolektif anlamda da tehdit edici ve dönüştürücüdür.
Franz Kafka’nın romanları, karakterlerin hukukla, toplumla ya da Tanrı’yla ilişkilerinin askıya alındığı bir limboluk atmosferi yaratır. Andrei Tarkovski’nin Stalker filminde kahramanlar “Zone” adlı bir ara-alana girer: ne şehir ne doğa, ne yaşam ne ölüm. Samuel Beckett’in Godot’yu Beklerken oyunu ise limboluğun sahneye dönüşmüş halidir: sonsuz bekleyiş, belirsizlik ve eylemsizlik içinde sıkışma.
Travma sonrası gerçeklik hissinde çözülme
Uyku ile uyanıklık arasındaki keskin olmayan geçiş
Göç eden bireylerin “eski yer” ve “yeni yer” arasında kalma hali
Sosyal rollerin aniden kaybedildiği durumlar (emeklilik, boşanma, işsizlik)
Pandemi gibi küresel krizlerde zamanın “askıya alınmış” hissi
İkisi de olabilir. Bazıları için limboluk, tükenmenin, yön kaybının ve varoluşsal krizlerin adıdır. Ancak bazıları için bu alan, yeniden yapılanmanın, içsel dönüşümün ve özneleşmenin başlangıcıdır. Orada, ne geçmişin yükü ne geleceğin kaygısı tam olarak baskın değildir. Potansiyellerin belirsiz ve ham halidir limboluk.
Film: Inception (2010) – Kat kat rüya seviyeleri arasında asılı kalma durumu.
Dizi: The Leftovers (2014–2017) – Bir tür küresel yasın ve inançsızlığın limbosu.
Edebiyat: Dönüşüm – Gregor Samsa’nın insan ile böcek, özne ile nesne arasında kalışı.
Video Oyunu: Limbo – Gölge dünyasında bir çocuğun sessiz yolculuğu.
► KATARSİS
► HALÜSİNASYON
► TRAVMA
► RÜYA
► PSİKANALİZ