Görünmez bir hiyerarşinin merkezinde duran, bedeniyle değil konumuyla konuşan bir figür… İç oğlan, Osmanlı sarayında hem mahremiyetin hem iktidarın en kırılgan eşiğidir.
İç oğlan (İng. inner palace page / palace page; Alm. Palastpage / Hofpage; Fra. page du palais / page intérieur), Osmanlı İmparatorluğu’nda Enderun Mektebi bünyesinde yetiştirilen, padişahın ve sarayın iç dünyasına hizmet eden, çoğunlukla devşirme kökenli erkek çocuklara verilen addır. Görevleri yalnızca hizmetle sınırlı değildir; disiplin, eğitim, temsil ve itaat üzerinden kurulan karmaşık bir saray düzeninin parçasıdırlar.
İç oğlanlar, sarayın “iç” kısmında, yani kamusal alanın dışında kalan mahrem mekânlarda bulunur. Bu durum onları hem görünmez kılar hem de olağanüstü bir yakınlık konumuna yerleştirir.
İç oğlanlık kurumu özellikle 15. ve 16. yüzyıllarda belirginleşir. Enderun sistemi, devletin yönetici kadrolarını yetiştirmeyi hedefleyen seçkinci bir eğitim düzenidir. Bu düzen içinde iç oğlanlar, sıkı bir disiplin, mutlak itaat ve sessiz gözlemle yoğrulur.
Zamanla iç oğlanlık, Batılı seyyahların ve oryantalist anlatıların merceğinde çarpıtılır; kurumun pedagojik ve idari yönleri geri plana itilir, mahremiyet üzerinden spekülatif okumalar öne çıkar. 19. yüzyıldan itibaren Enderun’un işlevini yitirmesiyle birlikte iç oğlan figürü tarihsel bir kategoriye dönüşür; kavram, modern dilde daha çok ima, söylenti ve simgesel çağrışımlarla yaşamayı sürdürür.
► İç oğlanlar yalnızca hizmetkâr mıydı?
Hayır. Hizmet, sistemin görünen yüzüdür. Asıl amaç, mutlak sadakat içinde yetişmiş, devlet aklını içselleştirmiş kadrolar oluşturmaktır. Birçok iç oğlan ilerleyen yıllarda yüksek devlet görevlerine yükselmiştir.
► İç oğlanlık neden “iç” kelimesiyle tanımlanır?
Çünkü bu görev, sarayın dışa kapalı, kamusal olmayan alanlarında icra edilir. “İç”, hem mekânsal hem de simgesel bir sınırı ifade eder.
► Bu kurum neden cinsellik üzerinden okunur?
Modern bakış, tarihsel bağlamı göz ardı ederek mahremiyet ile cinselliği özdeşleştirme eğilimindedir. Oysa iç oğlanlık, öncelikle disiplin, denetim ve iktidar ilişkileri çerçevesinde anlaşılmalıdır.
► İç oğlanlar seçilirken hangi ölçütler gözetilirdi?
Fiziksel sağlık, zekâ, öğrenme kabiliyeti ve itaat potansiyeli. Seçim, bedensel arzuya değil, yönetilebilirliğe dayanır.
► İç oğlan figürü bugün neden hâlâ rahatsız edici bulunur?
Çünkü iktidar, mahremiyet ve beden arasındaki sınırları hatırlatır. Bu hatırlatma, modern bireyin konforunu bozar.
İç oğlan figürü, tarih kitaplarından çok romanlarda, dizilerde ve söylencelerde dolaşıma girer. Osmanlı sarayını konu alan yapımlarda genellikle ima yoluyla kullanılır; doğrudan anlatımdan kaçınılır. Bu suskunluk, figürün tarihsel ağırlığını artırır. Popüler anlatılar, iç oğlanı çoğu zaman ya masum bir figür ya da karanlık bir sır olarak konumlandırır; aradaki gerçeklik alanı nadiren görünür olur.
İç oğlan, Osmanlı saray düzeninin en çok yanlış anlaşılan figürlerinden biridir. Ne yalnızca bir hizmetkâr ne de modern imgelemin dayattığı spekülatif bir simgedir. O, iktidarın mahrem yüzünü taşıyan, sessizlikle eğitilmiş bir ara figürdür. Bu yüzden bugün hâlâ huzursuzluk yaratır; çünkü iktidarın her zaman yüksek sesle konuşmadığını hatırlatır.