George Washington (1732 – 99) Amerika’nın başkaldıran kolonilerinden oluşan orduyu Büyük Britanya’dan ayrılarak özgürlüğüne kavuşma yolunda komuta etti ve Birleşik Devletlerin ilk başkanı oldu.
1732’de Virginia’da dünyaya geldi. Babası bir tütün çiftçisi, büyükbabası ise Northamptonshirelı bir göçmen olan Washington’ın tek hayali zengin olmaktı, oysa saygı görmek için yaratılmıştı. Okumaktan daha öte hırsları vardı; yetenekli bir mesaha memuru ve hevesli bir arsa spekülatörü oldu. Başlangıçta kültürlü üvey abisi Lawrence’ı örnek alıyordu; Lawrence Virginialı seçkin bir ailenin kızıyla evliydi. Abisinin genç yaşta tüberkülozdan ölümü üzerine onun Mount Vernon’daki evine taşındı. Virginia milisindeki görevi ona daha fazla sosyal statü ve tahkimat, mali işler ve sınır diplomasisi gibi alanlarda paha biçilemez deneyimler kazandırdı. Yirmi yedi yaşında varlıklı bir dul olan Martha Custis’le (1731 – 1802) evlenmek üzere cephe hizmetinden ayrıldı. Sahip olduğu gayrimenkulları artırmakla meşgul olan Washington’ın malikanesinde köleleri de vardı. Öte yandan Virginia’daki eyalet yasama meclisinde çalışmalarını sürdürüyordu. Britanya hükümeti, arazi edinilmesine sınır güvenliği adı altında sınırlamalar getirmeye başladı. Bu gelişme Washington’ı da yakından ilgilendirdiği için onu karşı siyasetin içine çekti. İhtilal savaşının patlak vermesi onu isyancı ordusunun başına getirdi; bu göreve getirilmesi kısmen daha önceki askeri deneyimine saygıdan, bir yandan da Virginia’yı isyancıların davasına bağlı tutmak gerektiğinin farkına varılmasından kaynaklanıyordu.
Washington, general olarak zaferlerin mimarı olmaktan ziyade daha çok yenilgilerden inatla sağ kalmayı başaran bir lider olduğunu kanıtladı. Askeri bir deha değildi fakat mükemmel bir idareciydi. Bitmek tükenmek bilmeyen silah ve teçhizat yetersizliğine ve Kıta Kongresinden ve devlet yönetimlerinden gelecek destek konusundaki tekrarlayan belirsizliklere rağmen, huysuz vatanseverlerden oluşan yamama bir kuvveti bir arada tutmaya çalışıyordu. Boston’ı abluka altına alan Britanyalıları başarıyla geri püskürttükten sonra usta bir hamleyle White Plains’te (New York’ta bir banliyö) tekrar gruplaşmak üzere New York’tan ayrıldı. Trenton ve Princeton’da yerinde taktiklerle kazandığı başarılar hem moralleri yükseltmek açısından hem de çok ihtiyaç duyulan stokları tedarik etmek açısından hayati önem taşıyordu. Brandywine ve Germantown yenilgilerinin ardından Washington’un başarısı 1777 – 78 yıllarında Valley Forge’da ordusunun dondurucu soğuklarda sağ kalmasını sağlamaktı. Bu başarı nihai zafere ulaşmada hayati bir adımdı; fakat bundan sonra komuta gücü stratejik yönlendirmelerle sınırlı kaldı. Güneydeki mücadeleler öncelikliydi ve Fransız birliklerinin müdahalesi Britanya’nın bölünmüş komutasını alt etmede etkili oldu. 1781 Eylülünde, Washington, New York’taki karargahtan ayrılarak Fransız asıllı Amerikan birliklerinin bizzat başına geçti. Bu birlikler, Yorktown’da etrafı sarılan Britanyalıları başarıyla teslim olmaya zorladılar ve savaşın sona ermesinde etkili oldular.
Washington özlediği çiftliğinde istirahata çekilmeyi reddederek başta 1787’de oluşturulan Kurucu Meclisin, ardından da yeni devletin başkanlık koltuğuna oturdu. Bu sıfatla etkili bir devlet hizmeti sundu ve mali istikrar sağladı. İkinci dönem başkanlığına tekrar seçilen Washington, 1794’te ‘Viski İsyanı’ adıyla anılan Federal hükümetin vergilendirme politikalarını protesto etmek amacıyla çıkan ayaklanmaları bizzat bastırdı. Britanya ile Fransa arasında çıkan savaşta Jefferson ve taraftarlarının Fransa’yı destekleme yönündeki baskılarıyla mücadele ederek Birleşik Devletlerin tarafsızlığını temin etmeyi başardı. Hizipçiliğin baş göstermesi üzerine Washington üçüncü başkanlık süresini memnuniyetle reddetti; böylece Franklin D. Roosevelt’in dört başkanlık süresi için de seçilinceye kadar kabul gören bir uygulamayı getirmiş oldu.
Washington, bu kararını başkanlığa veda konuşmasında siyasi partilerin giderek büyümesini onaylamadığını dile getirerek de açıklamıştı. Aynı zamanda dışişlerindeki karışıklıklara karşı hükümeti uyarmıştı. 1798 – 99 yıllarında Fransa’yla savaş tehdidinin baş göstermesi üzerine itibari görevine döndü; fakat 14 Aralık 1799’da Mount Vernon’da hayata veda etti ve buraya gömüldü. Washington’un ölüm haberi İngiltere’ye ulaştığında eski düşmanları onu Manş donanmasından attıkları 20 pare topla selamlayarak onurlandırdılar.
KRONOLOJİ
1732 22 Şubatta Wakefield, Westmoreland County, Virginia’da doğdu
1755 – 59 Virginia Alayını komuta etti
1775 – 83 Kıta Ordusu Başkomutanlığı
1789 – 97 Birleşik Devletlerin ilk Başkanlığı
1799 14 Aralıkta Mount Vernon, Virginia’da öldü
Washington’un dondurucu soğukta Valley Forge’da verdiği mücadele nihai Amerikan zaferinin kazanılmasında hayati önem taşıyordu
‘İNGİLİZ’ CENTİLMENİ