BELLEK kayıpları genellikle organik edenlere bağlı olarak ortaya çıkar. Psikolojik etkenlerden dolayı meydana gelen hafıza kayıplarına dissosiyatif amnezi adı verilir. Bu bozuklukta bellek bütünüyle kaybolmaz; birey bazı olayları ve bilgileri hatırlarken bazılarını hatırlayamaz.
Bu tür bellek kayıpları genellikle travma sonrasında veya acı veren psikososyal olaylardan sonra görülür. Örneğin depremde aile bireylerini yitiren kişi, uzun bir süre depremle ilgili olayları hatırlamayabilir. Unutma, olayın tümünü ve olay öncesinde başlayan süreci kapsar. Ayrıca tecavüze uğrama, kaçırılma gibi olayları takiben ve trafik kazasında, savaşta, doğal afetlerde ölü insan görüldükten sonra bellek kayıpları ortaya çıkabilir.
Bazı hafıza kayıplarında ise, kişi meydana gelen travmatik olaydan kendini sorumlu tutar ve adeta suçluluk duygusundan kaçmak için olayı unutur. Örneğin, kullandığı arabayla kaza geçirerek eşini ve çocuklarını kaybeden kişi, bellek kaybına uğrayabilir. Kişi, hafızasını kaybettikten sonra, hiçbir şey olmamış gibi kayıtsız davranabilir ve şaşkın tavırlar sergileyebilir.
Hipnoz edilen kişi, hipnoz altında bütün olayları hatırlamaktadır. Bu tür bellek kayıpları genellikle geçicidir ve tedavi gerektirmeden belli bir zamandan sonra düzelebilmektedir. Aslında sinir sisteminde bellek zarar görmeden durur, sadece yaşanan travmatik olay geçici bir süreliğine ve hızla bilinçaltına itilmiştir.
