Sanskritçede çakra tekerlek, çark anlamına gelir. Hindu gelenekleri ve bazı inanç sistemleri, insanda bulunan enerjiyi tüm vücuda dağıtan enerji noktalarını çakra olarak adlandırır. Sanskritçede çakra tekerlek, çark anlamına gelir. Bedenimizde enerji akışını dengeleyen 7 ana çakra bulunur.
Çakra, (Sanskritçe kaynaklı bir kelime olup, Pali: chakka, Çince: 轮, Tibetçe: khorlo) tekerlek ya da dönüş anlamına gelir. Hindu geleneklerine ve bazı inanç sistemlerine göre insanda bulunan enerji merkezlerinin girdap şeklinde dönen enerji alanlarından oluştuğuna inanıldığı için onlara bu isim verilmiştir.
Çakra, Hint Felsefesi ve bazı ilgili Asya kültürlerinde, insan vücudunda bulunan metafiziksel ve/veya biyofiziksel enerjinin bağlantı noktası olarak düşünülmüştür. Yoganın üstadları; insanın, görünen fiziksel varlığı ötesinde, daha duyarlı ve daha etkin bir bünyeye sahip olduğunu ileri sürerler. İnanca göre bizler, bunu ancak bazı özel durumlarda, duygularımız aracılığıyla sezebiliriz.
Bedenimizde birçok farklı noktasında (en önemlileri avuçlar içinde, tabanlarda, diz kapaklarında, dirseklerde) çakra olduğuna inananlar varsa da hindu geleneklerinin temelinde ana çakra merkezleri vücudumuzda omurga boyunca sıralanmaktadır.
Hint felsefesine göre, insanın kafasının tepesinde pozitif bir akım varken omurga kemiğinin alt boğumunda, kuyruksokumunda, negatif bir akım bulunur. Bu iki kutup arasında dolaşan elektrik gücü Yaşamdır.
Her yoginin amacı, kuyruk sokumunda, Muladhara Çakra yakınında, yılan gibi kendi üzerine üç kez çöreklenen uyuyan Kundaliniyi, yani negatif enerjiyi uyandırıp, onu Sushumna Nadi (omurilik boyunca) Sahasrara Çakrada (başın tepesinde) bulunan pozitif akımla birleştirmektir.
Bu olay, sabır ve azimle uygulanan Pranayama (nefes egzersizleri), asanalar (yoga duruşları) ve meditasyon sayesinde gerçekleşebilir. Buna erişebilen yogilerin sayısı çok fazla değildir. Kundalini yukarıya yönelirken, omurga boyunca sıralanan enerji merkezleri (çakraları), teker teker delerek kafatasının tepesinde bulunan pozitif akımla birleşince yoginin bedeni elektrik akımına tutulmuş gibi sarsılır ve mutluluğun en üst hazzını duyar; böylece ermişliğe yükseldiği kabul edilir: yogilere göre, bunu erenler, karşısındakinin düşüncesini okuyabilir, geleceği görme yeteneği elde eder vb.
Ancak kötü koşullar altında uyandırılan Kundalini tehlikeli olabilir, en azından uygulayanın ruhsal dengesini bozabilir.
Tarihsel bilgilerde 7 ana enerji merkezi olduğu yazılıdır. Ancak günümüzde Pranik Şifa gibi daha modern sistemlerde 11 ana çakra ve pek çok minör ve mini çakra olduğu iddia edilmektedir. Yine de tarihsel yaklaşımların popülerliği devam etmektedir.
7 Çakra ve Özellikleri
Kök çakra: Birinci ve en yoğun enerjili çakradır. Kuyruk sokumunda bulunur ve rengi kırmızıdır. Sembolü dört yapraklı nilüfer çiçeğidir. Varoluşun temelini, güvenliği, hayata bağlığı, aidiyet duygusunu temsil eder. Açık olduğunda kendinizi dünyada güvende hissedersiniz. Bu çakra tıkalı olduğunda hissedilen duygu korkudur. Maddi sıkıntılar yaşanması, sindirim sistemi rahatsızlıkları da buradaki dengesizliğe işaret eder.
Sakral çakra: Turuncu renkteki bu çakra göbek deliğinin iki parmak altında yer alır ve altı yapraklı nilüfer çiçeği ile sembolize edilir. Cinselliği, haz duygusunu, yaratıcılığı ve hayal gücünü temsil eder. Tıkalı olduğunda hissedilen duygu suçluluk duygusu ve kurban psikolojisidir. Sakral çakranız doğru çalışıyorsa yaratıcı yönünüzü rahatça ifade edersiniz. İlişkilerinizde zorlanıyorsanız ve cinsel isteksizliğiniz varsa bu çakranızda blokaj olabilir. İdrar yolları, böbrek ve üreme organları sorunları da tıkanıklığa işaret eder.
Solar Pleksus çakra: Göbek deliğinin üç parmak üzerindedir. Rengi sarı, sembolü sekiz yapraklı nilüfer çiçeğidir. Güneşten esinlenilen sarı renk cesaret, güç, dayanıklılık, özsaygı, empati ve iradeyi temsil eder. Bloke olması durumunda utanç duygusu, özgüven eksikliği, depresif ruh hali ve aşırı yorgunluk hissedilir. Diyabet, ülser gibi karaciğer, mide, pankreas sorunları görülebilir.
Kalp çakrası: Rengi yeşildir ve göğüs kafesinin tam ortasında yer alır. 10-12 yapraklı nilüfer çiçeği ile sembolize edilir. Huzurun, aşkın ve sevginin temsilcisidir. Doğru çalıştığında kendinizi dingin, huzurlu, barışçıl ve sevgi dolu hissedersiniz. Keder, öfke, küskünlük, kıskançlık, hınç gibi duyguları sık sık yaşıyorsanız kalp çakranızda blokaj olabilir. Solunum yollarını ve akciğeri temsil eder.
Boğaz çakrası: On altı yapraklı nilüfer çiçeği ile temsil edilen bu çakra boğaz bölgesinde bulunur. Sağlıklı iletişimi ve dürüstlüğü ifade eder. Bu çakranız açıksa kendinizi iyi ifade eder, sağlıklı iletişim kurarsınız. Açık sözlü olmaktan korkmazsınız. Temsil ettiği zıt kavram yalandır. Kendinizi açıkça ifade etmekte zorlanıyorsanız boğaz çakranızdaki blokajın giderilmesi gerekiyor olabilir. Ses telleri, guatr, tiroid, boyun ağrısı bu çakra ile temsil edilir.
Alın çakrası: 3. göz çakrası da denilen bu çakranın rengi morumsu mavi, çiçeği yüz yapraklı nilüferdir. İçsel bilgeliği, sezgileri, durugörüyü, telepatiyi, algılama gücünü ve odaklanma becerisini temsil eder. Alın çakrası sağlıklı çalışan kişiler maddi ve manevi dünya arasında denge kurabilirler. Hayattaki pek çok olayın iç yüzünü göremeyip yanıldığınızı, sıklıkla hatalı kararlar aldığınızı düşünüyorsanız alın çakranızda blokaj olabilir. Bu çakra tıkalı olduğunda baş ağrısı, sinüzit, görme ve işitme kaybı gibi sorunlar görülebilir.
Taç Çakra: Kafanın tepe noktasında bulunur, mor renkle ve bin yapraklı nilüfer çiçeği ile temsil edilir. Öz benliği, ilahi gücü, gerçek yaşam amacını, anda kalabilmeyi ve bilinçli farkındalığı ifade eder. Bloke olması durumunda fiziksel dünyaya, maddi konulara aşırı bağlılık görülür. Öğrenmede güçlük çekmek, kendine yabancılık gibi problemler yaşıyorsanız taç çakranızın enerjisi doğru çalışmıyor olabilir.