İlk büyükşehir belediye başkan adaylığı öncesinde neredeyse kimsenin tanımadığı Ekrem İmamoğlu, üçüncü kez AKP’yi yenerek cumhurbaşkanı adaylığı yoluna çıktı. İmamoğlu, 2028'deki seçimde en büyük cumhurbaşkanı adayı olarak adını hafızalara kazıttı. İşte dünden bugüne Ekrem İmamoğlu…
Türkiye onun adını 27 Aralık 2018’de duydu. İstanbul’un Beylikdüzü ilçesinde sevilen ve yaptığı çalışmalarla beğeni toplamasıyla bilinen Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak açıklanmıştı. Ancak Beylikdüzü dışında neredeyse kimse İmamoğlu’nu tanımıyordu. Yapılan anketlerde de tanınırlığı sadece yüzde 14-16 arasında çıkıyordu. Dönemin CHP İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na göre toplumda bir karşılığı yoktu ama karşıtlığı da yoktu. İşte İmamoğlu’nu bugün 2028’in potansiyel cumhurbaşkanı adayı olmasına götüren en önemli kriter de bu olacaktı. Toplumda karşıtlığı olmaması…
Evli ve üç çocuk babası Ekrem İmamoğlu, 1970 Trabzon doğumlu. Muhafazakar-sağ kökenli bir aileden gelen İmamoğlu, İstanbul Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun oldu. Muhafazakar bir aileden gelmesine karşın, kendi anlatımıyla üniversite yıllarında sosyal demokrat değerleri benimsedi.
2008’de aktif siyaset yapma kararı aldığında adres olarak CHP’yi seçti. 2009 seçimlerinde de bu partiden Beylikdüzü Belediye Başkan aday adayı oldu. Ancak aday gösterilmedi.
Beylikdüzü sağ kitlenin yoğunlukta olduğu bir ilçeydi. Halk ve esnafla iç içe olan İmamoğlu, 10 Kasımlarda Atatürk için mevlit okutmasıyla ve her hafta cuma namazlarına katılmasıyla dikkat çekiyordu. İmamoğlu giderek genel merkezin de radarına girmeye başlıyordu.
Partisinin ilçe başkanı seçilen İmamoğlu’nun hedefi belediye başkanı olmaktı. 2014 yerel seçimlerinde dönemin CHP il başkanı Oğuz Kaan Salıcı devreye girdi ve Kaftancıoğlu’nun da desteğiyle Beylikdüzü Belediye Başkan adayı oldu.
Rakibi AKP’li Beylikdüzü Belediye Başkan adayı Yusuf Uzun’un danışmanı seçim sürecinde adeta sonuca işaret eden şu sözleri kullandı: “Sormayın, CHP’nin bir adayı var hiç CHP’li gibi değil. Adam her gün esnafı ziyaret ediyor, Cuma namazına gidiyor, herkes bayılıyor.”
Keza “herkesin bayıldığı” o isim, 2014 seçimlerinde oyların yüzde 51’ini alarak Beylikdüzü Belediye Başkanı oldu. Parti olarak ilçede yüzde 7 geride olan CHP, adayıyla yüzde 12 farkla kazanmış oldu.
İmamoğlu’nu büyükşehir belediye başkanı olmaya götüren süreç de başlamıştı böylece…
Aslında Ekrem İmamoğlu’nun adaylığına ilişkin ilk işaret AKP’nin eski Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın zorla istifa ettirilmesinin ardından ortaya çıkmıştı. İstanbul Belediye Meclisi’nde yapılacak seçimlerde CHP’nin adayı olarak Ekrem İmamoğlu gösterilmişti. Kılıçdaroğlu, Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun çalışmalarını yakından takip ediyordu. 31 Mart yerel seçimlere giden süreçte de parti içindeki tartışmalara kulağını kapayan Kılıçdaroğlu, İstanbul için doğru bir profil aramaya koyuldu. Aradığı profil şuydu: Geçmişte belediyecilik yapmış, projeleriyle kendini halka kabul ettirmiş, her kesimi kucaklayabilen bir isim. Defalarca Beylikdüzü’nü gezdi Kılıçdaroğlu, İmamoğlu’nun çalışmalarını yakından takip etti.
Bir yandan da partinin sahaya yönelik araştırmaları vardı. İstanbul halkının nasıl bir aday aradığı araştırılıyordu. CHP’li Gökhan Zeybek’e göre bu araştırmalarda orta yaşlı, belediyeciliği çok iyi bilen, insan ilişkilerinde başarılı, toplumla iletişim kurabilen, güler yüzlü bir aday profili çıktı. Hatta sonuçlar erkek aday profiline işaret ediyordu. CHP, Kürtlerden ve Karadenizlilerden de oy almak istiyordu. HDP’nin Batı illerinde aday çıkarmayarak yaptığı stratejik siyasetin karşılığı olarak Kürtlerden oy alabilmelilerdi. Bunun için de Kürtlerin sevebileceği bir isim olmalıydı. Bu nedenle Ekrem İmamoğlu’na Beylikdüzü’nde oy veren seçmen profili incelendi. CHP’li Özgür Karabat, Ekrem İmamoğlu’na hem MHP’lilerin hem HDP’lilerin hem de AKP’lilerin oy verdiğini gördüklerini söylüyordu. Sonra bu İstanbul’a yansıyabilir mi diye araştırma yapıldı ve karar olgunlaştı. Trabzon’lu, 1970 doğumlu, belediyecilik çalışmalarında başarılı, toplumun her kesimi tarafından oy alabilen hem de parti örgütünden biri olan Ekrem İmamoğlu’nun adı böyle belirlendi. Parti Meclisi tarafından da onay gördü ve 27 Aralık’ta adaylığı açıklandı.
İmamoğlu’nun ismi başta pek bilinmiyordu. Ama dönemin CHP Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel’e göre çağ teknoloji çağıydı: “Yeni bir dünyada yaşıyoruz artık. Yüzde 10 tanınan biri Google’da 10 dakika içerisinde dünyanın en tanınan isimlerinden biri olabiliyor.”
Keza İmamoğlu da sosyal medyayı çok aktif kullandı. Seçim kampanyanın bir parçası da Ekrem İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı Beştepe’de ziyaret etmesi oldu. Bu görüşme İmamoğlu’nun tüm kesimleri kucaklamak istediğini gösteren çok etkili bir mesajdı.
CHP Genel Merkez ve İstanbul İl Başkanlığı’yla ortak yönetilen bir seçim çalışması yapıldı İmamoğlu için. CHP’nin kalesi olan ilçelere değil, AKP’nin kalesi olan ilçelere gidildi. İmamoğlu halkla buluşmasında “bütün İstanbulluların başkanı olacağını” vurguladı her defasında. Kendisine oy vermeyeceğini söyleyen teyzelerin elini öptü. İstanbul’un Ankara’dan yönetilemeyeceğini, bunun bir “beka” değil, sadece belediye seçimi olduğunu anlattı.
Sosyal medyayı da çok aktif kullanan İmamoğlu, bir yandan Alparslan Türkeş’i, diğer yandan da Deniz Gezmiş’i ölüm yıldönümlerinde anmasıyla dikkat çekiyordu.
31 Mart gecesi ise İmamoğlu için hem yeni bir sayfa açılıyordu hem de yeni bir mücadele başlıyordu. İmamoğlu oyların yüzde 48.79’unu, AKP’nin adayı Binali Yıldırım da yüzde 48.63’ünü alarak 13 bin 729 oy farkıyla seçimi kazanmıştı.
Ekrem İmamoğlu, 1994 yılında Refah Partisi’nin aldığı akabinde AKP’nin yıllarca yönettiği belediyeyi kazanarak adeta tarihe geçti.
Şimdi de mazbatasını almak için çabalayacaktı. İstanbul’da 17 günlük meşakkatli bir sürecin sonunda mazbatasını alan İmamoğlu, belediye başkanlığı koltuğuna oturdu. Ancak sevinci kısa sürdü.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK), AKP’nin sandık kurullarının oluşumuna yönelik itirazı üzerine 6 Mayıs 2019’da aldığı kararla İstanbul seçimlerinin yenilenmesine hükmederek İmamoğlu’nun mazbatasını iptal etti. İmamoğlu’nun yerine ise belediye başkanlığına vekaleten dönemin İstanbul Valisi Ali Yerlikaya getirildi. İstanbul seçimleri 23 Haziran 2019’da tekrarlanacaktı.
İmamoğlu bu karar sonrası Beylikdüzü’nde sahneye çıktı. Halkın karşısına geçti, önce kravatını ardından ceketini çıkardı. Beyaz gömleğinin kollarını sıvadı ve “Yolumuzun uzun, heyecanımız yüksek, gençliğimiz var” dedi. İmamoğlu’nun bu çıkışı o sürecin en çok hatırlanan anlarından biri olacaktı.
Mazbatası geri alınan Ekrem İmamoğlu, yaptığı açıklamayı “Her şey çok güzel olacak” diyerek bitirmişti. YSK’nın seçimlerin yenilenmesi kararının ardından da, sosyal medyada çok sayıda “#herşeyçokgüzelolacak” paylaşımı yapıldı.
Bu slogan Ekrem İmamoğlu’nun İstanbul’daki seçim çalışmasında bir çocuk tarafından bulunmuştu. Seçim otobüsüne yaklaşan ve İmamoğlu’na “Ekrem abi, her şey güzel olacak” diyen çocuğa İmamoğlu’nun cevabı ise “Aynen, aferin sana delikanlı. Her şey çok güzel olacak. Çocuğa bak ‘Her şey çok güzel olacak’ diyor. Bu inanç yeter bize” olmuştu.
“Her şey çok güze olacak” artık İmamoğlu’nun seçim sloganıydı. İmamoğlu’nun seçim kampanyası halktan toplanan bağışlarla sürdü.
İmamoğlu bu süreçte devlet tarafından izleniyordu. İngiliz Büyükelçisi ile yemek yediği restorana giriş-çıkış görüntüleri servis edilmişti.
Ve seçim günü geldi çattı. Ekrem İmamoğlu oyların yüzde 54,21’ini aldı, Binali Yıldırım ise yüzde 44,99’da kaldı. Oy sayısına bakıldığında ise İmamoğlu 4 milyon 741 bin 868 oy aldı. Yıldırım ise 3 milyon 935 bin 453 oyda kaldı. Aradaki fark 806 bin 415’ti… İmamoğlu ikinci kez AKP’yi yenmiş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olmuştu. İmamoğlu için geleceğin cumhurbaşkanı söylemleri başlamıştı bile…
Ancak belediye başkanlığına koltuğuna oturan İmamoğlu’nun mücadelesi asıl şimdi başlıyordu. Belediyeye “terör” soruşturması açılmıştı. İmamoğlu’na, İBB ve şirketlerinde “terör örgütleriyle irtibatlı/iltisaklı bin 668 kişinin çalıştırıldığı” suçlaması yapıldı. İmamoğlu, açılan soruşturma hakkında belediyeye bilgi verilmediğini, işe alınanların bir kısmının da AKP’li Mevlüt Uysal ve Vali Ali Yerlikaya döneminde alındığını söyledi.
İmamoğlu’nun Mayıs 2022’de bayram nedeniyle çıktığı Karadeniz turu, onun cumhurbaşkanı adayı olacağı iddialarını pekiştiriyordu. Karadeniz’de büyük bir coşkuyla karşılanan İmamoğlu’nun otobüsünde yer alan gazeteciler ise çok tartışılacaktı. İktidara yakınlığıyla bilinen Nagehan Alçı bu gezide İmamoğlu’nun davetlisi olarak vardı. Yine gazeteci Ertuğrul Özkök de İmamoğlu’nun yanındaydı. İmamoğlu’nun seçim otobüsündeki gazeteciler kamuoyunda büyük bir tartışmaya neden oldu. İmamoğlu kendisine yönelik gelen eleştirilere “Vız gelir tırıs gider. Hiç umurumda değil” demiş, parmak sallayarak “Bu tarz girişimleri yapanları akıllı olmaya davet ediyorum” karşılığını vermişti.
İmamoğlu’nun parmak sallayarak “akıllı olun” demesi hanesine eksi puan olarak yazılacaktı. Tartışmalar büyüyünce geri adım atan İmamoğlu, kamuoyundan özür dileyecekti.
İmamoğlu’na siyasi yasak da geliyordu. 4 Kasım 2019’da yaptığı basın açıklamasında dönemin YSK üyelerine yönelik “ahmak” sözcüğünü kullandığı iddiası nedeniyle “zincirleme şekilde kurul halinde çalışan kamu görevlilerine karşı görevlerinden dolayı alenen hakaret” ettiği iddiası ile yargılanmaya başladı.
“Sözlerin muhatabı Süleyman Soylu” dese de, 14 Aralık 2022’de mahkeme, İmamoğlu hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve TCK 53. madde gereğince siyasi yasak kararı verdi. Ekrem İmamoğlu’na bu kararın verildiği gün dönemin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun duruşma yerine Almanya’da olması tartışma yaratmıştı. İmamoğlu’nun yanına ilk olarak “evladım” diye hitap ettiği Millet İttifakı üyesi İYİ Parti lideri Meral Akşener koştu. İmamoğlu’nun siyasi geleceğini belirleyecek karar için dosya halen İstinaf’ta. İstinaf’ın vereceği karar sonrası son sözü Yargıtay söyleyecek. Görüşler ise siyasi yasak dosyasının İmamoğlu’na karşı bir sopa olarak kullanılacağı yönünde.
Türkiye’nin konuştuğu Ekrem İmamoğlu’nun adı 14 Mayıs 2023 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de çok tartışıldı. Başta Meral Akşener olmak üzere bazı araştırmacılar ve akademisyenlerin “kazanacak aday” olarak gösterdiği İmamoğlu, anketlerde de birinci sırada çıkıyordu. Ancak Kemal Kılıçdaroğlu, bu tartışmalara gözünü kapadı ve altılı masanın cumhurbaşkanı adayı olarak kendisini ilan etti. Meral Akşener’in masadan kalkarak tarihe “altılı masa krizi” olarak geçen olay sonrası yeni bir formül bulundu.
Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş “cumhurbaşkanı yardımcısı adayları” olarak sunuldu. Akşener masaya dönmüş, kriz şimdilik sönmüştü. Ancak 14 Mayıs 2023 gecesi tüm anketlerin gösterdiğinin aksine Recep Tayyip Erdoğan yüzde 49,52 ile çoğunluğu almıştı. Ancak cumhurbaşkanı seçilmesi için gerekli yüzde 50+1’e ulaşamamıştı. Kılıçdaroğlu da yüzde 44,88 almıştı. Yarış ikinci tura kalsa da 26 Haziran’da yapılan seçimin galibi yüzde 52,59 ile Erdoğan oldu.
Böylece Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP koltuğundan kaldıran süreç de başlamış oldu. CHP’de başlayan değişim tartışmaların önderliğini Ekrem İmamoğlu ile Özgür Özel yapıyordu. Kurultay çağrıları sonrası Özgür Özel, CHP genel başkan adayı olmuştu. Kulislere göre ikisi bir anlaşma yapmıştı. Özgür Özel, CHP lideri olacaktı, İmamoğlu önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı, akabinde de 2028 yılında yapılacak seçimde cumhurbaşkanı adayı.
Planın ilk kısmı gerçekleşti. Özgür Özel, CHP’nin başına geçti ve İmamoğlu’yla birlikte poz verdi. Ekrem İmamoğlu da yeniden İstanbul adayı olmuştu.
Erdoğan yeniden kazanmak istediği İstanbul için İmamoğlu’na rakip olarak eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’u gösterdi. Bu süreçte üst üste yaptığı gaflarla dikkat çeken Murat Kurum beklenilen ilgiyi yaratamayınca, Erdoğan tüm bakanlarını İstanbul’a gönderdi. Ekrem İmamoğlu devletin tüm gücüne karşı ise bu kez seçimde öncekinin aksine tek başına mücadele verdi.
İktidar gücüne karşı tek başına olan Ekrem İmamoğlu, yeniden Erdoğan’a karşı seçimi kazandı ve cumhurbaşkanı adaylığı için yoluna bir zafer daha ekledi. Türkiye, Ekrem İmamoğlu’nu daha çok konuşacak…