Dünya Anadil Günü’nde, TBMM'de Kürtçe ve Lazcanın ardından Özbek Türkçesi de sansüre uğradı. DEM Partili Burcugül Çubuk'un, Özbek Türkçesiyle yaptığı konuşma sırasında mikrofonu kapatıldı.
Her yıl kutlanan 21 Şubat Dünya Anadil Günü’nde, TBMM Genel Kurulunda Kürtçe ve Lazcanın ardından Özbek Türkçesi de sansüre uğradı. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk’un, Genel Kurul’da Özbek Türkçesiyle yaptığı konuşma sırasında mikrofonu kapatıldı.
Dünya Anadil Günü’nde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Türkan Elçi’nin Kürtçe ifadesinin ardından, CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı’nın yaptığı Lazca konuşma engellenmişti. DEM Partili Beritan Güneş de Genel Kurul’u Kürtçe selamlayınca mikrofonun sesi kısıldı. Meclis Başkan Vekili MHP’li Celal Adan, “Anayasamızın 3’üncü maddesine göre Türk devleti ülkesi ve milleti ile bölünmez bir bütündür…” diyerek konuşmayı kesti.
DEM Parti İzmir Milletvekili Burcugül Çubuk, MHP’li başkan vekilinin Dünya Anadil Günü’nde anadilinde konuşan vekillerin mikrofonunun kapatıldığını, bir darbeci gibi “Türkçe Konuş Çok Konuş” dediğini öne sürerek konuşmasının bir bölümünü Özbek Türkçesi ile yaptı. “Merak ettik, Türkçe konuşunca anlıyor mu gerçekten?” diyen Çubuk, “Türk lehçelerinden Özbekçe’yi de anlamadılar, mikrofonu kapattılar” diyerek tepkisini dile getirdi.
Çubuk, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Anlamadınız, Türkçeyi de anlamıyorsunuz. Sonra da ‘anadilimiz Türkçe, Türkçe konuş çok konuş’ diyorsunuz. Öyle bir eğitim sistemi ki, Türkçenin lehçelerinin bile birbirini anlamadığı bir hayat örgütlediniz, bununla gurur duyuyorsunuz. Bu vesileyle Türkiye’de göçmen olarak bulunan ve ağır işlerde çalıştırılan Özbekleri saygıyla selamlamak istiyorum. Dillerini burada konuştuklarında onları kimse anlamıyor. Onlara da el muamelesi yapılıyor. Ağır hakaretlere ve ayrımcılıklara maruz kalıyorlar. Yani Türkiye’de Türkçeye de rahat yok.” dedi.
Türkçe bilmeyen vatandaşların sağlık hizmeti alırken yaşadığı sorunlara değinen Çubuk, “Kadınlar doktora kendileri tek başlarına gittiklerinde anlatamıyorlar. Yanında oğlu, torunu, eşi, kardeşi bir erkekle gittiğinde hiç anlatamıyorlar. Bir tane Kürtçe bilen ve cesaret edip de Kürtçe hastasıyla konuşacak hekim bulacaklar. Hemşire bulacaklar. Bir sağlık çalışan emekçisi bulacaklar da dertlerini anlatacaklar.” diyerek, “Kürkçe yaşam hakkıdır, Arapça yaşam hakkıdır. Süryanice Lazca insanın ana dili neyse yaşamıdır. Buna düşmansınız, halk düşmanısınız.”
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
DEM Partili vekil, İstanbul’da yasaklanan Kürtçe oyunun İzmir’de sahnelendiğini belirterek, “Yarın Ankara’da sahnelenecek, biz de orada olacağız. Haydi gelin buyurun Kürtçenin önünde hiçbir engel yok diye bugün bas bas bağırdınız, yarın da Ankara’dakini engellemeye çalışın, biz oradayız hodri meydan.” ifadelerini kullandı.