Saray danışmanı Uçum’dan CHP’ye üslup eleştirisi: Kabadayı repertuarı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başdanışmanı Mehmet Uçum, CHP’li belediyelere yönelik yürütülen “yolsuzluk” soruşturmalarının ardından ana muhalefet partisinin sergilediği tutumu eleştirdi. Uçum, muhalefetin sert dilini ise demokrasi karşıtlığı olarak niteledi.

  • ü
  • 08 Haziran 2025
  • ü
  • Politika

Saray danışmanları içinde son dönemde ön plana çıkan isim Mehmet Uçum.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başdanışmanlarından Mehmet Uçum, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda CHP’yi hedef alarak, “İstanbul’da bazı belediyelere yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmalarından sonra CHP yöneticilerinin dili ve pratiği demokratik muhalefetle tümden ilgisiz bir yere savruldu” ifadelerini kullandı.

Sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda Uçum, CHP Genel Başkanı Özgür Özel hakkında soruşturma başlatılmasına sebep olan İstanbul Başsavcısı Akın Gürlek’e yönelik sözlerini “ölçüsüz, düzeysiz ve tehdit içeren sözler” şeklinde niteledi. “CHP yönetiminin demokratik muhalefet pozisyonunu terk ettiğini” iddia eden Uçum, CHP’nin bu tutumla demokratik eleştiri dilinden vazgeçmiş olduğunu ileri sürdü.

‘BU DİL SUÇ ÜRETİR, DEMOKRATİK SİYASETİN DİLİ DEĞİLDİR’

Özel’i kabadayı repertuarı kullanmakla suçlalayan Uçum, “Bugün kasten tercih edildiği izlenimi veren ve siyasal iletişimde “kabadayı repertuarı” denebilecek bir üslup CHP yönetiminin diline hakim olmuş durumda. Aslında bu tarz ve üslup statü kaybetme korkusu ve yüzleşmekten kaçınma olarak kabul ediliyor.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

 

Oysa konu demokratik muhalefetse tehdit, hakaret, hukuka aykırılığa tahrik ve teşvik dilinin belirlediği bir muhalefet asla demokratik kabul edilemez. Böyle bir dil suç üretir ve kesinlikle demokratik siyasetin dili değildir.” dedi.

Yıkıcı muhalefet dilinin toplumda karşılık bulmadığını siyasi tecrübelerin gösterdiğini iddia eden Uçum, şöyle devam etti: “Suç işlemeyi esas alan bir muhalefet tarzıyla demokratik siyaset yapılamaz, demokratik seçimlerde ciddi bir iktidar seçeneği olunamaz.

Yine pozitif hukukta değişim istemek başka bir şeydir, pozitif hukuku tanımamak bambaşka bir şeydir. Bu ikisi aynı çuvala sığmaz. Pozitif hukuku tanımayanların toplum nezdinde hem karşı çıktıkları hukuktan kaynaklanan hakları talep etmeleri meşru görülmez hem de değişim talepleri dikkate alınmaz. CHP yönetimi bu yalın gerçekliğin dahi farkında olmadığı yahut bunu önemsemediği izlenimi veriyor.”

MUHALEFETE DİL DERSİ

Uçum, demokratik muhalefetin yapıcı eleştirilerinin demokratik bir hak olduğunu belirterek,  paylaşımına şöyle devam etti: Örneğin halka hizmet programının denetimine dönük eleştiri pozitif ve yapıcı bir eleştiridir.

Veya bir yasama işleminin ya da bir yürütme kararının isabetli olmadığına ilişkin itiraz, doğru öneri de içeriyorsa katkı yapan eleştiri olur.

Yahut uygulamaların yenilenmesine ilişkin eleştiriler yenilikle ilgili somut yaklaşım taşıyorsa ilerletici bir eleştiri olur.

Yine diyelim ki dış politikaya ilişkin bir iktidar kararı hem destekleniyor hem de güçlendirilmesi için bir perspektif sunuyorsa dayanışma eleştirisi söz konusu olur.

Sadece karşıtlık üzerine kurulu eleştiri yani salt negatif eleştiri dahi hukuk sınırları dışına çıkmadıkça demokratik muhalefetin gereği kabul edilir.

‘BÖYLE MUHALEFET DEMOKRASİ KARŞITLIĞIDIR’

Doğrusu buyken saldırganlık diliyle, suç sayılan söylemlerle, kışkırtıcılık yaparak, hedef göstererek yapılan muhalefetin hiçbir demokratik değeri olmaz. Böyle bir muhalefet tarzı demokrasi karşıtlığıdır. Bu muhalefet tarzıyla demokratik sistem içinde meşru bir konumda olmak mümkün değildir.

CHP’nin mevcut temsil alanlarının, eğer demokrasiye inanıyorlarsa bir an önce demokrasi ve hukuk sınırları içinde muhalefet diline ve pratiğine dönmesi gerekir.

Gün kişisel ajandalar üzerinden siyaset yapma günü değildir. Gün yolsuzluk iddialarını yok sayma günü değildir. Gün hukuku ve devleti karşıya alma günü değildir.

Gün Terörsüz Türkiye’nin hayata geçmesine koşulsuz destek vermek ve Türkiye’ye tarihinde ilk kez tamamen halkın iradesiyle, halkın meşru temsilcileriyle ve halkın onayıyla yeni bir anayasa kazandırma günüdür. Aslolan CHP’nin Terörsüz Türkiye ve Yeni Anayasa konusunda kendisinden beklenen tarihsel sorumluluğu yerine getirmesidir.”

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com