Stanford Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Yaycıoğlu, Erdoğan–Trump görüşmesini değerlendirdi. Yaycıoğlu, Trump’ın seçimler ve yargı konusunda Erdoğan’a sert çıkışlarda bulunduğunu, enerji ve savunma başlıklarında ise Türkiye’nin büyük maliyetlerle karşı karşıya kaldığını söyledi.
Stanford Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Yaycıoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasındaki görüşmeye ilişkin dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Yaycıoğlu, görüşmenin Türkiye açısından “sindirilmesi zor” bir süreç yarattığını belirtti.
Yaycıoğlu’nun paylaşımlarından öne çıkan başlıklar şöyle:
Görüşmenin, “Liderler Trump’ın kapısında sıraya giriyor” ve “Trump, otoriter Erdoğan’a meşruiyet sağlıyor” yorumlarının gölgesinde başladığını ifade etti.
Trump’ın görüşmede, sarkastik bir şekilde “Seçimlerin nasıl çalındığını en iyi Erdoğan bilir” dediğini, ayrıca Türkiye’de yargı bağımsızlığının olmadığını Rahip Brunson örneğiyle hatırlattığını aktardı.
Gazze ve Suriye konularına girilemediğini, görüşmede bunun yerine enerji anlaşmalarının gündeme geldiğini kaydetti.
ABD’nin Türkiye’den Rusya ile yapılan enerji anlaşmalarını sonlandırmasını istediğini, Trump’ın bu talebi “Ben bunu istiyorum, o da gereğini yapacaktır” sözleriyle pekiştirdiğini belirtti.
Olası bir nükleer enerji anlaşmasının Türkiye’yi daha fazla ABD/Trump eksenine çekeceğini, bunun iktidarın meşruiyet krizine çare olmayacağını ancak büyük maliyetler getireceğini vurguladı.
S-400 ve F-35 konusunu “Türkiye tarihinin en büyük dış politika skandalı” olarak niteledi. Türkiye’nin F-35 projesine geri dönmesi için ödemesi gereken bedelin her temasla arttığını söyledi.
Erdoğan’ın Trump’tan aldığı desteğin koşullu olduğunu ve bu desteğin hem Türkiye hem de Erdoğan için büyük maliyetler yaratacağını dile getirdi.
Bahçeli’nin “Çin-Rusya-Türkiye ittifakı” çağrısının gerçekçi olmasa da dikkat çekici olduğunu kaydetti.
Prof. Yaycıoğlu, değerlendirmesini “Türkiye büyük savrulmalar yaşıyor. Erdoğan iktidarını sürdürme uğruna tarihî boyutta maliyetler üstleniyor ve ülke küçük düşürücü aşağılamalara muhatap oluyor. Riskler ve belirsizlikler artıyor” sözleriyle noktaladı.
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
