Ekrem İmamoğlu, yoksullaşan orta sınıflara dikkat çekti: Toplumun en üst gelir grubunda yer alan yüzde 20’lik kesim dışında her aile, her hane yoksullaşmadan ne yazık ki nasibini en derin şekilde alıyor ve yaşıyor. Yeni yoksullaşan orta sınıfların büyük çoğunluğu, bizim yönettiğimiz büyükşehirlerde, metropollerde yaşıyor.
CHP’nin 14 büyükşehir belediye başkanı, yerel yönetimlerden sorumlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek ile Florya’daki İPA yerleşkesinde bir araya geldi. Basına kapalı gerçekleştirilecek buluşma öncesinde açıklama yapan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu yeni dönemin ilk toplantısı için buluştuklarını belirtti.
“Türkiye’de artık CHP’li belediyeler gerçeği vardır” diyen İmamoğlu, “2014 seçimlerinden 6 büyükşehir belediye başkanı olarak çıkmıştık. 2019’da 11 büyükşehir belediyesi kazanarak çıktık. Şimdi 2024, 31 Mart seçimleriyle 14 büyükşehir belediye başkanı olarak milletimizin hizmetindeyiz” dedi. İmamoğlu, yoksullaşan orta sınıflara ise söyle dikkat çekti:
“Şimdi de tarihimizin en ağır ekonomik krizlerinden birisiyle, milletçe yüzleşiyoruz. Nüfusun neredeyse yarısının gelirinin, açlık sınırına gerilediği bir dönemdeyiz. Ekonomik krizin müsebbibi olan merkezi idare, krizin maliyetini de toplumun orta ve orta alt gelir gruplarına çıkarmak üzere bir program uygulamakta. Toplumun en üst gelir grubunda yer alan yüzde 20’lik kesim dışında her aile, her hane yoksullaşmadan ne yazık ki nasibini en derin şekilde alıyor ve yaşıyor. Yeni yoksullaşan orta sınıfların büyük çoğunluğu, bizim yönettiğimiz büyükşehirlerde, metropollerde yaşıyor. Bizi yerel seçimlerde zafere taşıyanlar, tam da bu kesimlerdir” diye konuştu.
CHP’li belediyelerin diğer belediyelerle işbirliğine hazır olduğunu söyleyen İmamoğlu, şöyle devam etti:
“Tecrübelerimizi, farklı bakış açılarımızı, sorularımızı, cevaplarımızı paylaştıkça; çok doğru ve ortak akılla hızlı yol alacağımızı biliyorum. Bizler, kendi aramızda kurduğumuz bu iletişim ve iş birliğini, samimiyetle talep eden farklı partilerden belediye başkanlarıyla da kurmaya hazır olduğumuzu ve hatta kurduğumuzu ve buna karşı duran bazı reflekslere dönük de en sıcak ilgimizle, en samimi dayanışmamızla devam edeceğimizi ve ısrar edeceğimizi belirtmek isterim ve buradan çağrı yapmak isterim.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Biz öyle bir anlayışın, böyle bir kültürün içinden geliyoruz. Siyasetin asla kutuplaştırıcı ve ayrıştırıcı sayfasında olmayacağımızı buradan tekrar beyan ediyoruz. Bunun da bizim çok değerli bir özelliğimiz, çok önemli bir varlığımız olduğuna inanıyorum. Elbette partimizi yüceltmek, iktidar yapmak istiyoruz. Ama bunun yolunun partizanlıktan asla geçmediğini çok iyi biliyoruz. Önümüzde büyük bir özenle, incelikle ve olağanüstü bir çabayla yürütmemiz gereken tarihi bir süreç var. Bunun farkındayız.”