Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, “Biz bu korkuyu örgütleyenlere karşı umudu örgütlemek için bir hafta boyunca bu binadayız. Sizden korkan sizden beter olsun. Eğer sizin kadar korkak olsaydık biz Samsun’a geçemezdik. İsterse Cumhuriyet Halk Partisine kayyum atasınlar. Büyük bir cesaretle biz yolumuzda yürüyeceğiz” dedi.
Partisinin kuruluş haftası etkinlikleri açılışında konuşan Özel, CHP’nin kuruluş sürecini anlatttı ve bu hafta yapılacak etkinlikleri açıkladı. Özgür Özel, şunları söyledi:
“Ülke olarak tarihin en zor dönemlerinden birini yaşıyoruz. Hem ekonomik olarak böyle, hem çok partili rejimin sokulduğu zor dönem açısından böyle. Hem yargı bağımsızlığı açısından, kuvvetler ayrılığı açısından böyle.
Hem Sivas Kongresi’nde ve devamında o kongredeki ruhun vücut bulmuş hali olan TBMM’nin münhasıran kullandığı yasama yetkisinin OHAL şartlarında tartışmalı, rejime kasteden bir anayasa değişikliği ile ortaklaşa kullanılması gibi zor bir dönemi yaşadığımızı, derdini anlatmak isteyenin yalnız, sesini yükseltmek isteyenin sesinin kısık kalabildiğini, aksi takdirde bunun aksini yapanların en ağır şekilde cezalandırıldıklarını, tutuklamanın ön infaz yöntemine dönüştüğünü, istisna olacak tutuklama tedbirinin kaideye dönüştüğünü, istisna olacak bundan sonra diye ülkenin Cumhurbaşkanının müjdelediği kayyımın kaide olduğunu coğrafyaya göre ve halen daha giderilmediği bir sürecin içindeyiz.”
CHP’li belediyelere yönelik operasyonları ve İstanbul İl Yönetimi’nin görevden alınmasını da eleştiren Özel, sert ifadeler kullandı:
“Bir siyasi partinin iki yıl önce yaptığı, şimdi yenisini yaptığı, bin mahalleden 950’sinin seçimlerinin şeffaf, tıkır tıkır, barış, huzur içinde olduğu bir süreçte, gelecek hafta sonu bütün ilçe kongreleri bitiyorken, yeni il kongresi yapılacak, iki yıl önceki il kongresini bir meczup beyanıyla ortadan kaldırıp, 16 milyonluk bir kentte o kenti yöneten partinin il başkanına kayyım atamak, il binasını mahkemeye vermek, kongresini iptal etmek, o partinin orayı kazanan belediye başkanını hapiste tutmak, kendi korkusundan millete korku salmak için yapılan iş ve eylemler değilse nedir?
Bu yüzden biz bu korkuyu örgütleyenlere karşı umudu örgütlemek için bir hafta boyunca bu binadayız. Keyfimizi kaçırmaya, moralimizi bozmaya, yüzümüzdeki gülümsemeyi, gencecik arkadaşlarımızın geleceğe umutla bakacakları bu bir haftada umudu örgütlememize karşı korkuyu örgütleyenlerin dün yaptıklarının, bugün yapacaklarının, yarın yapacaklarının bir önemi yok.
Öyle olsaydı 100 yıl önce, bundan 106 yıl önce Samsun’a çıkılırken elde bulunan şey, o günkü iktidar yargısının ölüm fermanıydı. Boynuna idam fermanını takıp Samsun’a kurtuluşu ve kuruluşu örgütlemeye giden bir partinin il başkanına kayyım atasanız ne olur, Cumhurbaşkanı adayını hapse atsanız ne olur, Genel Başkanını tehdit etseniz ne olur kardeşim?”