DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde "askeri kanadın bir numarası" olmakla suçlanan ve 138 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk'ün haksız yere suçlandığını söyledi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminde “askeri kanadın bir numarası” olmakla suçlanan ve 138 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilen eski Hava Kuvvetleri Komutanı Akın Öztürk’ün haksız yere suçlandığını söyledi.
Gergerlioğlu, TBMM Genel Kurulu’nda, Genelkurmay Başkanlığı’nın, “Akın Öztürk’ün darbeyi bastırmak üzere görevlendirildiğini” duyuran 21 Temmuz 2016 tarihli açıklamasının daha sonra dijital ortamda silindiğini belirtti.
TBMM Genel Kurulu’nda dün (26 Temmuz 2024) yaşanan tartışma, tutanaklara şöyle yansıdı:
Ömer Faruk Gergerlioğlu: 15 Temmuz olalı yaklaşık iki hafta oldu. 15 Temmuz törenleri, anmaları, Mecliste de görüyorsunuz, her yerde konuşuluyor ama 15 Temmuz’la ilgili gerçekler konuşulmuyor. Sekiz yıl geçti ve bazı gerçekleri tartışmanın zamanı geldi. Ben, ilkesel olarak darbelere karşı olan bir insanım. Her darbeye karşı oldum ve demokrasinin peşinde koştum. Hatta AK Parti iktidarı Sudan’da darbeci El Beşir iktidarını desteklerken de şiddetli bir şekilde El Beşir iktidarını eleştirdim. Bu noktada ilkeli bir yerde duruyorum.
Mesele şudur: Darbeci olmadığı hâlde, darbeci ilan edilenlerle ilgili çok önemli bir sıkıntı var. Askerler, polisler, doktorlar, öğretmenler, mühendisler, hemşireler darbeci ilan edildi bu ülkede. Yanlış!
Hatta bu ülkede darbenin bir numarası ilan edilen Akın Öztürk hakkındaki dosyalara baktığımız zaman çok önemli şaibeler olduğunu görüyoruz bu darbe hakkında. Şimdi, darbenin bir numarası ilan edilen bir kişi var ama araştırdığınızda -dosyaları ayrıntılı bir şekilde araştırdım- darbeyle falan alakasının olmadığı ortaya çıkıyor aslında. Bakın, kamera kayıtları var, HTS kayıtları var. Akın Öztürk, 3 Temmuz-15 Temmuz arasında İzmir Gümüldür’de kamp için izin almış, orada tüm kayıtlar var. Fakat iddiaya, gizli tanık iddialarına göre yurtta sulh konseyinin 7, 8, 9, 10 Temmuz’daki toplantılarına katılmış fakat o sırada İzmir’de. 15 Temmuz gününe geliyoruz, kendisi Kore’den eşiyle dönmüş, İzmir’den Akıncı Üssü’ne kızının, torununun olduğu yere gidiyor ve oraya tatil kıyafetiyle gidiyor, tişörtüyle, pantolonuyla, gündüz saatlerinde.
Akşam oluyor ve televizyonlardan darbe girişimi olduğunu görüyor ve her tarafı arıyor, ulaşamıyor. Saat 23.47’de kendisini İstanbul’da Mehmet Şanver’in düğününde olan Abidin Ünal arıyor ve ‘Akın Paşa, Akıncılarda bir darbe teşebbüsü varmış, sen yakınsındır oraya, git ve onlara müdahale et, bu işten vazgeçsinler’ diyor. Tüm belgeler var ve kendisi de hemen Akıncılara hareket ediyor. Ve ardından da bu olayın doğru olduğuna dair bir Genelkurmay bildirisini sunuyorum burada -21 Temmuz tarihli bir bildiri- bu bildiride diyor ki: ‘Abidin Ünal, Akın Öztürk’ü darbeyi bastırmak üzere, ikna etmek üzere o darbecileri Akıncılara davet etti.’ Şu bildiri, bakın, dikkatli bakın çünkü bu bildiri Genelkurmay sitesinden silindi. Neden? Bir numara ilan edilen bir adamı temize çıkarmak istemedikleri için, onu suçlu ilan etmek istiyorlar ya. Ama o gün BBC bunun haberini yaptı. Bakın arşive, BBC’de bu haber var ama Genelkurmay sitesi sildi.
Daha sonra ne oluyor? Akın Öztürk diyor ki: ‘Ben Akıncılara gittim, Hulusi Akar orada çay kahve içiyordu ve bana dedi ki ‘Akın git şu darbecileri ikna et, darbeye kalkışmışlar.’ Ben de ‘Ya, serseri misiniz, manyak mısınız, bu devirde darbe mi olur?’ diyerek 143’üncü filoya gittim, defalarca gittim, geldim, kamera kayıtları da var, bu işten vazgeçin dedim. En sonunda sabaha karşı saat altı sıralarında darbenin bastırıldığı ortaya çıktı ve Mehmet Dişli’yle Hulusi Akar, Başbakanlığa helikopterle gittiler ve ben de gidecektim fakat Hulusi Akar bana dedi ki, ‘Bunlar bir delilik yapabilir, darbe bastırıldı ama sen burada kal, duruma vaziyet et.’ Ve ardından ben Akıncılarda kaldım hatta Genelkurmay İkinci Başkanı Yaşar Güler’i gidip ben kurtardım ve Yaşar Güler’i kurtardığım anda o bana ‘Komutanım, biliyordum sizin haberiniz olsa gelip bizi kurtarırsınız diye düşünüyordum’ dedi Ardından Abidin Ünal, o da kendisine, bütün oradaki komutanlara ‘Bizi Akın ağabey kurtardı, sayesinde buradayız’ diyor ve ardından Akın Öztürk kendi arabasını ve korumasını Abidin Ünal’a vererek onu Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na gönderiyor, ardından kendisi de Yaşar Güler’le beraber Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na gidiyor ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda uzun bir süre oturup konuşuyorlar, akşama Abidin Ünal’ı evine kendisi bırakıyor. Bakın yani 16 Temmuz’un akşam saatleri olmuş, Abidin Ünal’ı evine bırakıyor. Gece kendisini davet ediyorlar ‘Gel ifade ver’ diye, ayağıyla gidiyor.
Bu kişi mi darbenin bir numarası arkadaşlar? Tüm HTS ve kamera kayıtları var, siz şimdi nasıl böyle bir numara ilan edebilirsiniz? 15 Temmuz üzerinde çok büyük şaibeler var. İşte, size bütün delilleriyle anlatıyorum ve sekiz yıl sonra tekrar 15 Temmuzu masaya yatırmak lazım.
Harbiyeli öğrenciler, komutanlar, doktorlar, askerler, öğretmenler darbeci diye bu ülkede işlerinden atıldı, zindanlara atıldı ama gerçek çok başka.
AKP Denizli Milletvekili Şahin Tin: ‘FETÖ’ savunuculuğu mu yapıyorsun orada?
DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu: Darbenin sekizinci yılında artık bu gerçekleri konuşmak gerekir. (DEM PARTİ sıralarından alkışlar)
Başkan: Sayın Gergerlioğlu, teşekkür ediyorum.
Sayın Kılıç…
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit: Oylamadan önce karar yeter sayısı aramanızı istiyorum.
Başkan: Sayın Şahin Usta, bir talebiniz mi var?
Leyla Şahin Usta: Evet, bir söz talebim var.
Başkan: Buyurun.
Leyla Şahin Usta: Sayın Başkanım, teşekkür ederim.
‘FETÖ’ ele başıyla beraber, bu ‘FETÖ’ darbe girişiminin birinci faillerinin mahkemede yargılandığını hepimiz çok iyi biliyoruz. HTS kayıtları da kamera kayıtları da hepsi de mahkemelerce izlendi. Bu milletin kürsüsünden çıkıp da bu ele başı adamların ismini anmak, bunları aklamaya çalışmak bu milletin kürsüsüne yakışmıyor, milletin vicdanına bırakıyorum. 252 şehidimiz var, 2 bine yakın gazimiz var, onların hakkını, hukukunu korumak bu demek değildir. Bu, ‘FETÖ’ terör örgütünü hepimiz lanetliyoruz, söylüyoruz ama çıkıp da bu kürsüden işin başında ele başı olduğu o gece nerede olduğu kamera kayıtlarıyla tespit edilmiş adamları, isimleri aklamak, çorba etmek, karıştırmak, buna kimsenin bu milletin kürsüsünden haddi olamaz.
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Darbeci olmadığı hâlde darbeci edilen yüz binlerce kişi var bu ülkede. Darbeci olmadığı hâlde darbeci ilan edilen kişiler bunlar.
Ahmet Fethan Baykoç: Dinle! Senin masallarını dinlemiyoruz burada.
Leyla Şahin Usta: Mahkeme kayıtlarıyla tespit edilmiş, yargılanmış, darbeci olarak ilan edilmiş isimleri burada aklama.
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Bütün belgeler burada. Bakın, bütün belgeler, dosyalar, yargısız infaz yapıldı bu ülkede.
Denizli Milletvekili Nilgün Ök ve Samsun Milletvekili Ersan Aksu ile 132 Milletvekilinin Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2290) ile Plan ve Bütçe Komisyonu Raporu (S. Sayısı: 159)
Başkan: Şimdi önergeyi oylarınıza sunacağım ve karar yeter sayısı arayacağım.
Evet, önergeyi kabul edenler… Kabul etmeyenler… Evet, karar yeter sayısı konusunda bir tereddüt var.
Ahmet Fethan Baykoç: ‘FETÖ’ savunucususun sen ‘FETÖ’.
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Genel Kurmay bildirisi niye silindi o zaman açıklayın bakalım. Bakın, bu Genel Kurmayın “tweet”i, niye silindi? 21 Temmuz tarihli Genel Kurmay “tweet”i niye silindi?
Başkan: Elektronik sistemle oylama yapacağım ve karar yeter sayısı arayacağım.
İki dakika süre veriyorum ve oylama işlemini başlatıyorum.
(Elektronik cihazla oylamaya başlandı)
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Leyla Şahin Usta, oradan öyle konuşmayı biliyorsun, gel de bunu açıkla bakalım. BBC’nin haberi burada.
Leyla Şahin Usta: ‘FETÖ’cüleri savunup durma bu Mecliste ya! Git, nerede savunuyorsan savun.
Ahmet Fethan Baykoç: Ya, senin masallarını mı dinleyeceğiz burada be!
Şahin Tin: Bağırma ya, otur oturduğun yere!
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Genelkurmayın bütün açıklaması burada.
Leyla Şahin Usta: Burada ‘FETÖ’cüleri savunamazsın!
Ahmet Fethan Baykoç: BBC haber yapmış da bize delil diye getiriyor bunu.
Leyla Şahin Usta: Burada ‘FETÖ’cüleri savunamazsın!
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Kimseyi haksız yere itham edemezsiniz bu ülkede. Bütün belgeler ortada, dosyalar ortada, yargısız infazlarınız ortada; herkese bu yargısız infazları yaptınız, bunu biliyoruz.
Leyla Şahin Usta: Mahkeme kararları var. Senin kim olduğunu herkes çok iyi biliyor. Git, çık, dışarıda konuş!
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Asıl darbeleri siz yapıyorsunuz bu Meclise!
Leyla Şahin Usta: Bu milletin kürsüsünden ‘FETÖ’cüleri savunuyorsun; git, dışarıda konuş!
Ömer Faruk Gergerlioğlu: “Gazi Meclis” deyip de ondan sonra kalkıp konuşuyorsunuz.
Ahmet Fethan Baykoç: BBC’nin haberini burada bize delil diye getirme.
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Hulusi Akar’a git sor bakalım, o gelsin, kürsüde bir cevap versin bakalım.
Ahmet Fethan Baykoç: Ya, git, müsamereni başka yerde yap!
Leyla Şahin Usta: Hulusi Akar da burada ama sana cevap vermeyecek.
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Hulusi Akar tüm iddialarımın doğru olduğunu biliyor.
Leyla Şahin Usta: Senin muhatabın değil Hulusi Akar. Sen git dışarıda ‘FETÖ’cüleri koru.
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Hulusi Akar gelsin buraya kürsüde açıklama yapsın; yapamaz, yapamaz çünkü bütün söylediklerim gerçek. Bütün HTS ve kamera kayıtları gerçekleri açıklıyor.
Leyla Şahin Usta: Senin lafınla Hulusi Bey hesap vermeyecek.
Ömer Faruk Gergerlioğlu: Yıllardır bu gerçekleri gizlemeye çalışıyorsunuz. Gerçekler ortada!
Leyla Şahin Usta: Sen git ‘FETÖ’cülerinle otur! Hulusi Bey senin muhatabın değil.
Ömer Faruk Gergerlioğlu: İşi gücü gerçekleri saklamak, bilmiyor muyuz? Herkes biliyor gerçekleri.
Şahin Tin: Ya, sus artık!
Leyla Şahin Usta: Sen BBC’nin haberleriyle ‘FETÖ’cüleri koru!
(Elektronik cihazla oylamaya devam edildi)
Başkan: Değerli milletvekilleri, karar yeter sayısı yoktur.
Birleşime on dakika ara veriyorum.