DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “TBMM çatısı altında taşkın sloganlara asla yer ve gerek yoktur. Herkes ve hepimiz terörsüz Türkiye hedefinin sekteye uğramamasına özenle dikkat etmeliyiz. Maksimalist taleplerin gündeme gelmesinden kaçınmalıyız” sözlerine yanıt verdi.
PKK lideri Abdullah Öcalan’ın komisyonla görüşmesi gerektiğini belirten Bakırhan şu ifadeleri kullandı:
“Toplumun gözü kulağı Meclis’te. Son bir yılda çözüm ve barış adına önemli anlara hep birlikte tanıklık ettik. Meclis çatısı altında komisyon kıymetlidir. Bu komisyon bir asırdır ülke gündeminden düşmeyen son 50 yılda büyük acılar yaşatan Kürt meselesini konuşuyor. İnsanlar artık barış istiyor, aileler artık evlatlarına kavuşmak istiyor.
Komisyonun son bir dinleme yapması gerekiyor. Sayın Öcalan’ı dinlemesi gerekiyor. Sayın Öcalan konuştukça çözümün zeminini güçlendiriyor.
Ürkek olunmaz, cesur olmalıyız. Komisyonun Öcalan’la görüşmesini bir tabuya çevirmemeliyiz. Halk milletin iradesini yansıtan düzenlemeler bekliyor. Gözler Demirtaş, Yüksekdağ ve Kobani kumpas davasında yargılanan arkadaşlarımızın bırakılması için beklenen adımların atılması gereken dönemdedir.
Herkese aynı nazardan bakan ve herkesi kapsayan anayasal bir yurttaşlık istiyoruz. Keyfilik rejimi değil hukukun üstünlüğünü talep ediyoruz. Kayyımların değil iradenin esas alınması gerektiğini istiyoruz. Sözün, basının ve örgütlenmenin özgürce nefes alabildiği kamusal bir alan olsun istiyoruz. Ana dilde eğitim hakkını istiyoruz.
Yerelin sözünün duyulduğu, kararının yerelden filizlendiği bir demokrasi istiyoruz. Terörle Mücadele Kanunu, Türk Ceza Kanunu ve infaz yasası başta olmak üzere temel yasalarda acilen düzenlemeler yapılsın istiyoruz. Hakikat, adalet ve onarım eksenli bir geçiş dönemi yasasıyla yola revan olalım istiyoruz.
Hasta ve siyasi tutsakların bırakılmasını, cezaevlerinin rahatlatılmasını istiyoruz. Siyasi sebeplerle sürgünde bulunan yol arkadaşlarımızın bir an önce kendi topraklarına dönmesini istiyoruz. Şimdi sizlere soruyorum. Şu ana kadar saymış olduğumuz taleplerin hangisi abartılı? Hangisi uçuk? Hangisi maksimalisttir?
Bu Meclis’in omuzlarında bir yılın değil yüz yıllık geleceğin tarihi sorumluluğu duruyor. Bu yılın Meclis’i ilk Meclis kadar önemlidir. Demokratik müzakereyle, demokratik cumhuriyeti inşa etme göreviyle Meclisimiz karşı karşıyadır. Türkiye’nin yüzde 95’inden fazlasını temsil eden Meclis’e sesleniyoruz. Bu yıl herhangi bir yıl değil, bu bağlamda çağrımız açık ve nettir gelin bu yasama yılını Türkiye tarihinin çözüm yeri yapalım.
Çözüm konuşulunca birileri bizi iktidardan taraf göstermeye çalışıyor. Üçüncü yoluz. Özgürlük, adaletten yana herkesle konuşuruz. DEM Parti hangi ittifakta olacak? İttifakımız demokrasi ve adalete adanmış herkesledir.”