Özgür Özel ateş püskürdü: “Erdoğan bana siyasi rüşvet teklif etti”

Olağanüstü MYK toplantısının ardından açıklama yapan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Bana siyasi rüşvet teklif ediyor. Ankara'da dur orada siyaset yap diyor. Senin icazetinle Ankara'da duracağıma namusumla Silivri'de dururum. " dedi.

  • ü
  • 05 Temmuz 2025
  • ü
  • Politika

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Genel Merkezi’nde basın açıklaması yaptı.

Adana, Adıyaman ve Antalya başta olmak üzere Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) yönelik operasyonlar sürüyor. Yeni dalga operasyonun ardından CHP Genel Merkezi’nde MYK’yı toplayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel açıklama yaptı. Özel, “Sandığı ortadan kaldırma provası yapıyorlar” dedi.

ADANA, ADIYAMAN, ANTALYA…

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere’nin bugün gözaltına alınmasının ardından CHP MYK, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in başkanlığında toplandı.

‘YOK ARTIK DİYEREK UYANDIK’

Yaklaşık 4,5 saat süren toplantı sonrası açıklama yapan Özgür Özel, şunları söyledi:

“İktidarın koltuğa tutunma ve seçime kadar dönemi bir şekilde geçirme, en nihayetinde de milletten korkan, sandıktan kaçan bir iktidarın baskı rejimine çevirmeye çalıştığı bir ülkedeyiz. Maalesef. Ve bugün, sabahleyin erken saatlerde artık duyanlara yok artık dedirtecek haberlerle uyandık.

‘3 HAKİM, 3 SAVCI, 3 DE GİZLİ TANIK…’

Bu iktidarın içindeki bir avuç insan, yanına 3 hakim, 3 savcı, 3 de gizli tanık alarak 19 Mart’ta bu millete savaş açmıştı. Bu savaş ilanı sadece bize değil, demokratik siyasete açılmıştır. Zaten siyasi yelpazede Cumhur ittifakının dışında kalan tüm partilerin, en sağdan en sola kadar partilerin ortaya koydukları dayanışma ve ortaklaştıkları tespitler de bu yöndeydi. Artık bu ülkeyi milletin rızasıyla yönetmek istemedikleri çok açık. Sandığı ortadan kaldırmak istiyorlar ve bunun provolarını yapıyorlar. Sandığın olmadığı otoriter bir yönetimi millete dayatıyorlar.

‘MEYDANLARDA DİRENİYORUZ’

108 günüdür meydanlarda direniyoruz. Hiçbir delil olmadan 108 gündür İBB Başkanımızı, Cumhurbaşkanı adayımızı, İstanbul ve Adana’daki belediye başkanlarımızı, çok sayıda meclis üyemizi ve bürokratlarımızı hapiste tutuyorlar.

108 günde 150 milyar dolar harcadılar, yani 6 trilyon liraya mal oldu bu yaptıkları. 108 günde millet daha da fakirleşti, ülkemizin itibarı daha da zedelendi, iç barışımız, birlik ve beraberliğimiz git gide zayıfladı ve geriledi. Bu toprakların barışl umuduna da birlikte yaşama umuduna da müreffeh bir Türkiye umuduna da AB’ye tam olma umuduna da kökten zarar veren, bu ülkeyi içe kapatan, bu ülkeyi içeride de basıyla yönetilen bir ülke durumuna getirmeye çalışanlarla birlikteyiz, onlarla yüz yüzeyiz.

‘MANAVGAT’TA TAVRAMIZI GÖRDÜNÜZ’

İçeride tuttukları arkadaşlarımız hakkında en ufak bir somut delil ortaya koyamadılar. Manavgat Belediyesi’ne yönelik operasyonla ilgili tavrımızı gördünüz. Arkadaşlarımız Manavgat’a giderek kamu makamlarıyla, idari makamlarla, siyasi makamlarla, yargı makamlarıyla ve partimizle gerekli görüşmeleri yapıyorlar. Verecekleri rapora göre; CHP, icap eden en hassas tutumu takınacak. Kimsenin bundan şüphesi olmasın. Ancak, ağaç isimleri verdikleri gizli tanıklarla, çoluğuyla çocuğuyla tehdit edip gözyaşları içinde imzalatılan iftiranamelerle birlikte yol alamadıklarını herkes biliyor.

‘ŞAFAK OPERASYONUYLA UYANDIK’

Tam bu atmosferde, bu sabah yine bir karanlığa, bir şafak operasyonuyla uyandık. Tepeden tırnağa suça bulaşmış bir suç örgütü lideri; bildiklerini değil, bildiklerine benzetiklerini ya da bildiklerinin bir kısmını bir partiye ifade ederek, dünyaya mal olmuş ve yaptıkları görevlerle ülkelerinde takdir toplamış ve bütün dünyada da takdir edilen, ödüller alan belediye başkanlarımıza saldırmaktan çekinmediler.

‘TAMAMEN DUYUM, TAMAMEN İFTİRA’

Abdurrahman Tutdere, bütün dünyanın deprem sırasında bir toplum önderi olarak tanıdığı ve devamında da bizim tarafımızdan değil, ağıt yakan Kürdüyle, Türküyle, AK Partilisiyle, CHP’lisiyle adaylaştırılan, yanımıza her geldiğinde Adıyaman için bir şeyler isteyen, Adıyaman’la yatan Adıyaman’la kalkan bir arkadaşımızı gözaltına aldılar. İddiaları tamamen safsata, tamamen duyum, tamamen iftira.

‘KAPIYI ÖĞRETMEN EŞİ AÇIYOR’

Adana’da Zeydan Karalar, 2024’te Seyhan Belediye Başkanı, 2029-2024 arasında Adana Büyükşehir Belediye Başkanı. CHP’nin oy potansiyelinin çok üzerinde bir destekle, bütün Adanalıların desteğiyle seçilen ve bu sabah Adana’da kapısına dayanılmış olan bir başkan. Kapıyı emekli öğretmen eşi açıyor, durumu görünce ‘Zeydan Karalar nerede, gözaltına almaya geldik’ diyorlar. ‘O Gebze’ye gitti’ diyor eşi, Gebze’deki açık adresini söylüyor ve bu kez Gebze’ye ekipler gidip Zeydan Karalar’ı gözaltına alıyorlar.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız Muhittin Böcek, yörüklerin gururu, 26 yıldır aralıksız belediye başkanlığı yapıyor. Tarihte Antalya Belediyesi’ni iki kez üst üste, herhangi bir partiden kazanan ilk başkan.

‘MAL VARLIKLARIMIZ AÇIKLANSIN’

MASAK raporuyla son 10 yılda edindiğimiz mal varlıkları açıklansın. Var mısınız? Belediye başkanlarınız, eşleri yakınları için. Var mısınız? Kim ne kadar zenginleşmiş görelim. Biriniz AKP’de çamur pislik yoktur desin biriniz. Hadi gelin yeni bir yasa çıkaralım. Ama liyakatine güvendiğimiz bir mahkemede yargılama yapalım. Vicdanına güvendiğimiz savcı ve hakimler herkesi sorgulasın.

ANKARA’DA DURACAĞIMA SİLİVRİ’DE HAPİS YATARIM’

Erdoğan’a bir kez daha meydan okuyorum. Uçaktaki gazetecilere soruyorum; Sorularınız belli, Erdoğan cevapları veriyor. Bant kaydı alıyor musunuz? Kayıtları bana verecek misiniz? Meydanlar kalabalık değil diyor. Allah benim belamı versin. Anketler yalan diyor. Madem birinci partisin gel. Allah’ın korkağı sen birinci parti olsan parende atarsın. İstanbul, Adana, Antalya… CHP’de yolsuzluk yapan varsa Allah da belasını versin. şimdi çıkmış, Adana Antalya Adıyaman…

Bana siyasi rüşvet teklif ediyor. Ankara’da dur orada siyaset yap diyor. Senin icazetinle Ankara’da duracağıma namusumla Silivri’de dururum. Bu akşam Amasya siyaseti yapacağım. Diplomasız diye bağıracağım çatla patla.

‘BENİ SUSTURMANIN BİR YOL VAR AMA SÖYLEMİYORUM…’

Orada oturacağıma hapiste yatmayı göze almışım ben. Bir yolu var susturmanın beni ama annem evladım üzülmesin diye söylemiyorum. Sen kötüleş senden kötüleşmeyen namert olsun. 2 Kasım’a sen sandık koymazsan ben koyarım. Sen koymazsan ben koyarım. Sandığı nasıl koyduysak tekrar koyarız. Kimseyi darbeyle kaba kuvvetle tehdit etmiyoruz. Kim sandığı almaya kalkarsa bu millet sandığı elleriyle geri getirir. Sandık gelecek hepiniz gideceksiniz.

Kendine güveneni, birinci partiyi seçime bekliyorum. Kasımpaşalıysan seçime bekliyorum. Var mı cesaretin? Devletin ordusuna hakimine savcısına güvenip kumpasla bu işin başında kalamazsın.”

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER