Bir yıllık tutukluluğun ardından geçen haftalarda tahliye edilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, “CHP’nin bu sürecin içinde bulunması önemli, ancak adaya gitmemek sürece destek vermemek anlamına gelmez” sözleriyle partisinin ‘İmralı kararı’nı değerlendirdi.
Geçen yıl 30 Ekim’de gözaltına alındıktan sonra tutuklanan ve 1 yıl 10 gün sonra tahliye edilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Halk TV‘de katıldığı yayında CHP’li belediyelere yönelik soruşturmalara değinen Özer, tutuklanmasının ardından verdiği ilk röportajda, soruşturmanın kendisiyle sınırlı kalmayacağından bahsettiğini anımsattı.
Yeni “çözüm süreci”yle birlikte kayyımların da rafa kalkması gerektiğini ifade eden Özer, Esenyurt kayyımının kalkması için Anayasa Mahkemesi’ne başvurduklarını da söyledi.
Özer, CHP’nin “İmralı Adası’na gitmemesi”ne yönelik eleştirilere de yanıt verdi.
Özer, “Bu işi germenin gereği yok, CHP mutlaka bu işin içinde olmalı; İmralı’ya gitmemek sürece destek vermemek anlamına gelmiyor” değerlendirmesinde bulundu.
“Ben Kent Uzlaşısı davasından yargılanıyorum, biz bu işlerin dışında değiliz. 40-50 yıllık sorunun çözülmesi için herkesin elini taşını atması gerekiyor” diyen Özer, şunları söyledi:
“Bu siyaset üstü, bütün ülkeyi ilgilendiren, toplumun geleceğini ilgilendiren bir meseledir. Bunun şu partilisi, bu partilisi olmaz.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Bu sadece Kürtlerin de meselesi değil, Türkiye’de yaşayan 86 milyonun meselesidir ve zaten Kürtlerle Türkler arasında da bir sorun yoktur.
Biz 1071 yılında Malazgirt’te birlikte savaşmışız Bizans’a karşı. 1514 yılında Çaldıran’da birlikte mücadele etmişiz. 1891’de Erzincan’da birlikte olmuşuz.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
