İki kitap, yapay zekâ kapakları yüzünden ödül listesinden çıkarıldı

Yeni Zelanda Kitap Ödülleri’nde iki eser, kapak tasarımlarında yapay zekâ kullanıldığı ortaya çıktığı için diskalifiye edildi. Olay, yayın dünyasında “Yapay zekânın sınırı nerede başlıyor, nerede bitiyor?” tartışmasını yeniden alevlendirdi.

  • ü
  • 20 Kasım 2025
  • ü
  • Yaşam

Yeni Zelanda’nın en prestijli edebiyat ödüllerinden Ockham New Zealand Book Awards, bu yıl kısa listeye kalan iki kitabı kapak tasarımında yapay zekâ üretimi görsel kullanıldığı gerekçesiyle yarışmadan çıkardığını açıkladı.

The Spinoffun haberine göre, her iki kitabın da metinleri jüri tarafından geçerli bulunsa da, kapak görsellerinin özgün tasarım ilkelerini ihlal ettiği gerekçesiyle adaylıklar geri çekildi.

Diskalifiye edilen kitaplar, kapak tasarımlarında AI (yapay zekâ) kullanıldığını gizlememişti; ancak yarışma kılavuzunda “AI üretimi görseller, orijinallik ilkesi gereği kabul edilmez” maddesi yer alıyor. Ödül komitesi, AI destekli üretimin “tasarım süreciyle ilgili şeffaflığı ve emeğin tanınmasını zorlaştırdığı” görüşünde birleşti.

Bu karar, küresel yayımlama dünyasında giderek büyüyen tartışmayı yeniden gündeme taşıdı: AI görseli yalnızca “araç” mıdır, yoksa telif ve özgünlük açısından bir tür müdahale midir? Yeni Zelanda Yayıncılar Derneği, kararın ardından yaptığı açıklamada, yapay zekânın yayımlama alanında etik şemsiye altına alınması gerektiğini; tasarımcı emeği, görsel hakları ve orijinallik ilkelerinin korunmasının “sektörün sürdürülebilirliği” için zorunlu olduğunu vurguladı.


Bu haberler de ilginizi çekebilir:

 

Sektör gözlemcileri, bu olayın yalnızca yerel bir tartışma olmadığını; İngiltere’den ABD’ye, Almanya’dan Kanada’ya kadar birçok ülkede yayınevlerinin yapay zekâ kullanımına dair iç yönergeler geliştirmeye başladığını belirtiyor. Yeni Zelanda’daki karar ise, ödül mekanizmalarının bu dönüşüme nasıl yanıt verdiğine dair ilk somut örneklerden biri olarak değerlendiriliyor.

Yayımlamada Yapay Zekâ Tartışmaları Nedir?

Yayımlama dünyasında yapay zekâ (YZ) kullanımı, özellikle 2023’ten bu yana küresel ölçekte en yoğun tartışılan etik, hukuki ve estetik başlıklardan biri haline geldi. Temel mesele, YZ’nin üretim sürecine hangi aşamalarda dahil olabileceği ve bu dahil oluşun “yaratıcılık”, “emeğin tanınması” ve “orijinallik” kavramlarını nasıl dönüştürdüğü üzerine odaklanıyor.

Tasarım cephesinde, en büyük tartışma kapak görselleri üzerinden yürütülüyor. Birçok ödül komitesi ve yayınevi, AI ile üretilmiş kapakları “özgün eser” kapsamına alınmayacağı gerekçesiyle reddediyor. Bu ret gerekçelerinin başında, YZ modellerinin telifli görsellerle eğitilmesi, stil taklit edebilmesi ve tasarımcı emeğini görünmez kılması geliyor.

Metin üretimi alanında ise YZ’nin ne kadar “yazar” sayılacağı meselesi gündemde. Bazı ülkeler, insan müdahalesi olmadan üretilen metinleri telif kapsamına almıyor; bazı yayınevleri, yazarlara metnin ne kadarında yapay zekâ desteği kullanıldığını beyan etme zorunluluğu getiriyor. Akademik yayıncılıkta, YZ destekli tez ve makalelerin kaynak güvenilirliği ve doğrulanabilirlik sorunu ayrı bir tartışma başlığı yaratıyor.

Sektörel düzeyde, büyük yayınevleri ile bağımsız yayıncılar arasında da görüş ayrılıkları belirginleşmiş durumda. Büyük yayınevleri YZ’yi daha çok iş akışlarını hızlandıran bir araç olarak görürken, bağımsızlar YZ’nin “piyasa baskısını artıran rekabetçi bir tehdit” olduğunu savunuyor.

Sonuç olarak, yayımlamada yapay zekâ tartışmaları sadece bir teknoloji meselesi değil; aynı zamanda üretim etiği, emeğin tanınması, okur güveni ve yayıncılığın gelecekteki örgütlenme biçimleri üzerine şekillenen çok katmanlı bir dönüşüm alanıdır.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER