Nairy Baghramian, Berlin’den Brüksel’e kimliksiz heykellerin izinde

İran asıllı Alman sanatçı Nairy Baghramian, Brüksel’deki Xavier Hufkens Galerisi’nde açılan ‘nameless’ (isimsiz) sergisinde kimlik, sınır ve dönüşüm kavramlarını yeniden yorumluyor.

  • ü
  • 11 Ekim 2025
  • ü
  • Kültür

Fotoğraf: scheringstiftung.de

Almanya’da yaşayan İran kökenli sanatçı Nairy Baghramian, Avrupa çağdaş sanatının en etkili figürlerinden biri olarak biliniyor. Financial Times’ın aktardığına göre sanatçı, yeni sergisi nameless (isimsiz) ile Brüksel’deki Xavier Hufkens Gallery’de izleyiciyle buluştu. Sergi, formun geçiciliği, yüzeyin belirsizliği ve kimliksizlik temasını merkezine alıyor.

Baghramian, bu sergide alüminyum, cam, silikon ve kauçuk gibi malzemeleri bir araya getirerek, bedenin hem içe dönük hem dışa açık halini soyut biçimlerle temsil ediyor. Financial Times eleştirmeni Jacky Klein, sanatçının işlerini “hem estetik hem duygusal açıdan çelişkili bir uzam olarak” tanımlıyor.

Sergide yer alan heykellerin bir bölümü duvardan sarkar, bir bölümü ise yerle gövde arasında kalmış gibi görünür — Baghramian’a göre bu, “ait olamama hâlinin maddi karşılığıdır.” Eserler, hem Berlin atölyesindeki son dönem üretimlerinden hem de sanatçının uzun yıllardır sürdürdüğü kimliksizleştirilmiş form araştırmasının devamı niteliğinde.

Sanatçı, nameless serisini “nesnelerin ve bedenlerin kimliksizleştiği bir çağda görünür olmanın zorluğu” olarak yorumluyor. Sergi, Brüksel’in en prestijli çağdaş sanat galerilerinden Xavier Hufkens’te Kasım ortasına kadar görülebilecek.

Nairy Baghramian kimdir?

Nairy Baghramian, 1971 yılında İran’ın İsfahan kentinde doğdu. 1980’lerin başında ailesiyle birlikte Almanya’ya göç etti ve Berlin’e yerleşti. Sanat eğitimini Berlin Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde tamamlayan Baghramian, 1990’ların ortalarından itibaren Avrupa çağdaş sanat sahnesinin öncü isimlerinden biri hâline geldi.

Sanatçı, heykel, yerleştirme ve fotoğraf disiplinleri arasında dolaşan üretiminde “beden”, “yüzey”, “eksiklik” ve “tamamlanmamışlık” temalarını işler. İşlerinde sıklıkla silikon, alüminyum, reçine ve cam gibi endüstriyel malzemeler kullanır; bu malzemeleri beklenmedik biçimlerde bir araya getirerek hem insan anatomisini hem de mekânsal sınırları sorgular.

Baghramian’ın eserleri Tate Modern (Londra), Museum of Modern Art (New York), Centre Pompidou (Paris) ve Kunsthalle Basel gibi kurumlarda sergilendi. 2023 yılında Venedik Bienali’nde Almanya Pavyonu’nu temsil eden sanatçılar arasında yer aldı.

Eleştirmenler, Baghramian’ın pratiğini “modernizmin heykel geleneğine feminist bir müdahale” olarak tanımlar. Sanatçı, tamamlanmamış formlar, askıya alınmış yüzeyler ve kırılgan malzeme tercihleriyle, görünmezliğin estetiğini ve kadın bedeninin temsiline dair politik bir duyarlılığı görünür kılar.

Onun yapıtları, yalnızca biçimsel değil, aynı zamanda duygusal ve politik bir alana da dokunur: Baghramian, eksik olanın güzelliğini, kırılmanın sürekliliğini ve mekânın bedensel karşılığını sanatının merkezine yerleştirir.

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER