İstanbul Film Festivali 43. edisyonunda “Musikişinas”a tekrar ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.
Programı netleşmeye başlayan 43. İstanbul Film Festivali, “Musikişinas”ı yeniden bünyesine ekledi. Dünya çapında müzik tarihine yön vermiş efsanevi isimlerin hayatlarına yer veren “Musikişinas”, izleyicileri müzik rotalarının ortasına ve konser atmosferlerine doğru bir yolculuğa çıkarmaya hazırlanıyor.
Müzisyenlerin ilham verici öykülerini bir araya getiren bu seçkide; Stop Making Sense (1984), Ryuichi Sakamoto | Opus (2023), Dimitris Skyllas: Afterpop (2022), Gloria! (2024), Boléro (2024) yer alıyor.
Yönetmenliğinin Jonathan Demme tarafından üstlenildiği konser filmi, Talking Heads’in efsanevi “Speaking in Tongues” turnesini beyazperdeye taşıyor. Grubun solisti David Byrne’ün ikonik büyük takımıyla yer aldığı Stop Making Sense, grubun şarkılarının 40. yıl için restore edilmiş ve güncellenmiş kayıtlarını izleyiciyle buluşturuyor.
Sakamoto’nun oğlu Neo Sora tarafından yönetilen ve Venedik Film Festivali’nde prömiyerini yapan Ryuichi Sakamoto | Opus, kanserle olan mücadelesinin ardından hayatını kaybeden sanatçının yaşamını müziği aracılığıyla sözsüz bir şekilde anlatıyor. Ryuichi Sakamoto’nun sadece kendisinin ve piyanosunun yer aldığı bir son performansa dönüşen film, sanatçının seçtiği yirmi parçayı içeriyor.
Dimitris Skyllas’ın Yunanistan’ın dağlarından BBC’nin sahnesine günümüz müziğinin inceliklerini paylaştığı filmin yönetmenliğini Dimitris Zivopoulos üstleniyor. Çalışmalarında geleneksel ritüeller, ağıtlar, inanç, şiirsel imgeler gibi kavramlardan beslenen sanatçı Dimitris Skyllas: Afterpop’ta BBC Senfoni Orkestrası için bestelediği Kyrie Eleison’un yazımından icrasına kadarki sürece odaklanıyor.
Besteci Margherita Vicario’nun yönettiği ilk uzun metraj film olan ve prömiyerini Berlin Film Festivali’nde yapan Gloria!, 18. yüzyıl İtalya’sında bir manastırda müziği özgürleşme aracına dönüştüren kadınları anlatıyor. Film, eski bir müzik okulunda “yeni müzik makinesi” olan “pianoforte”yi kullanarak pop müziği icat eden genç müzisyenlere odaklanıyor.
Rotterdam Film Festivali’nde prömiyerini yapan filmin yönetmenliğini Anne Fontaine üstleniyor. Yönetmeninin Coco avant Chanel’de (2019) olduğu gibi renkli ve tutku dolu bir yaklaşım benimsediği film, ünlü koreograf Ida Rubinstein’in yeni bale gösterisi için müzik bestelemek üzere Maurice Ravel’i seçmesi ve sonrasında gelişen olaylara odaklanıyor. Hiçbir şey yazamayacak kadar tıkanmış hisseden Ravel, anılarının zihninde tekrar canlandığı ve eski aşklarıyla yüzleştiği bir ruh hâlinde, Boléro adlı eşsiz bestesini yaratıyor.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
17-28 Nisan tarihleri arasında gerçekleşecek festivalin detaylarına İstanbul Film Festivali’nin internet sitesinden ulaşılabilir.
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
