Somerset Müzesi, İngiliz ressam William Scott’un erken dönem soyut çalışmalarını bir araya getiren yeni sergisi Beauty in Plainness (Sadelikteki Güzellik) ile sanatçıyı yeniden gün yüzüne çıkarıyor.
Ochre Still Life, 1958, William Scott 1913-1989. Tate, Purchased 1962. © The estate of William Scott. (Fotoğraf: Tate)
İngiltere’nin Taunton kentindeki Somerset Müzesi (Museum of Somerset), 15 Kasım 2025’te kapılarını açan Beauty in Plainness (Sadelikteki Güzellik) adlı sergiyle, soyut resmin sessiz ama derin etkili isimlerinden William Scott’u merkezine aldı.
The Guardian’ın haberine göre, sergi 7 Şubat 2026’ya kadar sürecek ve sanatçının 1950’li yıllardan itibaren geliştirdiği sade biçim anlayışına odaklanacak.
Scott’un “Ochre Still Life”, “Black Painting” ve “White Pan” gibi başyapıtları, Tate Gallery ve özel koleksiyonlardan ödünç alınarak sergiye dahil edildi. Eserler, sanatçının basit mutfak nesneleriyle soyutlama arasındaki dengeyi nasıl kurduğunu gözler önüne seriyor.
Küratör Hannah Stone, serginin amacını şu sözlerle özetliyor: “William Scott’un resimleri, gündelikliğin içindeki ruhsal sükûneti yakalıyor. Onun için bir tava ya da masa, Monet’nin nilüferleri kadar evrensel bir duygu taşıyordu.”
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Scott’un soyut biçimlerle kurduğu ilişki, dönemin Amerikan dışavurumcu sanatçıları —özellikle Mark Rothko ve Clyfford Still— ile paralellik gösterse de, onun estetiği daha yerel, neredeyse pastoral bir sessizlik taşır. Bu nedenle Beauty in Plainness, İngiliz soyut sanatının “gürültüsüz devrim” yıllarını yeniden düşünmek için önemli bir fırsat sunuyor.
Sergi kapsamında ayrıca sanatçının günlüklerinden alıntılar, aile fotoğrafları ve Somerset kırsalında çekilmiş arşiv filmleri de yer alıyor.
William Scott (1913–1989), 20. yüzyıl İngiliz soyut resminin sessiz ama belirleyici figürlerinden biridir. Kuzey İrlanda’nın Enniskillen kentinde doğan Scott, sanat eğitimini Belfast ve Londra’daki Royal Academy Schools’ta aldı. Kariyerinin erken döneminde Avrupa’daki modernist akımlar —özellikle Cézanne’ın biçim anlayışı ve Picasso’nun parçalanmış kompozisyon dili— üzerinde derin etki bıraktı.
1940’ların sonunda Paris’e yaptığı ziyaret, onun için bir kırılma noktası oldu. Burada tanıştığı Jean Dubuffet ve Georges Braque gibi sanatçılar, Scott’un nesne temsili ile soyutlama arasında salınan estetik dilini şekillendirdi. 1950’lerin başından itibaren, “mutfak eşyaları”, “tava”, “yumurta”, “masa” gibi gündelik nesneleri konu alan, sade ama yoğun bir resim dili geliştirdi.
Bu dönemde ortaya çıkan “Ochre Still Life” ve “Frying Pan and Eggs” gibi tablolar, onun soyutlamayı duygusal bir sessizliğe dönüştürdüğü dönemin simgeleri haline geldi. Sanatçı, “Sanat, sadeliğin içindeki karmaşayı fark etmekten ibarettir” diyerek kendi yaratım felsefesini özetlemişti.
Scott’un işleri, yalnızca biçimsel ekonomiyle değil, renk kullanımındaki şiirsellik ve yüzeydeki meditatif dinginlikle de tanınır. Bu özellikleriyle Amerikan soyut dışavurumculuğuna yakın görünse de, o hiçbir zaman dramatik jestler ya da büyük ölçekli ifadelerle ilgilenmedi; onun alanı, mutfağın sessizliğinde yankılanan içsel bir soyutlamaydı.
Bugün eserleri Tate Britain, MoMA, Guggenheim, Ulster Museum ve San Francisco Museum of Modern Art gibi koleksiyonlarda yer almaktadır. Sanat tarihçileri, William Scott’u “İngiliz modernizminin alçak sesli vicdanı” olarak tanımlar.
Somerset Müzesi (Museum of Somerset), İngiltere’nin güneybatısındaki Taunton kentinde, tarihi bir yapı olan Taunton Castle (Taunton Kalesi) içinde yer alan bölgesel bir tarih ve sanat müzesidir. 2011 yılında kapsamlı bir yenileme sürecinin ardından yeniden açılan müze, Somerset’in tarihini Taş Devri’nden günümüze uzanan bir zaman çizelgesi içinde anlatır.
Müze, yalnızca arkeolojik ve tarihsel eserleri değil, bölgenin modern sanatla ilişkisini de görünür kılan dinamik bir kurum olarak bilinir. Koleksiyonlarında Roma dönemi mozaikleri, Orta Çağ seramikleri, İç Savaş dönemine ait belgeler ve Georgian dönemi portreleri gibi zengin materyaller bulunur. Ayrıca Somerset doğumlu veya bölgeyle ilişkilendirilmiş sanatçıların eserlerine özel bir alan ayrılmıştır.
Son yıllarda müze, bölgesel sanat üretimini ulusal sanat tarihinin bir parçası olarak yeniden tanımlayan sergilere ev sahipliği yapmaktadır. “Beauty in Plainness – William Scott in Somerset” sergisi de bu yaklaşımın bir sonucu olarak görülüyor.
Müze aynı zamanda Somerset Heritage Service’in merkezidir; yani bölgedeki arşiv, belgeler ve sanat eserleri buradan araştırmacılara açılmaktadır. Yıllık ziyaretçi sayısı ortalama 120.000 civarındadır.
Bugün Somerset Müzesi, İngiltere’de “yerel müze” tanımını aşarak, kırsal alanlarda kültürel sürekliliğin ve sanatın demokratikleşmesinin sembollerinden biri haline gelmiştir.
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
