Yönetmen Ferzan Özpetek
İtalyan ve Türk sinemasının önde gelen isimlerinden Ferzan Özpetek, son filmi Elmaslar (Diamanti) ile hem eleştirmenlerin hem de izleyicilerin büyük beğenisini kazandı. Aralık 2024’te İtalya’da vizyona giren film, kısa sürede 2,6 milyon seyirciye ulaşarak Özpetek sinemasının en popüler yapımlarından biri oldu.
Milliyet Sanat’ın Ekim 2025 sayısında Burçin S. Yalçın’a konuşan Özpetek, sinemada seyirciyle kurduğu bağın kendisi için her şeyden önemli olduğunu vurguladı: “Kariyerimin en başından beri benim için en önemli şey seyirciyle paylaşım. Ticari anlamda söylemiyorum; duygularımın seyirciyle aynı olmasını seviyorum. O an hissettiğim, üzüldüğüm, ağladığım, güldüğüm şeylerin onlara geçmesini seviyorum. Festivaller, ödüller, bunlar geçici şeyler. Benim için önemli olan filmin kalması.”
Elmaslar, Özpetek’in gençlik yıllarında İtalya’daki setlerde çalışırken girip çıktığı terzihanelerden esinleniyor. Fellini ve Visconti’nin kostümcüsü Piero Tosi’nin atölyesinden yola çıkan film, kimi zaman tatlı kimi zaman hüzünlü telaşlarla dolu bir dünyanın kapılarını aralıyor. Yönetmen, kişisel hatıralarını sinemaya taşıyarak nostaljik bir atmosfer kurarken, insan ilişkilerinin sıcaklığını ve kırılganlığını da ustalıkla yansıtıyor.
Ferzan Özpetek’in ‘Elmaslar’ filminden bir kare
Elmaslar‘da İtalyan sinemasının sevilen 18 aktrisini bir araya getiren Ferzan Özpetek, bu kadar çok kadını idare etme konusunda hiç endişe yaşamadığını söylüyor ve sebebini anlatıyor: “Çünkü kadınların erkeklere göre daha üstün varlıklar olduklarını düşünüyorum. Doğuştan itibaren büyük zorluklarla karşılaştıkları için fazladan yeteneklere sahip oluyorlar. Her varlığın dişisi daha önemlidir. Üzgünüm ama gerçek bu. Filmi de bu anlayışla yaptığım için bir kere çok sevildiklerini gördüler. O kadar güzel anlaştık ki! Kendi aralarında da hiçbir anlaşmazlık veya divalık olmadı.”
Yakın zamanda hayatını kaybeden Giorgio Armani’nin 27 yıllık çok iyi bir dostu olduğunu belirten Özpetek, şöyleşide efsanevi tasarımcıyla ilgili bir anısını da paylaşıyor: “Yıllar önce Hamam’ı yapmışım, Cannes’a seçiliyorum. Smokine ihtiyacım var ama hiç param yok! Ailemden para isteyecek durumum da yok. Menajerim bunu bir arkadaşımıza söylüyor, arkadaşımızdan da Armani duyuyor. Beni bir dükkânına çağırttırıyor ve orada bir smokin veriyorlar bana. Beni daha tanımadan böyle bir şey yapması çok hoşuma gitmişti. Ondan sonra her filmimin ilk gösterimine muhakkak geldi. Bir keresinde benim filmimin gösterimine gelmek için Amerika seyahatini son anda ertelemişti.”
Burçin S. Yalçın’ın Ferzan Özpetek ile gerçekleştirdiği röportajın tamamı Milliyet Sanat’ın Ekim 2025 sayısında bulabilirsiniz.