Tayfun Kahraman işkenceyi anlattı: Kelepçemi daha fazla sıktılar, sürükleyerek götürdüler

Gezi davasında 2,5 yıldır tutuklu olan Tayfun Kahraman 28 Ağustos’ta MS hastası olması nedeniyle götürüldüğü hastanede kötü muameleye maruz kaldı. Kahraman'ın maruz kaldığı eziyetin görüntüleri tepki çekerken, Kahraman yaptığı açıklamada "sürüklenerek götürüldüğünü" anlattı.

  • ü
  • 26 Aralık 2024
  • ü
  • Gündem

Gezi tutuklusu, şehir plancısı Tayfun Kahraman’ın hastaneye tedaviye götürülürken cezaevi aracında yaşadığı kötü muamele görüntüler yayınlanmıştı. Kahraman hem bu kötü muamele anını, hem cezaevinde yaşadıklarını Sözcü gazetesinden Fırat Fıstık’a anlattı.

Cezaevi aracında dakikalarca, kelepçeli halde bekletilen Kahraman, kelepçesinin biraz gevşetilmesini istediğinde daha da sıkıldığını söyledi. Kahraman ayrıca daha önce böyle bir muameleye maruz kalmadığını, tedavi sırasında da usulsüzlükler olduğuna dikkat çekti.

“En büyük işkence, suçsuz olduğunu bile bile hapiste tutulmak” diyen Kahraman,”Özgürlüğüm, sağlığım, çocuğumun en güzel yaşlarından her gün yeni bir gün kaybediyorum. Israrla ve inatla ‘benim somut olarak suçum ne?’ sorusunu soruyorum ve cevap alamıyorum” diye konuştu.

Kahraman’ın cezaevinden Sözcü’ye gönderdiği mektuptan bazı bölümler şöyle:

‘GEVŞETMELERİNİ İSTEDİM, DAHA FAZLA SIKTILAR’

“28 Ağustos 2024’te kontrole giderken, her şey baştan itibaren tuhaf ilerledi. Günün başından itibaren, tuhaflıklar başladı. İlk başta yola çıkarken normalden çok daha sıkı kelepçelediler. Ben de nazikçe görevli personele “kelepçenin çok sıkı olduğunu, bunun sağlığımı olumsuz etkileyebileceğini” ilettim. MS hastası olduğumu, normal insanlarla aynı kan değerlerine ve kas yapısına sahip olmadığımı, kullandığım ilaçlar sebebiyle kan değerlerimin düşük olduğunu ve darbelere karşı daha hassas olduğumu açıkladım. O da ne yapacağını amiri olan astsubaya sordu. Ben gevşetmesini beklerken kelepçemi daha çok sıktı. 25 dakika boyunca o şekilde canım acıyarak gittikten sonra molada bileklerimde morarma oluştuğunu görünce ancak gevşettiler kelepçeyi.

‘TUTANAK TUTULMASINI ENGELLEMEK İÇİN DOKTORUN YANINA GİRDİLER’

Hastanede muayene sırasında normalde jandarma dışarıda bekler. Zaten gittiğimiz hastanedeki oda üst katta, öyle kaçacak bir yer yok. Kaldı ki defalarca gelmişim ve hiçbirinde jandarma yoktu odada. Bu sefer onlar da muayeneye eşlik edeceğiz dediler. Sanırım doktorları baskı altına alarak tutanak tutulmasını engellemek istediler. Ancak, doktor kollarımdaki izleri görerek tutanak tuttu. Görevini yaptı. Sonra benim kelepçemi yine daha fazla sıktılar, hastanenin içinde resmen sürükleyerek götürdüler.

‘TANSİYONUM YÜKSELDİ, GÖZÜM KARARDI’

Daha sonra başka bir mahkumu başka bir hastaneye götürdüklerinde cezaevi aracını öğle güneşinde, ağustos sıcağında bıraktılar. Zaten havasız olan aracın içinde dakikalarca o güneşin altında bekletildim. Tansiyonum yükseldi, gözüm karardı ve parmaklarım uyuşmaya başladı.

Cezaevine döndükten sonra olanları avukatlarımla ve eşimle paylaştım. Bunun üzerine konu kamuoyunda duyuldu. Aynı gün soruşturma başlatıldı. Ancak bildiğiniz gibi Kaymakamlık soruşturmayı engelledi. Avukatlar gerekli itirazları yaptı. Sonucu bekliyoruz.

‘ŞOK EDİCİYDİ, HİÇBİR İNSANA YAPILMAMALI’

3 yıla yakın süredir tutukluyum ve o güne kadar sistematik bir eziyete uğramamıştım. Şok ediciydi. Onur kırıcıydı. İnsanlığımı sorgulatır bir muameleye maruz kalmak, özellikle acı çekmem için çaba gösterilmesi ve bunu ciddi sağlık sorunları yaratacaklarını bilerek yapmalarına gerçekten şaşırdım. Bir insanın bu tip şeyleri yapacağına ihtimal vermezdim. Sebebini bilmiyorum. Ancak böyle bir şeyin makul bir sebebi olamayacağını biliyorum. Bu muamele sadece bana değil hiçbir insana yapılmamalıdır.”

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com