Sinan Ateş cinayetinde 17 kişilik ek soruşturma: ‘Bilek güreşine sahne olabilir’

Sinan Ateş cinayeti davasında verilen "ağır cezalara" dikkat çeken gazeteci İsmail Saymaz, buna rağmen azmettiricileri "azmettirenlere" dokunulmadığını yazdı. Doğukan Cep ile Tolgahan Demirbaş'ın birbirini tanımadığını söyleyen Saymaz, 17 kişilik e soruşturmanın Cumhur İttifakı'nda bilek güreşine sahne olabileceğini savundu.

  • ü
  • 04 Ekim 2024
  • ü
  • Gündem

Ankara’nın göbeğinde öldürülen eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’e ilişkin dava 17 ay sürdü. Dava iddianamesi yazıldıktan beş, ilk duruşması görüldükten iki ay sonra karara bağlandı.

Hem ceza miktarı hem de beş ayda hüküm verilmesi kararının arkasında “siyasi iradenin” olduğunu düşündürdüğünü kaydeden Halk TV yazarı İsmail Saymaz, “Ayşe Ateş’i Beştepe’de kabul eden Erdoğan, kamu vicdanını tatmin eden bir ceza verilerek, Sinan Ateş Davası’nın gündemden çıkarılmasını istemiş olabilir” diye yazdı.

Davada azmettirici olarak geçen Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş’ın birbirlerini tanımadıklarını, irtibatları olmadığını kaydeden Saymaz; İstanbul ve Ankara’da Çep’le Demirbaş’ı koordine eden “asıl beyne” dokunulmadığını savundu.

Bu noktada soruşturmayı asıl azmettiricilere ulaştıracak ipuçlarını Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’ndaki Sinan Ateş ek soruşturmasında bulmanın mümkün olduğunu kaydeden Saymaz, “Dosyada kimlerin adı geçiyor? En başta, Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım” dedi.

ÜLKÜ OCAKLARI YÖNETİCİLERİ EK DOSYADA

Saymaz’ın yazısındaki ilgili bölüm şöyle:

“Demirbaş’ın hem Sinan Ateş hem de saldırıya uğrayan Suat Başaran, Ercüment Devlet Yahnici, Mümin İnan ve Ömer Zengin hakkındaki istihbaratları gönderdiği isim, Yıldırım’dı.

Yıldırım, yalnızca istihbarat toplatmıyor.

Kah keşif yaptırıyor, kah çeşitli talimatlar veriyor.

Yıldırım’ın yardımcısı Ömer Şanlı ve Burak Kılıç var.

Şanlı’nın suikast akşamı araçla Bolu’ya geldiği iddia ediliyor.

Kılıç ise Ateş’in evinin önünde keşif yapmıştı.

Ayşe Ateş’in kimlik bilgilerini temin edip Demirbaş’a yollayan Ankara Ülkü Ocağı Başkanı Suat Yılmazzobu, Sinan’ın kafasına sıkılacağını biliyordu.

Sinan Ateş’in uçuş bilgilerini Demirbaş’a gönderen eski Çubuk Ülkü Ocağı Başkanı Gürsel Horat ise eski reisin Esenboğa Havalimanı’na silahlı geldiğini teşkilata bildirdi.

MHP Bolu Milletvekili İsmail Akgül, tetikçiyi yaylada saklamakla, eski MHP Mersin Milletvekili Olcay Kılavuz ise Demirbaş’ı polise teslim etmemekle suçlanıyor.

Olması gereken, 22 sanıklı Sinan Ateş Davası ile 17 şüphelinin bulunduğu dosyanın birleştirilmesi, çapraz sorgu yapılarak, örgütsel bağlantının açığa çıkarılmasıydı.

Suikast sonrası savcılar üzerinde kurulan siyasi baskıdan ötürü adım atılamadı.

Dokunanı ya sürdüler…

Ya da dosyadan el çektirdiler.

Eğer muhalif gazeteciler olmasaydı, Sinan Ateş suikasti adi bir cinayet dosyası olarak görülüp kapatılacaktı.

Neyse ki başaramadılar.

‘GÜÇ MÜCADELESİ EMNİYET VE YARGI BÜROKRASİSİNE SIÇRAYABİLİR’

O dosya açılırsa…

Şimdi, gerçek azmettiricilerin bulunup yargı önüne çıkarılacağı aşamaya geçildi.

Kuşkusuz bu Cumhur İttifakı’nda bilek güreşine sahne olabilir. İktidar içi güç mücadelesi emniyet ve yargı bürokrasisine sıçrayabilir.

Pekala tersi de olabilir.

AK Parti, ittifakta gedik açtırmamak için davayı kapatabilir de.

Ancak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın elindeki dosya birgün davaya dönüşürse ‘azmettiricileri kimlerin azmettirdiğini’ işte o gün öğrenebiliriz.”

Velev'i Google Haberler üzerinden takip edin

ÖNERİLEN İÇERİKLER

WP Twitter Auto Publish Powered By : XYZScripts.com