Prof. Dr. Hüsrev Hatemi, uzun süre aç kalan kişilere aniden ve kontrolsüz besin verilmesinin, iyi niyetli olsa bile ölümlere yol açabileceğini belirtti.
Anoreksiya nedeniyle hayatını kaybeden Nihal Candan’ın ardından İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hüsrev Hatemi, tıp dünyasında iyi bilinen ‘Yeniden Beslenme Sendromu’ tehlikesine dikkat çekti. Hatemi, uzun süre aç kalan kişilere aniden ve kontrolsüz besin verilmesinin, iyi niyetli olsa bile ölümlere yol açabileceğini belirtti.
Sosyal medya fenomeni Nihal Candan’ın anoreksiya nervoza nedeniyle trajik bir şekilde hayatını kaybetmesi, bu hastalığın tehlikelerini ve tedavi sürecinin hassasiyetini bir kez daha gündeme getirdi. Konuyla ilgili en çarpıcı ve bilgilendirici analizlerden biri ise duayen İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Hasan Hüsrev Hatemi’den geldi. Hatemi, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla, bu tür vakalarda yaşanan ve “Yeniden Beslenme Sendromu” olarak bilinen ölümcül riski, tarihten verdiği çarpıcı bir örnekle açıkladı.
Prof. Dr. Hatemi, uzun süreli açlık sonrası aniden beslenmenin ne kadar tehlikeli olabileceğini şu tarihi örnekle anlattı: “Hitler’in konsantrasyon kamplarından kurtulan bir deri bir kemik kalmış kişilere kurtarıcı hekimler serumla ve ağızdan iyi niyetli bir beslenme uyguladılar. Sıklıkla ölümlerle karşılaşıldı.”
Hatemi, bu trajik sonucun nedeninin “Yeniden Beslenme Sendromu” olduğunu ve aynı tehlikenin, “Anorexia nervosada da” görüldüğünü vurguladı. Bu sendrom, uzun süre aç kalmış bir vücudun metabolizmasının, aniden verilen besini işleyememesi ve bunun sonucunda ölümcül elektrolit dengesizlikleri ve organ yetmezlikleri yaşaması durumudur.
Prof. Dr. Hatemi, bu hassas durumun tedavisinin tek bir doktor tarafından yapılamayacağının altını çizdi. Ona göre, anoreksiya gibi vakalarda tedavi, mutlaka bir nutrisyonist (beslenme uzmanı), endokrinolog ve psikiyatristin birlikte yer aldığı bir ekip tarafından yönetilmelidir.
Nihal Candan’dan tüyler ürperten son röportaj! Ölümünü Esra Ezmeci’ye anlatmış: “Sadece durdum ve …” Nihal Candan’dan tüyler ürperten son röportaj! Ölümünü Esra Ezmeci’ye anlatmış: “Sadece durdum ve …”
Hatemi, bir başka kritik tıbbi detaya daha dikkat çekti: “Uzun süre aç kalanların cortizon salınması da çok azalabilir bu durum varsa beslenme yanında kortikosteroid de verilmeli.” Bu, vücudun strese yanıt verme yeteneğinin azaldığı ve dışarıdan kortizon takviyesinin hayati olabileceği anlamına geliyor.
Prof. Dr. Hatemi, bu sendromun başka bir tarihi örneğini de paylaştı: “Münih’te odasında hapse mahkum edilmiş yüksek rütbeli bir katolik din adamı da böyle öldü. 1983 de Aziz ilan edildi.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
