İstanbul’da aralarında üç polis, bir avukat ile bir sürücü kursu çalışanının olduğu beş kişi, Suriyeli bir kişiyi gasp ettikleri gerekçesiyle tutuklandı. Sanık polis E.U., "Hatır için yaptım" dedi. Çetenin 170 bin dolar, 13 bin euro ve 500 bin TL gasp ettiği belirlendi.
Aralarında İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı üç polisin de olduğu beş kişi, Suriyeli bir kişiyi takip ederek çantasındaki 170 bin dolar, 13 bin euro ile 500 bin TL’yi gasp ettikleri gerekçesiyle tutuklandı.
Gazete Duvar’daki habere göre; İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı polis memurları E.A., M.E.T., K.U., İstanbul Barosu’na bağlı avukat D.B. ile sürücü kursu çalışanı N.O., 1 Ocak 2025’te Suriyeli N.N.’yi takip etmeye başladı. Polisler , E.A., M.E.T. ve K.U, Suriyeli N.N.’nin aracını saat 11.45’te Bahçelievler’de durdurdu.
Polisler N.N.’yi kelepçeleyip kendi araçlarına bindirirken avukat D.B. ile N.O. ise N.N.’nin aracında bulunan ve içinde 170 bin dolar, 13 bin euro ile 500 bin TL olan çantayı aldı. Yaklaşık 10 dakika polis aracında dolaştırılan N.N., kaçırıldığı noktaya geri getirilerek serbest bırakıldı.
Aracında, para dolu çantayı bulamayınca gasp edildiğini anlayan N.N., Bahçelievler Şehit Vehbi Erdoğan Polis Merkezi Amirliği’ne giderek şikayetçi oldu. Gasp Büro Amirliği tarafından yürütülen soruşturma kapsamında beş kişi 4 Ocak 2025’te gözaltına alındı. Emniyetteki ifadeleri alınan polis memurları E.A., M.E.T., K.U., avukat D.B. ile sürücü kursu çalışanı N.O., ‘cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma ve yol keserek yağma” suçlamalarıyla Bakırköy 6. Sulh Ceza Hakimliği tarafından tutuklandı.
Mahkemede savunma yapan polis memuru E.A. şöyle dedi: “Ben 11 yıldır emniyet mensubu olarak görev yapmaktayım. Hiç kimseyi suçlamak gibi bir kastım yoktur. D.B. ile olaydan 1 hafta önce yabancı uyruklu bir şahısla dava dosyasında anlaştığını, döviz bürosuna 20 bin dolar olarak emanet bırakıldığını ve emanete bırakılan parayı alamadığını söyledi. Kendisine yardımcı olabileceğimi söyledim. ‘Ben bu paranın toplandığı güzergahı biliyorum, içeride arkadaşım var’ dedi. Ne yapabileceğimizi sordum. Bana ‘şahıslar yabancı uyruklu, sizi gördüğünde korkacaktır ve parayı verecektir’ demiştir. Ben bunu hatır olarak yaptım. 20 bin doları aldığım takdirde yarısını bana vereceğini söylemişti. Olay günü sabah 09.00 sıralarında olay yerine gittim. Orada yaklaşık 1,5 saat bekledim. Kendisi bana araçtaki GPS’yi takip etmemi söyledi. D.B. bana 10 bin dolar verdi. 4 bin dolarını ben aldım. 3’er bin dolar da diğer polis arkadaşlara verdim. Ben hatalıyım, kabul ediyorum.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
