Diyarbakır'da öldürülen 8 yaşındaki Narin'in babası Arif Güran, cinayet soruşturmasına ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı. Baba Güran, "Ben artık Nevzat Bahtiyar'ın kızımı 80 bin TL için öldürdüğünü düşünüyorum" diye konuştu.
Diyarbakır’da 21 Ağustos’ta kaybolduktan 19 gün sonra 8 Eylül’de cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin yürütülen soruşturma devam ediyor. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve ifadeleri sonrası adliyeye sevk edilen Narin’in annesi, abisi, amcasının da olduğu 9 kişi tutuklandı. Babası Arif Güran ise serbest bırakıldı.
Baba Arif Güran ise CNN Türk’te Fulya Öztürk’ün moderatörlüğünü yaptığı Akıl Çemberi programında soruşturmaya ilişkin konuştu. Güran, kızının ölümüyle ilgili, itirafçı olan Nevzat Bahtiyar’dan şüphelendiğini söyledi.
Arif Güran’ın açıklamaları şöyle:
Ben çocuklarımın içinde Narin’i farklı görürdüm. Diğerleri bir şey istediğinde yok derdim ama Narin’e diyemezdim. Ben kızım bunu hak etmedi. Neden, niçin bunu hiçbir çocuk hak etmez. Benim Narinim de hak etmez. Narin’den önce Tülin’im vardı. Bazı insanların bir şey yapacak gücü yok. Rahatsızdı. Ben sorumsuz bir baba değilim. Çocuklarım için ne gerekiyorsa yapıyorum. Bunun arkasını bırakmayacağım.
Köylerde isimsiz yüzlerce mezar var. Sorulduğunda zaten kendimden geçmiştim. Orada benim kızımın sadece mezar taşı değil birçok mezarın taşı yok. Köylerde mezarlıklar böyle. Büyükşehirlerdeki gibi değil. Bunu kızımıza bir şey yapmışız buna mı getiriliyorlar anlamıyorum ki.”
Ben artık böyle düşünüyorum. Yüzüme bakan bir insan bunu yapıyorsa, bunu da beklerim. Bir baba olarak Narin’e ne olduğunu bilsem ben yaşamam. Olay olduktan sonra Nevzat her akşam bu evime geliyor, eli bile titremiyor, yanımda oturuyordu.”
“Niye kızımın yerini biliği halde söylemiyor da devlet bulduktan sonra söylüyor. Ben artık Nevzat Bahtiyar’ın kızımı 80 bin TL için öldürdüğünü düşünüyorum. Bir insan benim gözümün içine bakıp hiçbir şey olmamış gibi sigara sarıp beni teselli ediyorsa, hiçbir şüphe duymadığım insan çıkıyorsa ben şüphelenirim.
80 bin olayı, Nevzat Bahtiyar’ın bize verdiği arabayı biz galericiye sattık. O da bizim arkadaşımızdı. 2 yıl önce oldu bu olay. Bu süre içerisinde araba kaza geçirdi. Mahkemesi de devam ediyor, belgelerini çıkartabilirsiniz. Bu süre içerisinde kaza yapan kişi örfi bir anlaşma ile Diyarbakır’dak galericinin yanına gitti, beni çağırdılar. Dediler ki biz örfi anlaşalım, mahkeme uzun sürecek, ben de davadan vazgeçeceğim. Bana verdiğiniz para ile ben davadan vazgeçeceğim. Kendi aramızda yaptın anlaşmayı hepimiz de imza attık.
Biz biraz süre istedik birkaç ay şu an müsait değiliz diye. Bu araba Nevzat Bahtiyar’ın arabası. Ben de abimi, bu işten anlayan arkadaşları aradık. İlk önce kendini parçaladı ben vermem diye. Ben ev yaptırıyorum dedim. Ben de iki abimizi çağırdım ortada bir haksızlık var bu haksızlık niye bana geliyor. Araç benim aracım değil ki Nevzat’ın. Nevzat’a dediler ki sen haksızsın 45 sen vereceksin, 30 Arif verecek, 10 da muhtar versin. Ben de dedim sizi ben getirdim ne dediyseniz o. Bu olayı biz kapattık sanıyorduk demek ki kapatmamışız.”