8 yaşındaki Narin Güran cinayeti soruşturmasında ilk itiraf geldi. Narin Güran’ın amcasının işçisi ifadesinde “Muhtar cesedi çuval içerisinde bana verdi” dedi.
Diyarbakır’da kaybolduğu köyünde, 19 gün sonra dere kenarında ölü bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayeti soruşturmasında ilk itiraf geldi. Narin Güran’ın amcasının işçisi ifadesinde “Muhtar cesedi çuval içerisinde bana verdi” dedi.
Diyarbakır’da 21 Ağustos’ta Kur’an kursundan çıktıktan sonra kaybolan Narin Güran’ın cesedi, 19 gün sonra daha önce en az üç kez ayrıntılı arama yapılan Eğertutmaz Deresi’nin kenarında, üzeri taş ve dallarla kapatılmış bir çuval içinde bulundu.
Gazeteci Metin Haskoloğlu’nun aktardığına göre; Narin soruşturmasında itirafçı olan şahsın ifadesi şöyle:
“Muhtarın eviyle çok yakın oturuyorduk. Muhtarın (Narin’in Amcası) yoldan geldiğini gördüm. Sular sık sık kesilirdi onunla ilgili bir şey söyleyecek sandım. Muhtar aracından indi benim yanıma geldi.
Daha sonra arabasına gittik ve ön koltuğunda bulunan battaniye içinde bir şeyi göstererek bunu yok edeceksin dedi.
İçinde bir insan olduğunu gördüm ve şaşırdım. Salim Gülhan (Muhtar) bana hitaben aileni iyi düşün sana 200 bin liradan fazla para veririm dedi.
Bu süreçte de etrafımızda kimse yoktu. Sonra bana aracında torba var mı? dedi. Ben de aracın bagajından rengini hatırlamadığım bir çuval çıkartarak Salim’e verdim.
Battaniyeye sarılı çocuğu alıp çuvalın içerisinde birlikte koyduk. Bu esnada çocuğun üzerinde siyah şort vardı. Vücudunda da kızarıklıklar vardı.
Daha sonra çuvalın ağzını orada bağlamadan aracımın arka koltuğuna, ayak paspasının olduğu yere koydum. Dereye doğru götür diyerek bana eliyle orayı işaret etti. Direkt olarak mezarlığın yanından giderek villalar mevkiine doğru gittim.
Yolda giderken pişmanlık duydum. Ancak aldığım şeyden de kurtulmam gerektiğini düşündüm derenin yanındaki yoldan aşağı inerek uygun bir yere baktım aracımı derenin kenarında durdurdum.
Çuvalı aracımdan alarak elime aldım. Çocuğun tüm vücudu Çuvala sığmıştı. Çocuğun ayağının kesik olup olmadığını hatırlamıyorum. Çünkü çok telaşlıydım.
Biraz su olan alan vardı. Bu alana çuvalı bıraktım. Çuval birisi tarafından bulunur diye düşünerek üzerine bir taş koydum. Taşın büyüklüğü yaklaşık 15-20 kilo civarındaydı.
Yanında da birer taş vardı üzerine çalı koymadım. Çünkü üzeri kapanmıştı zaten.
Daha sonra buradan çıkarak aracıma bindim aynı yoldan çıktım. Oradan ayrıldım.”