Muhalif kanallara ceza yağdıran RTÜK, “İktidara yakın” olarak nitelendirilen kanalların lisanssız yayın yapmasına göz yumuyor. Lisanssız 6 kanaldan yalnızca biri başvuru yaparken 5 kanal yayın hayatına lisanssız devam ediyor.
Uzmanların, “Uyarı cezasıyla çözülebilecek bir durum” olarak değerlendirmesine karşın Açık Radyo’nun 30 yıllık yayın hayatına son veren RTÜK, iktidara yakın medya kuruluşlarına imtiyazlı davrandığı iddialarına haklılık kazandıracak uygulamalarda bulunuyor. İktidara yakın olduğu belirtilen çok sayıda kanal, yayın hayatına lisanssız devam ediyor.
RTÜK’ün eleştirel yayınlar yapan televizyonlara yönelik cezalandırıcı politikası ise “RTÜK sopasını yalnızca muhaliflere gösteriyor” değerlendirmelerine yol açıyor.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi, CHP Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu da RTÜK’ün lisanssız yayınlara göz yumduğuna dikkati çekti. Muhalif kanallara ceza üstüne ceza veren RTÜK’ün, “Yandaşa lisans aldırmaya gelince sessizliğe büründüğünü” söyleyen Bakırlıoğlu, “Konuyu Meclis’te gündeme getirdiğimizde, ‘Kuruluşlardan lisans başvuru talepleri alınmaya başlanmıştır’ yanıtını almıştık. Ama öğrendiğimize göre aradan geçen altı ayda söz konusu kanallardan yalnızca bir tanesi için lisanslama süreci başlatılmış. Bunun adı açıkça çifte standarttır” dedi.
Lisanssız yayın yapan kanalların, yayın politikası nedeniyle “İktidara yakın” olarak nitelendirilen kanallar olduğu öğrenildi. CHP’li Bakırlıoğlu, lisanssız yayın yapan Euro D, TGRT EU, TV 8,5 HD ve Apple TV’nin kanallarından yalnızca TGRT EU için lisans başvuru sürecinin başlatıldığını açıkladı.
RTÜK’ün iktidara yakın kanalların kaçak yayınına ses çıkarmayarak kamu zararına yol açtığını savunan Bakırlıoğlu, “Bir yandan da eleştirel yayın yapan kanallar lisans iptali ile tehdit edilmektedir. Bu, siyasi sansürdür” diye konuştu.
RTÜK’ün ceza uygulamaları ile basın özgürlüğünü hiçe saydığını belirten Bakırlıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“RTÜK’ün görevi, yayıncı kuruluşlar arasında adaletli ve tarafsız denetim yapmaktır. Ancak bugün geldiğimiz noktada RTÜK, yandaş medya için bir koruma kalkanına, muhalif sesler için ise bir susturma sopasına dönüşmüştür. Bu kabul edilemez. Bu sadece medya özgürlüğüne değil, hukuk devletine de ihanettir. RTÜK’ü uyarıyoruz, ayrımcılığa, bu çifte standarda derhal son verin.”
Velev'i
Google Haberler üzerinden takip edin
