Leman Dergisi’nin 26 Haziran tarihli sayısındaki karikatürde Muhammed ve Musa isimli iki dini figür Ortadoğu’da bombalanan bir şehrin üzerinde ‘Selamün Aleyküm’ ve ‘Aleyhem Salom’ diye selamlaşıyor.
Karikatür sosyal medyada dolaşıma sokulduktan sonra gündem oldu. Kimileri söz konusu figürlerin Muhammed ve Musa peygamber olduğunu savunup İslamda Muhammed tasviri günah olduğu için Leman’ı hedef aldı.
İstanbul başsavcılığı ‘dini değerleri alenen aşağılama’ suçlamasıyla soruşturma başlattı. Çizer, derginin imtiyaz sahibi ve genel yayın yönetmeni, yazı işleri müdürü, müessese müdürü, grafikerlerin bulunduğu altı kişi hakkında gözaltı kararı verildi.
Akşam saatlerinden itibaren tekbir getirip şeriat yanlısı sloganlar atan gruplar derginin hem Beyoğlu’ndaki binasına hem da Bakırköy’deki mekanına saldırdı.
EMEP Milletvekili İskender Bayhan X’teki paylaşımında, olup bitenlere ilişkin açıklamaları nedeniyle Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı eleştirdi.
Göktaş “Milyarlarca insanın kutsalına saldırmak ‘marifet’, rezilliği ‘sanat’ diye pazarlamak cesaret sanılıyor. Bu alçak provokasyonu yapanların iyi bilmesi gerekiyor ki; bu aziz millet ifade özgürlüğü kisvesi altında Peygamberine dil uzatılmasını asla sineye çekmez” demişti.
EMEP’li vekil, aile bakanının linç çağrısı yaptığını söyledi. Bayhan ayrıca “Yerlikaya hukuktan bahsedip dergiyi nifak tohumu ilan edip, karikatüristin ters kelepçeyle gözaltına alınma videosunu paylaşıyor” diyerek şöyle devam etti:
* İstiklal Caddesi’nde “Şeriat isteriz” diye estirilen terör, yapılan bu açıklamaların kime cesaret verdiğinin açık kanıtıdır.
* 2 Temmuz Sivas Katliamı’nın 32’nci yıl dönümüne saatler kala yaşanan bu tablo, hala taze olan acıların sorumlusu olan zihniyetin güncel bir dışa vurumudur. Leman dergisi tarafından yapılan açıklamada dini değerlere karşı saygısızlık yapılmadığı ve buna izin verilmeyeceği vurgulanarak “Protesto eden iyi niyetli kardeşlerimizi bizi doğru anlamaya çağırıyoruz” deniyor.
* Bu açıklamaya rağmen sürdürülen bu linç tutumunu kınıyoruz. Hiçbir gerekçe İstiklal Caddesi’nde yaşanan taşlı-sopalı saldırıları ve atılan “Yaşasın Şeriat” sloganlarını haklı kılamaz!
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
* Bütün bunlar, demokratik hakların ve gerçek bir laikliğin egemen olduğu bir Türkiye ihtiyacının ne kadar yakıcı olduğunun bir göstergesidir.